Verdiği sözden geri dönerek benliğini küçültmek.
Tüküren hayvana Lama ,Tükürdüğünü yalayan İnsana da dalLama denir.
Avucunu yalamak deyimi umduğunu elde edememek olarak kısaca anlatılabilir. Bir kişi ya da kişilerin istediği durumun gerçekleşmemesi üzerine yaşanan bir hayal kırıklığıdır. Hayalinde olan durumun gerçeğe dönüşmesi ile birlikte, karşı tarafa avucunu yalamak deyimi kullanılır.
Avucunu yalamak deyimi kışın karlı ve soğuk havalarda inine kapanarak, tabanlarının altını yalamak suretiyle karın doyurmaya çalışan ayılardan alıntı yapılarak kullanılan bir deyimdir. Çünkü ayılar kışın çok arasa da yiyecek bulamaz, boşuna hareket etmiş, enerji tüketmiş olurlar.
"Avucunun içine almak" ise birisini veya bir durumu tamamen kontrol altına almak, yönetmek veya istediği gibi yönlendirebilmek anlamına gelir.
İlgili 24 soru bulundu
[1] Bir kimseyi etki ve baskısı altına alarak, ona her istediğini yaptırmak.
Mürekkep Yalamış Kime Denir? Belli bir alanda uzmanlaşmış, eğitimli kişilere mürekkep yalamış denir. Kitap okuyup araştırma yaparak kendi kendini geliştiren kişiler için de aynı deyim kullanılır.
Deyimler; nasıl oluştuğu çoğu zaman unutulmuş, bazen çıkış noktasından çok farklı konularda ve manalarda kullanılan söz öbekleridir. Tıpkı “mürekkep yalamak” deyimi gibi. Deyimlerin oluşmasında; günlük yaşantıların, mesleklerin, fıkraların ve halk inançlarının ve geleneğin önemli bir etkisi vardır.
[1] (argo) Gerçekleşmesi mümkün olmayan şeyler için söylenir. [2] Olmayacak iş.
Deve kuşunun tehlike anında başını kuma gömdüğüne dair yaygın bir yanlış anlamadan türetilmiş olan bu deyim, kişinin gerçeklerden kaçma eğilimini ve sorunları ele almak yerine onları yok sayma eğilimini ifade eder.
[1] (argo) Gerçekleşmesi mümkün olmayan şeyler için söylenir. [2] Olmayacak iş.
(bkz: devenin nali) deyiminin uyarlanmış hali... yok daha neler, abartsaydın, bokunu çıkartsaydın gibi cümlelerin yerine kullanılabilecek güzel bir kelime öbeği kanımca...
Mumla aramak birine karşı yoğun özlem duymak ve tekrar onun yanında olmayı istemek anlamına gelir. Mumla Aramak Deyimi Kimler İçin Kullanılır? Bu deyim zamanında, eleştirilen, kendisinden şikayet edilen ancak değeri yokluğunda anlaşılan ve özlenen kişiler için kullanılır.
"Parmağı ağzında kalmak" deyimi, bir şey söylemek üzereyken şaşırtıcı bir durumla karşılaşıp sözünü söyleyemeden kalmak anlamında kullanılır.
Genellikle, başarıların kolay elde edilmediğini ve sıkı çalışmanın önemini vurgulamak için kullanılır.
“Nabza (veya nabzına) göre şerbet vermek” deyimi birinin hoşuna gidecek, gururunu okşayacak yolda davranmak manasına gelen sık duyduğumuz bir ifadedir. [1] Ben size bu deyimin ilk çıkış noktasının orta çağda kullanılan bir teşhis ve tedavi pratiğinden çıkmış olabileceğini söylesem şaşırır mısınız?
“Şifa” kelimesi aslında “iyileşmek, hastalığın geçmesi” anlamına gelir. Fakat “şifayı kapmak” deyimi tam tersi bir anlam taşır. Bu deyim, hastalanmak veya hastalığı artmak, kötülemek anlamında kullanılır. Grip olan bir arkadaşımıza “Şifayı kapmışsın.” diyebiliriz.
"Samanlıkta iğne aramak" deyimi, çok zor veya neredeyse imkansız bir işi yapmaya çalışmak anlamına gelir.
yaşlı olan kişinin mütevazı halini ve sevgisini, genç olanı hakir ve kendinden aşşağı görmediğini, genç olanın saygısını ve müteşekkir halini barındıran bir davranıştır.
"Bir Avuç Toprak Olmak" deyimi, Türkçede insan hayatının geçiciliğini, ölümün kaçınılmazlığını ve insanın hayattaki nihai sonunun toprak olmak olduğunu vurgulayan bir ifadedir.
- Üstüne konmak. - Zorla almak. - Herhangi bir işin sorumluluğunu almak. Birçok farklı anlamı üzerinden kullanılan el koymak deyimi TDK açısından genel olarak herhangi bir şirket veya bir eşyayı yasal yükümlülükler doğrultusunda zorla almak şekilde ifade edilir.
Kaşla göz arasında deyiminin anlamı kimsenin anlamasına fırsat vermeyecek kadar kısa süre anlamında kullanılabilir. Ayrıca çok çabuk ya da çok hızlı anlamlarında kullanımı da doğru kabul edilir.
Parmak ısırmak DEYİMİ AÇIKLAMASI
Büyük şaşkınlık duymak, hayrete düşmek.
"Ağzı kulaklarına varmak", bir kişinin çok mutlu veya memnun olduğu zamanlarda kullandığımız bir deyimdir. Bu ifade, kişinin yüz ifadesinin sevinçten dolayı genişlediğini, gülümsemenin kulaklara kadar ulaştığını mecazi olarak anlatır.
dōlim [doli, dovli,döli] “deve yavrusu” (*Bodrum –Mğ.), doli (Düğrek –Mğ.), dovli (-Mğ.), döli (-Mğ.)
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri