Kalsiyum: 5,9 mg. Magnezyum: 31,9 mg. Fosfor: 26 mg.
B1, B2, C, A ve E vitaminlerini içeren muz, potasyum, demir, kalsiyum, fosfor, sodyum ve iyot açısından da çok zengindir. Muzun kalori düzeyi çok yüksek olmasına karşılık hiç kolesterol içermemektedir. Kalp kaslarını geliştiren sodyum ve potasyum maddeleri içerir.
Potasyumun Gücü “Muzun faydaları nelerdir?” deyince akla hemen potasyum içeriği gelir. Muzda yüksek miktarda bulunan potasyum minerali sıvı dengesinin düzenlenmesine yardım eden önemli bir elektrolittir. Potasyum, kasların kasılması ve sinir hücrelerinin yanıt vermesine yardımcı olur.
Muz iyi bir lif, potasyum, antioksidan, B6 vitamini, C vitamini ve bitkisel besin kaynağıdır. Bununla birlikte daha birçok vitamini içerisinde barındırmaktadır. Magnezyum ve manganez açısından da zengin olması onu vazgeçilmez meyveler listesinde tutmayı başarmaktadır.
İlgili 17 soru bulundu
Muz Kan Şekerini Yükselten Karbonhidratlar İçerir
Orta boy tek bir muz, 14 gram şeker ve 6 gram nişasta içerir bu da kan şekeri seviyesinin diğer besin maddelerine göre daha hızlı yükselmesine neden olur.
Muz İçeriği B vitamininden zengindir, taşların yapısını oluşturan oksalik asidi parçalayarak böbreklerdeki taş oluşumunu engeller.
Muz ölçülü ve doğru tüketildiğinde faydalı bir meyvedir. Ancak aşırı tüketimi hiperkalemi (yüksek potasyum değeri) ile birlikte kalbe zarar verici etki doğurabilir. Nadiren baş ağrısı ve uyku problemleri oluşabilir. Fazla miktarda tüketimi şeker seviyesini yükseltebilir.
Muzun genellikle erken saatlerde tüketilmesi tercih edilir. Bu şekilde tüketmek daha sağlıklı olmaktadır. Geç saatlerde ölçüsüz bir şekilde tüketilen muz sağlık açısından risk oluşturabilir. Bu nedenle diyetlerde gece saatlerinde muz önerilmemektedir.
Çok fazla potasyum Muz, az miktarda yerseniz kalbiniz için iyidir. Ancak çok fazla muz tüketiyorsanız, vücudunuz hiperkalemi geliştirebilir. Bu da kanda çok fazla potasyum olduğu anlamına geliyor. Hiperkalemi düzensiz kalp atışı, kas güçsüzlüğü ve geçici felce yol açabilir.
D vitamini olan meyveler ve sebzeler arasında; ıspanak, muz ve portakal da sayılabilir.
Özellikle muzun erkeklere faydaları bulunmaktadır. Erkeklerdeki prostat sorununa da iyi gelen muz libidoyu arttırır.
Uyumadan önce yenilebilecek meyvelerin başında muz geliyor. Çünkü muz, magnezyum ve potasyum içerir.
Muzun fosfor ihtiyacı, azot ve potasyuma göre daha az olmakla birlikte, kök gelişimi ve bitki besin maddesi alım kapasitesini artırarak salkım oluşumunu güçlendirmesi, tarak sayısını artırması yönünden çok önemlidir. Subtropik iklim koşullarında fosforun alımı, oldukça geniş zaman aralığında gerçekleşir.
En eski kültüre alınan bitkilerden biri olan muzun anavatanı, Güneydoğu Asya'da; Güney Çin, Hindistan ve Hindistan ile Avustralya arasındaki adalardır. Muzla ilgili ilk eser M.Ö. 600-500 yıllarında Hindistan'da bulunmuştur.
Açken yiyeceğiniz muz kandaki magnezyum seviyesinde ani ve keskin bir artış yaratır. Bu da kalbiniz için zararlı olabilir. Boş mideyle yiyeceğiniz yoğurt oluşturacağı hidroklorik asitle faydalı bakterileri yok edecektir. Sabahları asitli içecekler içmek mukus dokularına zarar verip mideye giden kan akışını azaltır.
Muz aşırı tüketildiği zaman kişilerde kabızlık sorunu çok görülmektedir. Kilo vermek için diyet yapan kişilere uzmanlar muz yemeyi uygun görmemektedir. Muz kilo verme sürecinde kişileri olumsuz etkilemektedir. Tropikal meyvelere karşı alerjisi olan kişiler de muz olumsuz komplikasyonlara nende olabilir.
Her ikisi de asidik yapı da olan, muz ve gazozu, siz siz olun birlikte tüketmeyin. Şeffaf bir poşedin içerisinde yapılan deneyde, 2 muz ve 2 şişe gazoz kullanılıyor. Sonrasında olanlar ise hayli inanılmaz. Muz ve gazoz mide de devasa bir köpüğe dönüştükçe dönüşüyor.
Hem kan basıncını dengelemeye yardımcı olan hem de kalp kasının faaliyetlerini düzenleyen potasyum minerali, muzda bol miktarda yer alır. Bu nedenle sağlıklı bireylerde muz tüketimi, kalp sağlığını korumak için fayda sağlayabilir.
Düzenli olarak tüketmeye devam ettiğinizde sindirim sisteminizin sağlıkla çalışmasına destek olursunuz. İçindeki besin lifleri kısa vadede sizi tok tutarken uzun vadede de sindirim sisteminizin düzenlenmesini ve bir sorun yaşıyorsanız daha hızlı bir şekilde çözülmesini sağlıyor.
İdrar söktürücüdür. Mide ve bağırsaklardaki yaralara ve karın ağrısına iyi gelir. Sinirleri yatıştırır. Kalp çarpıntısı ve yüksek tansiyona karşı faydalıdır.
Potasyum açısından zengin besinler azaltılmalıdır. Özellikle muz, baklagiller, kuruyemişler, kuru meyveler, sebze ve meyve suları, domates ve hazır patates ürünleri potasyum açısından oldukça zengindir. Bozulmuş böbrek fonksiyonu idrarla sodyum atılımını azalttığı için sofra tuzu (sodyum klorür) azaltılmalıdır.
Günde 10-12 bardak sıvı tüketimi (en az 6 bardak su olmalı); idrar miktarını artırarak kimyasalların böbrek taşına dönüşmeden çözülmesini ve idrarla atılmasını sağlar. Turunçgiller, taş oluşumunun önlenmesi ve azaltılmasına yardımcı olur. Mevsiminde portakal ve taze limon ve limon suyunu eksik etmemeye özen gösterin.
Bu besinlerde aşırıya kaçmayın. Kalsiyum oksalat taşı, böbrek taşlarında en sık görülen taş cinsleri arasında ilk sırada yer alıyor. Bu nedenle oksalattan zengin, çay, kola, çilek, çikolata, ıspanak ve pırasa gibi sebzeler, fındık, ceviz gibi kabuklu yemişler ve kakao gibi besinlerin tüketiminin azaltılması gerekiyor.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri