Klimanın çalışması ile havadaki nem oranı azalarak, mekanda yoğunlaşan kuru hava, burun içi dokularda ve boğazda tahrişe neden olabilir. Klimalar, solunum yollarının kendini temizleme mekanizmasını bozan kuru hava nedeniyle işlevini gereği gibi yapamadığı için solunum yolu hastalıkları riskini ortaya çıkarır.
Yaz mevsiminde gündüz yerine gece saatlerinde, kış mevsiminde ise sık sık odanızı havalandırarak klimanın havayı kurutma etkisini ortadan kaldırabilirsiniz.
Kış aylarında soğuk hava, rüzgar, kalorifer ve klima gibi etkenler ciltte olumsuz sonuçlar yaşanmasına yol açıyor. En sık karşılaşılan sorun ise soğuk hava, kalorifer ile klimaların kurutucu etkisi nedeniyle ciltti kuruluk gelişmesi. Bunun sonucunda da cildimizde mat ve yıpranmış bir görünümün ortaya çıkar.
Evde ideal nem oranını yakalayabilmek için genellikle klimalar ve hava nemlendirici cihazlar kullanılır. Ancak bu cihazların da bakteri üretmemeleri için bakımının ve temizliğinin iyi yapılması gerekir.
Ek olarak uzun süreli klima kullanımı sonucunda ortamın nem dengesinin bozulması dehidrasyon (sıvı açığı) yol açabilir, buna bağlı olarak ağızda, gözlerde kuruluk, susuzluk hissi gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Klimanın yanlış kullanımı: Klima çarpmasının bir diğer önemli nedeni de klimanın yanlış kullanılmasıdır.
İlgili 29 soru bulundu
Buharlaşma Sağlayın. Klimalı bir odadaki nemi artırmanın en kolay yollarından bir tanesi, ilgili odanın etrafına birkaç kase su yerleştirmektir. Su yavaş yavaş havaya karışarak buharlaşacaktır ve organik bir nem akışı sağlayacaktır.
Hava nemlendirme cihazları kullanmadan evinizi nemli tutmanın en basit yolu seramik ya da cam bir kaba su doldurup ısıtıcıya yakın bir noktaya yerleştirmektir. Kış aylarında kullanılan kalorifer ya da elektrikli ısıtıcılar evin havasının daha da kurumasına ve nemin yok olmasına neden oluyor.
ENTO Kulak Burun Boğaz Cerrahi Tıp Merkezi doktorlarından Op.Dr. Denizhan Özkaya, klimaların burun tıkanıklığı, baş ağrısı, ağız kuruluğuna yol açabileceğini belirterek, “Klimaların zararlı etkilerinden korunmak için odanızı düzenli olarak havalandırın” uyarısında bulundu.
Böylece klimalar klasik işlevlerinin yanı sıra iç hava temizliğine de katkı sağlar. Temel görevi ısıtma ve soğutma olan klimalar artık iç hava kalitesini olumlu etkileyen, zararlı partiküllere karşı savaşan hava temizleme teknolojileri ve filtreleme yöntemleriyle donatılıyor.
Örneğin, klimalar ortamı soğuturken nem seviyesini düşürebilir ve odanın havasını da kurutabilir. Tüm bunlar gereği iç mekânlar için uygun bir nem ölçer de kullanabilirsiniz.
Klimanın üzerimizdeki olumsuz etkileri arasında göz ve cilt kuruluğu, dehidrasyon, solunum problemleri, bulaşıcı hastalıklara yakalanma riskinde artış ve baş ağrıları sayılabilir. Bunlara ek olarak yaz nezlesi ve klima hastalığı olarak da bilinen lejyoner hastalığı da yaygın olarak görülen diğer sıkıntılardandır.
Klima kullanılan evlerde kuru havayı belirli bir süre solumak burun ve ağır kurumasına neden olur. Dolayısıyla sinüzit ve astım hastalıklarını tetikler. Solunum yolları ile ilgili benzer hastalıklara yakalanmamak için evi doğal yollarla nemlendirmek gerekir.
Çok sıcak günlerde terlememek adına açılan klima, ani bir ısı değişimi yaşadığınızda öksürük ve üşütme gibi durumları meydana getirebilir. Bu rahatsızlığın adı da klima çarpması olarak bilinir. Geçici bir nezle yaşatan klima çarpması, en çok da akciğerleri etkiler.
Yazın uyurken klimanızın ayarını dışarıdaki hava koşullarına göre ayarlamanız önem arz eder. Yaz aylarında klima derecelerinin genellikle dışarıdaki sıcaklık değerinden 7-8 derece daha az olması tavsiye edilir. Örneğin 30 derecelik bir sıcaklıkta uyku halindeyken klimanın derecesinin 23 civarına sabitlenmesi önerilir.
Kalorifer. Kış aylarının gelmesiyle birlikte yoğun olarak kullanılan kaloriferler, odadaki havayı oldukça kurutuyor. Buna rağmen kaloriferlerin üzerine koyulacak ıslak bezler veya içi su dolu kap ile bu dezavantaj kısa sürede avantaja dönüşerek odadaki nem oranını dengeleyebiliyor.
Dr. Seda Selimoğlu Köse, “Klimadan yayılan kuru havaya bağlı olarak, havadaki nemin azalmasıyla, vücutta aşırı su kaybı gelişebilmektedir. Sürekli soğuk ve kuru hava nedeniyle; baş ve boyun ağrıları, burun tıkanıklığı ve akıntısı, ses kısıklığı, boğaz ağrısı gibi sorunlar baş gösterebilmektedir.
Mümkün olduğunca yatak odası, çalışma odası ve çocuk odalarının uzağına, üfleme havasının yakındaki pencerelerden içeri girmeyecek ve oluşturacağı gürültü komşuları rahatsız etmeyecek bir yerde konumlanmasına dikkat edilmelidir. Aksi takdirde dış ünite çalışma sesi rahatsızlık verecektir.
İç ortamda toz, polen, kötü koku ve alerjenler varsa klima bunları titanyum apatit filtre sayesinde emerek iç ortama verilmeden süzüyor. Böylece ortam havası daha kaliteli hale gelerek nefes almada kolaylık, dinçlik gibi pozitif sonuçlar sağlıyor.
FAN Modu: Sıcaklık ayarı yapılmayan ancak ortamda hava akışı sağlayabildiğiniz bir moddur. Yani klimanızı bir vantilatör gibi kullanmış olursunuz. Fan hızınızı dilediğiniz şekilde (otomatik, düşük, orta, yüksek fan) seçebilirsiniz.
Klima Kullanımı ve Sağlığa Olumsuz Etkileri
Cilt ve göz gibi hassas bölgelerin kurumasına neden olur. Gün boyu sürekli çalışan klimalar; gürültü kirliliğine, alerjik reaksiyonlara, kronik rinit, farenjit, boğaz ağrısı ve ses kısıklıklarının ortaya çıkmasına da sebep olmaktadır.
Klimaların en sağlıklı kullanımının gündüz vakitleri olduğunu dile getiren Atamer, “Geceleri yatarken klima açık yatmak uygun değil. Sürekli olarak soğutma nedeni ile sabah uyandığımızda vücudumuzda kas ağrıları, kas krampları, boğazımızda kuruma, bazen öksürük, bulantı ve kusmaya neden olabilir.
- Klimanıza yılda bir kez bakım yaptırın. - Özellikle ofiste klima doğrudan üstünüze vuruyorsa rüzgar panellerini ayarlayın, mümkün değilse yerinizi değiştirin. - Ortamın ısısını yazın da kışın da 20-24 derece arasında tutun. - Ortamın nemini yüzde 45-60 arasında tutun.
Odada nemin düşük olması; ağız ve burun içindeki salgılarda kurumaya, burun tıkanıklığına, genizde yanma hissine, solunum rahatsızlıklarına, öksürük ve nefes alma zorluğuna yol açar. Odada bir ısı kaynağının bulunması kurumanın artmasına neden olabilir. Yüksek nem olan evlerde rutubet kokusu ve küf görülebilir.
Inverter klimaların iç ünite batarya kurutma sistemi, klimanın nem alma ve soğutma işlemleri sırasında iç ünitede oluşan nemi kurutuyor. Böylece nemli ortamda yaşayabilecek küf, bakteri ve alerjenlerin oluşması engelleniyor.
Evlerde, özellikle yatak odalarında kalorifer peteği üzerine ıslak bez, havlu koyma, ıslak havlu asmak, nemlendirici cihazlar kullanmak, su ısıtıcılarının çalıştırılması ile buhar elde etmek gibi işlemler ile havadaki nem oranı artırılabilir. Sobalı evlerde ise mutlaka soba üzerine su konulmalıdır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri