Bu bağlamda genel olarak hükümsüzlük türleri yokluk, mutlak butlan (kesin hükümsüzlük) ve nispi butlan (nispi hükümsüzlük, iptal edilebilirlik) olarak sayılabilir.
Özel Kişilere Karşı Müeyyideler: idare hukuku alanında özel kişilere karşı idari para cezası, mülkiyetin kamuya geçirilmesi, el koyma, yıkım, sürücü belgesinin geri alınması, işyerinin kapatılması, barodan kaydın silinmesi, meslek ve sanatın icrasından men gibi çok çeşitli idari müeyyideler vardır.
Hukuk kurallarının ihlali halinde karşılaşılacak maddi yaptırımlar beşe ayrılabilir: Ceza, Tazminat, Cebri İcra, Hükümsüzlük ve İptal.
İlgili 15 soru bulundu
Kamu hukuku müeyyideleri, ceza hukukunda, ceza; idare hukukunda yokluk, iptal ve tazminat şeklindedir. Özel hukuk müeyyideleri, cebri icra, tazminat ve geçersizlik olmak üzere 3 türdür.
Hukuksal anlamda yaptırım (müeyyide), hukuk kuralının ihlal edilmesi durumunda hukuk düzenince öngörülen zorlama araçlarıdır. Yaptırımın iki temel özelliği, bir mevzuat ihlalinin doğrudan karşılığı olarak (yani mevzuat ihlaline yanıt olarak) verilmesi ve hukuksal bir zorlama içermesidir.
Sünneti müekkede; Allah Resulu Hz. Muhammed (s.a.v.)'in devamlı olarak yapıp bazı zamanlarda yapmadığı amelleridir. Sünneti müekkede de vacip olan veya farz olan hiçbir durum söz konusu değildir.
(ﻣﻮﺌﻳّﺪﻩ) i. (Ar. mu'eyyid'den mu'eyyide) [Anlamını dilimizde kazanmıştır] İnsanların kānun, ahlâk kuralları vb.ne uymalarını sağlayan güç, yaptırma gücü, yaptırım: “Ahlâkî müeyyide.”
Müeyyidesiz Hukuk Normları Olabilir Görüşü: Müeyyide hukuk düzeninin özelliğidir. Böyle bir düzende müeyyidesiz bazı normlar bulunabilir. Müeyyidesiz Hukuk Normlarının Olamayacağı Görüşü: Müeyyidesiz normlar ya hukuken anlamsız normlardır ya da bağımlı normlardır.
Öncelikle tanımından başlamak gerekirse hukuki açıdan butlan kelimesi ise kurucu unsurları taşıyan ancak geçerlilik unsurlarında eksiklik olan hukuki işlemleri ifade etmek amacıyla kullanılır. Butlan mutlak ve nisbi olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.
B-Mutlak Butlan (Kesin Hükümsüzlük):
Yokluk yaptırımına tabi bir hukuki işlem hiç doğmamış kabul edilirken mutlak butlanda işlem doğmuş ama geçersiz sayılmıştır. Yok işlem hiç doğmamış, mutlak butlanla batıl işlem ise ölü doğmuş bir işlemdir.
Hukuk kavramı olarak butlan, hukuki işlemin temelinde bulunan bir eksiklik veya bozukluk hasebiyle geçersiz (hükümsüz) kılınmasıdır. Hukukta kendi içerisinde ikiye ayrılır; Mutlak butlan ve nispi butlan olmak üzere.
Müeyyide kelimesi, bir kişinin ya da grubun hukuk kurallarına uygun davranmadığı durumlarda devletin zor kullanarak o kişinin yada grubun kurallara uygun davranmasını sağlaması olarak açıklanmaktadır. Türk Dil Kurumuna (TDK) göre müeyyide, yaptırma gücü ve yaptırım olarak ifade edilmektedir.
Dinî hükümlerin ve sosyal düzen kurallarının yaptırımı. İnsanların fiil ve davranışlarının dünyada veya âhiretteki karşılığı anlamında kelâm, suçluya uygulanacak maddî ve mânevî müeyyide anlamında fıkıh terimi.
Bu anlamda en kapsamlı müeyyide, toplumdaki her ferdin kendi imkânları ölçüsünde iyiliği emretme ve kötülüğü engellemekle yükümlü sayılmasıdır (bk. EMİR bi'l-MA'RÛF NEHİY ani'l-MÜNKER).
Hukuk kurallarının diğer bir özelliği ise insan iradesinin ürünü olmasıdır. Bu irade, belirli bir kişinin iradesi olabileceği gibi meclis veya kurul gibi belli bir otoritenin iradesi de olabilir. Hukuk kurallarına uyulması zorunludur ve bunlara uyulmaması halinde karşılaşılacak sonuçlara yaptırım (müeyyide) denir.
Arapça Ayd kökünden gelen muˀayyid مؤيّد "teyit ve takviye eden, konfirme eden, kuvvetlendiren" sözcüğünden türetilmiştir.
Manevi yaptırım; hukuk kuralları dışındaki diğer sosyal kurallara uyulmadığında karşılaşılacak tepkidir. Maddi yaptırım; hukuk kurallarına uyulmadığında karşılaşılacak tepkidir. Ceza, kanunun suç işleyen kişiye uygulanmasını öngördüğü yaptırımdır.
İkindiden ve yatsıdan önce dört rek`at olarak kılınan sünnet namazlar gayr-i müekkede sünnettir. Öğle ile yatsının iki rek`atlık son sünnetlerine iki rek`at daha ilâve ederek bunları 4 rek`at olarak kılmak menduptur.
Sünneti gayri müekked, peygamberimizin nadiren terk ettiği vacip ve farz olmayan amellere verilen isimdir. Sünnet-i hüda olarak da isimlendirilir. Cemaatle namaz kılmak ve vakit namazlarının sünnetini kılmak sünneti gayri müekked sınıfına giren amellerdir.
Yatsı namazı ve ikindi namazlarının ilk sünnetleri sünnet-i gayri müekkededir.
Askıda hükümsüzlük, bir hukuki işlemin kanunun öngördüğü unsurların eksikliği dolayısıyla başlangıçta hüküm ve sonuç doğurmaması, ancak unsurların tamamlanmasıyla hukuki sonuçlarını tam olarak meydana getirmesi olarak tanımlanmaktadır.
Hukuk çeşitli ayrımlara tabi tutulur. Bu ayrımlar “İdeal Hukuk ve Pozitif Hukuk”, “Ulusal Hukuk ve Uluslararası Hukuk”, “Maddi Hukuk ve Biçimsel Hukuk” ve “Kamu Hukuku ve Özel Hukuk” şeklindedir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri