Mırra için özel bir kahve çekirdeği yoktur. Kahve çekirdekleri kavrulup dibek adlı havan benzeri kaba alınır ve taneleri çok inceltilmeden dövülür. Dövme işlemi için günümüzde değirmenler ve kahve makineleri de kullanılmaktadır. Mırranın hazırlanmasında en önemli kısım kaynatma evresidir.
Mırranın yapımı, yeşil kahve çekirdeklerinin iyice kavrulup, havanda öğütülmesiyle başlıyor. Mırraya tat vermesi amacıyla karışıma kakule katılabilir. Şekersiz içildiği için hazırlanırken tatlandırılmamaktadır. Geleneksel olarak kulpsuz, küçük tek bir fincan ile ikram edilen mırranın servisinde saygıya önem veriliyor.
Mırra sağlık üzerinde olumlu etkilere sahip bir kahve türüdür. Uyarıcı etkiye sahip olduğu için dikkat toplamada ve konsantrasyon artırmada önemli bir yeri var. Aşırıya kaçmadan tüketilen mırra, baş ağrısına, selülite ve karaciğer hastalıklarına iyi geliyor.
Acı ve ağır bir tadı olduğundan minik ve özel kulpu olmayan fincanlarda ikram edilir. Yapım aşamasında kakule bitkisinin tohumlarından faydalanılan mırra kahvesine aroma veren kakuledir.
Su eklenerek kaynatılan kahve mutbak olarak adlandırılan özel kaplar kullanılarak süzülür. Süzülen kahve tekrar su konularak kaynatılır ve bu kaynatma süreci, kahvenin tortusundan tamamen ayrılmasına kadar devam eder. Tortusundan ayrılmış kahve su katılarak ve belirli bir kıvama gelinceye kadar tekrar kaynatılır.
İlgili 16 soru bulundu
Uyarıcı etkiye sahip olduğu için dikkat toplamada ve konsantrasyon artırmada önemli bir yeri var. Aşırıya kaçmadan tüketilen mırra, baş ağrısına, selülite ve karaciğer hastalıklarına iyi geliyor. Mırranın, ayrıca vucudu dinç tutuyor ve yorgunluk giderici etkisi de bulunuyor.
Çekilmiş kahve üzerine su eklenerek kaynatılır, belli bir kıvama geldikten sonra tortusundan ayırmak amacıyla mutbak adlı özel kaba süzülür. Elde edilen karışıma tekrar kahve ve su eklenir.
Eskiden özellikle aşiret zamanında fincanın yere indirilmesinin üç farklı cezası vardır. Bu cezalar acı kahveyi (mırra) dağıtan kişi bekâr ise o evlendirilir, evli ise fincanın içi altın ile doldurulur ya da altın değerinde bahşiş verilir.
Kürt kahvesi İçeriğinde menengiç,kakule,keçiboynuzu hindistan cevizi kreması bulunur. Özel kavrulmuş dağ kahvesi ile tadına tat katan muhteşem bir kahvedir. İçimi hafif olup köpük oranı fazladır. Hafif kahve sevenler için güzel bir kahvedir.
Servis ederken yaşça büyükten küçüğe doğru veriliyor. Geleneksel olarak kulpsuz, küçük bir fincanla veriliyor ve fincan yarısına kadar dolduruluyor. Ayrıca mırrayı tek seferde içmelisiniz ve iki fincandan fazla içemezsiniz. Çok daha ilginci mırrayı içtikten sonra masaya fincan bırakılmaz.
Ağa içeceği de denilen mırra düğün, cenaze, sünnet, bayram gibi özel günlerde servis edilir. Servis ederken yaşça büyükten küçüklere doğru servis edilir. Geleneksel olarak kulpsuz Türk kahvesi fincanına benzer küçük fincanlarda servis edilir.
Bu işlemler dolayısıyla mırranın hazır hale gelmesi 3 saati aşıyor. Geleneksel olarak kulpsuz, küçük tek bir fincan ile ikram edilen mırranın servisinde saygıya önem veriliyor. Mırra, yaşlıdan gence doğru sunuluyor, böylece birlik duygusunun pekiştiğine inanılıyor.
Şanlıurfa yöresinin saygın ve varlıklı ailelerine miras olarak kalan mırra geleneği, konaklardan, büyük çadırlardan bugüne kadar gelmiştir. Bugün ise genellikle düğün yemeklerinden sonra veya vefat eden kişinin taziyesinde, Mırra ikram edilir. İkram geleneğine göre misafir gelince ikram edilir.
"Viscous Cafe nere?", "Ass Kicker da ne ola ki?" diye kafasında deli sorular olanlar için açıklayalım: Viscous Cafe, Avustralya'nın Adelaide kentinde bulunan bir kafe ve bir bardağı 80 bardak kahveye eşit değerde kafein içeren dünyanın en sert kahvesini satan yer.
Süryani kahvesi, geleneksel lezzet Türk Kahvesi 'nin Mardin Süryani sunumuyla birleşmesinden doğmuştur. Mardin' e has içerisinde kakule aroması bulunan Süryani kahvesi, kahvenin tam tadını almanızı sağlıyor. Türk kahvesi şeklinde sunum edilen kahvenin farkı, yoğun tadından gelmektedir.
Türk kahvesinin her yöreye özgü farklı pişirme yöntemleri olsa da “süvari kahvesi”, “menengiç kahvesi”, “kül kahvesi” ve “cilveli kahve”, "mırra", "dibek kahvesi", "devebatmaz kahvesi" ve "yandan çarklı" en çok bilinenlerdir: Süvari kahvesini Ege ve Akdeniz ahalisi, ince belli çay bardağında tüketir.
Kahvenin bulunmasında keçiler de önemli rol oynamıştır. 15. Yüzyılda Arabistan'ın güneyinde yetiştirilmeye başlanan kahve bölge halkında kahve içme alışkanlığı oluşturmuştur. 1517 yılında ise Yemen valisi Özdemir paşa kahveyi İstanbul'a getirmiştir. Daha sonra cezvelerde pişirilerek Türk kahvesi adını almıştır.
Ermenistan'da yapılan kahve, Türk usulü olarak yapılır, ancak Ermeniler kahveyi asla "Türk" olarak tanımlamazlar; kahveyi tanımlamak için "Türk kahvesi"'nin yerine "Ermeni kahvesi", "siyah kahve" ya da "olağan kahve" örtmeceleri kullanılır.
Arap kahvesi, Coffea Arabica çekirdeklerinden demlenmiş bir kahvedir. Orta Doğu'daki çoğu Arap ülkesi, kahve demlemek ve hazırlamak için farklı yöntemler geliştirmiştir. Kakule sıklıkla eklenen bir baharattır, ancak alternatif olarak sade veya şekerli olarak da servis edilebilir.
Şanlıurfa'da da içilen mırra, Arapların yaşadığı; Harran ve Ceylanpınar'da yaygın olarak içilir.
Yani siz siz olun sakın mırra içtikten sonra fincanı yere koymayın. Mırra içildikten sonra kahve fincanının ağzı elle kapatılır ve kahve servisi yapan kişiye geri verilir. Fincanı alan kahveci de fincanın ağzını silerek bir sonraki kişiye mırra ikram eder. Mırra bir ortamda büyükten küçüğe doğru ikram edilir.
Aslında birbirinden uzak iki bölge olmalarına karşın dibek kahvesinin çıkış noktası Diyarbakır ve İzmir yöreleridir. Diyarbakır ilinde dibek kahvesi Ege Bölgesi'nden farklı olarak, Urfa ve Maraş'ta daha çok içilen Menengiç kahvesi karıştırılarak tüketilir.
Antakya'ya özgü, normal kave ile ile çifte kavrulmuş kahvelerin eşit karışımından oluşan türk kahvesidir. Kahve siparişinize göre anında taze çekilip size gönderilmektedir. Kahvenin kokusu ve aroması size benzersiz bir keyif sunacaktır. Bu eşsiz tadı sadece Antakya'da bulabilirsiniz.
Mırra, ülkemizin Güneydoğu bölgesinde yapılan bir kahve türüdür. Oldukça sert olan bu kahve küçük porsiyonlar halinde servis edilir. Özellikle Mardin'de sık sık tüketilir. Kahve tavada ateş üzerinde kavrulur ve havanda dövülerek toz haline getirilir.
Siyah kahvenin (türk kahvesi veya filtre kahve, ekspresso) metabolizmayı hızlandırıcı etkisi olduğu kanıtlanmıştır. Dolayısıyla içerisine krema veya çok şeker atmadığınız sürece az da olsa zayıflatıcı etkisi vardır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri