"kitap okumaktan hoşlanırım" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç I like reading expr.
"kitap tavsiyesi" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 3 sonuç book recommendation i.
"kitap okumayı seviyorum" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç I love reading books expr.
read a book f. read book f.
İngilizcede en çok kullanılan fiillerin başında gelen read kelimesinin ilk anlamı okumaktır. Örneğin: Read newspaper - Gazete okumak. Read kelimesi mecazen, göz gezdirmek, eğitim görmek ve bir konu hakkında bilgi sahibi olmak manasında da kullanılır.
İlgili 38 soru bulundu
talk [talked|talked] {fiil}
konuşmak {fi.}
bitirmek, tamamlamak geçişli f.
Bibliyofil Yunanca kitapsever demektir. Ali Püsküllüoğlu'nun Türkçe Sözlük'ünde bibliyofil için kitap dostu, kitaplara düşkün kimse denmiştir.
reading. read. reading. study. reading. schooling. study.
Kitap okumayı seviyorum (.) Cümle bittiği için sonuna nokta gelmesi gerekir.
"sürükleyici kitap" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 2 sonuç suspenseful book i. page-turner i.
Bir şeyin, bir kimsenin iyi, işe yarar olduğunu ilgili kişiye söyleme, referans. Vasiyet bırakma. Recommendatory. Recommendation.
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz. (i.) tavsiye, övme, tavsiyename, bonservis.
book authors {çoğ.}
where is the book? expr. kitap nerede?
"kitap okudum" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç I read a book expr.
İsim kitap. school book : okul kitabı. text book: ders kitabı. İsim defter, yazılık, cüzdan, rehber.
Yunanca kitapsever anlamına gelen Bibliyofil TDK sözlükte kitap dostu, kitaplara düşkün olan kimse olarak açıklanmıştır. Kitap okumayı seven kimselere bibliyofil denir.
Kimi insanlar vardır, kitap kokusunu çok sever. Bunlara "Bibliosmia" deniyor.
Kitap okumak düzenli yapıldığı taktirde hafızayı güçlendirir, kelime haznesini genişletir ve ifade yeteneğini geliştirir. Bunun yanı sıra stresi azaltarak uyku ve yaşam kalitesini arttırır. Düzenli olarak kitap okuyan insanların beyninde yeni nöron bağlantıları oluştuğu ve zeka kapasitesinin arttığı gözlemlenmiştir.
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz. s. kâfi, yeterli; elverişli, uygun, münasip. sufficiently z. kâfi derecede.
Herhangi bir durum ya da olay konusunda o durumun, 'varsayılan' ya da geçerli olan şeklindeki ifadesi İngilizcede, 'default' olarak karşılık bulunmaktadır.
(f)., of ile ibaret olmak, -den meydana gelmek, mürekkep olmak; in ile içine almak, havi olmak.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri