Lenfomaların pekçok farklı türünde farklı belirtiler ortaya çıkabilmekle beraber, büyüyen lenf bezleri (çoğu zaman ağrısız), halsizlik, enfeksiyon durumu olmadan ateş, kilo kaybı, gece terlemesi, öksürük, göğüs ağrısı, karında ağrı ve şişkinlik, kaşıntı şikayetleri görülebilmektedir.
Lenfoma durumunda, lenf kanserinin yaygın semptomları arasında boyun, koltuk altı ya da kasıklar da lenf düğümleri şişmesi olur ve genellikle ateş veya açıklanamayan kilo kaybı ve gece terlemeleri lenf kanseri belirtileri arasında yer alır.
Şişliklerin ağrısız olması lenfoma lehinedir. Karında şişkinlik, ağrı: Dalak büyümesi ile ilişkilidir. Ağrı sırta bele doğru yayılmakta ise karıniçi lenf bezlerinin bası yapması ile ilişkili olabilir.
Lenf kanseri tür olarak hızlı seyirli ya da yavaş seyirli olabilir. Hızlı ve agresif yayılım gösteren lenfomalar kısa sürede büyürler ve kimi zaman bir ay gibi kısa bir süre içerisinde bile kendisini gösterebilir.
Sürekli yorgunluk, Öksürük, solunum problemi ve göğüs ağrısı, Karında şişlik, şişkinlik, dolgunluk hissi veya ağrı, Kaşıntı
İlgili 34 soru bulundu
Hekimler çeşitli kan testleri istemekle beraber esas tanı koydurucu olan lenf bezi biyopsisidir. Biyopsi ile alınan parçada lenfoma hücreleri görülürse tanı konmuş olur. Hastalığın hangi evrede olduğunun anlaşılabilmesi için kemik iliği biyopsisi ve değişik radyolojik tetkikler yapılır.
Lenfoma tanısı için kan tahlili yapılarak lenfositler başta olmak üzere kan hücrelerinin sayısına bakılabilir.
Derinin T hücreli lenfomasında kaşıntı genellikle yaygın, şiddetli ve tedavilere dirençli şekilde görülmektedir. Belirtiler özellikle geceleri olmakta ve ısı ile şiddetlenebilmektedir. Ayrıca deriye su teması ile de kaşıntı ortaya çıkabilmekte veya şiddeti artmaktadır.
Hastalık lenf bezleri, dalak gibi lenfoid dokularda görülebildiği gibi mide, barsak gibi organlardaki lenf dokusundan da kaynaklanabilir. Bu bölgelerden kötü huylu lenfositler kan ve lenf dolaşımı aracılığı ile vücudun diğer bölümlerine de yayılabilir.
Tıp dilinde lenfoma olarak da adlandırılan lenf kanseri, lenfosit adlı kan hücrelerinin lenf bezlerinde gereğinden fazla çoğalmasıyla ortaya çıkar. Lenfoma; çoğalan kötü huylu lenfositlerin sadece lenf bezlerinde değil karaciğer, kemik iliği, dalak gibi diğer organlara da yayılması ve çoğalması durumudur.
Lenf bezindeki şişkinlik ağrımıyorsa
Lenfomadaki şişkinliklerin büyük bir çoğunluğu ise ağrısızdır. 40 yaş ve üzerinde ortaya çıkan, ağrısız ilerleyen,haftalar veya aylardır geçmeyen, sert, birbirine yapışık, birden çok ve lastik kıvamında olan şişkinlikler lenfoma şüphesini artırmaktadır.
Lenfomaların tipik belirtisi, ele gelen ağrısız şişlik oluyor. Büyümüş lenf bezlerinin genellikle orta sertlikte ve lastik kıvamında olduğu biliniyor. Hastalar özellikle boyunda, koltuk altında veya kasık bölgesinde şişlikleri fark ediyorlar. Büyüyen lenf bezleri, bası yapabiliyor.
Anaplastik büyük hücreli lenfomalar (ALCL) ateş, sırt ağrısı, lenf düğümlerinin ağrısız şişmesi, iştahsızlık, kaşıntılı cilt, döküntü ve yorgunluk gibi semptomlarla kendini belli edebilir.
Boyun, koltuk altı, göğüs, karın ve kasıkta lenf nodu grupları bulunmaktadır. Lenf nodları beyaz kan hücrelerini depolar. Bunlar lenf içinde bulunabilecek bakteri veya diğer zararlı maddeleri yakalarlar ve yok ederler.
Lenfoma kanserinin tanısı oldukça zordur. İlk evrelerde kanseri tespit etmek zor olduğu gibi ileriki evrelerde de farklı hastalıkları taklit eden belirtilerle kendini gösterir. Bu yüzden çoğu kişi hastalığı son evrede fark eder.
Lenfoma kür şansı olan yani tedavi sonrası tekrarlamayacak kanserlerden biridir. Güncel ilaç ve ışın tedavileri ile bazı lenfoma türlerinde %95'e kadar başarı sağlanabilir. Ağır seyreden bazı lenfomalarda ise kök hücre nakli ile yüksek başarı oranları sağlanabilir.
Psödolenfoma veya iyi huylu lenfoid hiperplazi olarak da adlandırılan iyi huylu lenfoma, lenfositlerden oluşan, kanserli olmayan (iyi huylu) nadir bir tümördür. Diğer lenfoma tiplerinden farklı olarak iyi huylu lenfoma kanser değildir.
En belirgin bulgular olarak lenf bezi, dalak ve karaciğer büyümeleri saptanır. Tam kan sayımı ve biyokimyasal tetkikler: Beyaz kan hücreleri (lökosit), kırmızı kan hücreleri(eritrosit), kan pulcukları denen trombositlerin sayısı, hemoglobin miktarı ölçülür.
Lenfoma tanısı koymak için mutlaka tutulmuş bölgeden biopsi yapmak gerekir. Kesin tanı histopatolojik inceleme ile konur. Bu nedenle lenf düğümü büyümesi olan hastalarda lenf düğümünün cerrahi olarak çıkarılması ve histopatolojik tetkikinin yapılması gereklidir.
Anemi, kanama bozuklukları, kemik iliği yetersizlikleri, lösemi, lenf kanseri ve hemofili gibi kalıtsal geçişli kan hastalıkları hematoloji alanının uzmanlığındadır. Hematoloji, İç Hastalıklarının (Dahiliye) bir iç branşıdır.
Yüzeysel olanları boyun, koltuk altı ve kasıklardadır.
Lenfoma hastalarında sedimantasyon yüksekliği ve CRP artışı sıkça görülebilir.
Büyüyen lenf bezinin karakteristiği için ultrason (USG), bilgisayarlı tomografi (BT) veya manyetik rezonans (MR) görüntüleme yapılabilir.
Tam Kan Sayımı (CBC). Bu sık kullanılan kan testi kan örneğinizdeki çeşitli kan hücre türlerinin miktarını ölçer. Bir kan hücresi türü çok düşük veya çok yüksek miktarda bulunuyorsa veya anormal hücreler belirlenirse, bu test yapılarak kan kanserleri belirlenebilir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri