Mevlana'nın namazı Ayakta dururdu. Bazen bütün bir gece secde ederdi. Bazen de bütün bir gece rükûda bulunurdu. Secdedeyken huzurda bulunmanın endişesinden titrerdi.
Mevlânâ Hazretleri, istiğrak, tam bir alçakgönüllülük, niyaz ve daimi bir tevazu içinde namaza dalardı ve Allah'ın sıfatlarıyla birleşirdi. Zaten namazdan maksat da o birleşmedir. Nitekim Peygamber (sav) “Namaz Allah ile birleşmedir, ancak bu birleşmenin şekilde olduğunu, dışı gören halk görmez” buyurmuştur.
Mevlana Celaleddin Rumi'nin seçtiği en temel felsefe hümanizmdir. O, dünya hayatının geçici olduğunu ve fani yaşamdaki maddeciliğin insan ilişkilerindeki en zararlı unsur olduğunu savunur. Mevlana'nın görüşüne göre en önemli olan yaşam boyunca 'insan olmak' ve 'insanca hareket etmek'tir.
Onun öğretileri, oğlu Sultan Veled'in tertip ettiği Mevlevilik tarikatının temeli oldu.
İlgili 19 soru bulundu
Ama bunun sorumlusu. Mevlâna'nın düşünceleri asla değildi. Mevlâna, düşünce, inanç itibariyle kesinlikle Alevidir.
Mevleviyye tarikatının kurucusu, mutasavvıf, âlim ve şair.
Konya sanat eserleri ile donatılmış, ilim adamları ve sanatkarlarla dolup taşmıştı. Kısaca Selçuklu Devleti en parlak devrini yaşıyordu ve devletin hükümdarı Alâeddin Keykubad idi. Alâeddin Keykubad, Sultânü'l-Ulemâ Bahaeddin Veled'i Karaman'dan Konya'ya davet etti ve Konya'ya yerleşmesini istedi.
Selçuklu Sultanı Alâeddin Keykubat'ın ısrarlı daveti üzerine Bahâeddin Veled ve ailesi, Karaman'dan Selçuklu Devleti'nin başkenti olan Konya'ya göç eder. Mevlâna ve ailesi ilk zamanlar Altunaba (İplikçi) Medresesi'ne yerleşir.
Mevlâna, İslâmiyetin özünü bilen; tefsir, hadis, kelâm gibi dinî ilimlere vâkıf; döneminin düşünce hayatına hâkim, âlim, mutasavvıf, şair bir şahsiyettir. Onu tarihin müstesna maneviyat önderlerinden biri haline getiren bir diğer yönü de mütefekkir kişiliğidir.
Tasavvufta Mevlevi yolunun öncüsü Mevlana Celaleddin-i Rumi'nin gönül dünyasında büyük tesiri olan, kadim dostu Şems-i Tebrizi'nin Konya'daki türbesi Şeb-i Arus döneminde ziyaretçi akınına uğruyor.
Mevlana Celaleddin Rumi' nin Türbesinin girişinde, Onun şu beyiti yazar ; Lâ TAHZEN / ÜZÜLME...
- Güneş herkesin üzerine eşit doğar ama gül başka, leş başka kokar. - Kapı açılır, sen yeter ki vurmayı bil. Ne zaman bilmem, sen yeter ki o kapıda durmayı bil. - Minareden düşenin parçası bulunur, bulunur da; gönülden düşenin parçası bulunmaz.
İslam'ın kalbî/bâtıni yönünü ikame etmeye çalışan sûfîler nezdinde de namaz bu konumunu kaybetmemiştir. Gerek zühd ve tasavvuf dönemlerinde, gerekse tarîkatlar döneminde namaz daima Cenâb-ı Hakk'a vuslat vesilesi olarak kabul edilmiştir.
Zikir, Şeyh'in Besmele çektikten sonra, yüksek sesle “Allah” demesiyle başlardı. İlk defa üç kere Allah adının iki hecesi, nefes miktarı çekilerek ve iki hece arasında gayet az, adeta belirsiz bir durak yapılarak Allah denilirdi.
Mevlevîlik (Osmanlı Türkçesi: مولويه - Mevlevîyye), 13. yüzyılda yaşamış Mevlana Celaleddin Rumi'nin tasavvufî düşünceleri üzerine, kendisinin ölümü ardından gelişen tarikattır.
Yorgun ve hasta olan bedeni daha fazla dayanamaz ve Mevlana Hazretleri vefat eder. Babasının yanına gömülecektir. Nâşı babasının yanına geldiği vakit, Bahaeddin Veled, oğlu Mevlana'nın ilmine, irfanına duyduğu saygıdan dolayı ayağa kalkar. İşte hikâye budur.
Konya Ayaklanması, Anadolu'da Millî Mücadele'ye karşı gelişen ayaklanmalardan biridir. Diğer ayaklanmalar gibi kısa sürede bastırılmıştır. Ayaklanmayı yöneten Delibaş Mehmet'in adından dolayı Delibaş Ayaklanması olarak da bilinir. Ayaklanma bastırıldı.
Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî'ye (ö. 672/1273) nisbet edilen tarikat. Mevleviyye tarikatının kurucusu, mutasavvıf, âlim ve şair.
Çelebi'nin cesedi Konya'ya getirildiğinde Mevlana namaz kıldırmaz; çünkü oğlu meşru Moğol yönetimine karşı başkaldırmış bir asidir.
Mevlana, toplam iki evlilik yapmış. İlk eşi Gevher Hatun'dan, Sultan Veled ve Alaaddin adlı iki oğlu olmuş. Gevher Hatun vefat edince, Kira Hatun ile evlenen Mevlana'nın Emir Muzaafferudun Alim Çelebi ve Melike Hatun adında iki çocuğu daha olmuş.
Oysa Mevlana‟nın eserleri ve özellikle Mesnevisi dikkatli bir şekilde incelendiği zaman onun aşırı bir şiî olduğu şöyle dursun, Şiîlikle uzaktan yakından bir alakasının olmadığı görülecektir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2025 Usta Yemek Tarifleri