Pinhân, Nihân: Mutlak zat, insanın nefsi yönüyle bâtındır. Bu sebeple Tanrı'nın zatı, pinhân kelimesiyle anılır.
Tasavvufu diğer ilimlerden farklı kılan özellik, insana ebedî olan Yaratıcının zâtî bilgisine ulaşma imkânını sunarak kendi içinde sonuç ve amacı ihtiva eden bir ilim olmasıdır.
Tasavvuf cenab-ı Allah'ı tamamen tanıyabilme, kendini Allah'ın yoluna adama sanatıdır. Günlük hayatta Allah'tan uzaklaştıran tüm meşkalelerden uzak durmak ve kendini tamamen Allah'a adama sanatına Tasavvuf denilmektedir. Tasavvuf dünyevi meselelerinden ayrılıp uhrevi hayata kendisini adamış kişilerdir.
Pinhan, 1997 yılında yayınlanmış olan Elif Şafak'ın ilk romanıdır. İletişim Yayınları'ndan çıkan roman, 1998 yılında Mevlana Büyük Ödülü'nü kazandı.
Bu durumda, “Min'el-evvel İl'el-ezel” başlığı, “Evvelden Ezele” şeklinde Türkçeleştirilebilir. Burada, dairesel bir zaman anlayışından bahsedildiği sonucu çıkarılabilir, zira “evvelden”, yani her şeyin başladığı, ilk andan “ezel”e, yani zamanın öncesine dönüleceği ifadesi bunu çağrıştırmaktadır.
İlgili 28 soru bulundu
Önce ve ilk anlamına gelen El Evvel esması, El- Mukaddim ismi ile yakın anlamlıdır. Her iki esma da Allah'ın bir başlangıcının olmadığı, O'nun tüm yaratılmışlardan önce olduğu anlamına gelir. Evvel ve Allah kelimelerinin birleşmesinden oluşan Evelallah sözü ise, Allah'ın izni ve yardımı ile demektir.
Öte yandan ezel ve ebed kelimeleri Allah hakkında kullanıldığında aynı mânayı ifade eder; zira her ikisi de esas itibariyle varlığın zaman üstü oluşunu, sonsuzluk ve devamlılığını gösterir.
Osmanlıca kökenli olarak öne çıkan pinhan, herhangi bir durum veya etmenin gizlenmiş ya da saklanmış olduğunu anlatan bir olgudur. Türk Dil Kurumu açısından bakıldığında pinhan aynı şekilde gizli, saklı veya gizlenmiş olarak tabir ediliyor.
Roman, adını da aldığı bir anti-kahraman olan İskender etrafında dönmektedir ve Türk-Kürt kökenli, Londra'ya göç etmiş bir aile üzerinden göçmenlerin durumunu anlatmaktadır. Piyasaya sürülmesiyle kapak tasarımı hakkında çeşitli görüşler dile getirilirken romanın intihal olduğu da ortaya atıldı.
"Sûfî" lâkâbıyla ilk anılan zât; bir rivâyete göre Câbir b. Hayyân (ölm.150/767), bir başka rivâyete göre ise Ebû Hâşim'dir. Her ikisi de Kûfe'li olduklarından, "sûfî" kavramının önce Kûfe ve Basra'da ortaya çıktığı söylenebilir.
Cem' mertebesine ulaşan kul, duygu yoğunluğuna bağlı olarak kâinatta vuku bulan her şeyde gerçek fâilin Allah olduğunu ve Hakk'ın dışında da gerçek bir varlığın olmadığını müşâhede eder. Bu müşahededen sonra kul, tefrika hâline dönerek kulluk vazifelerini daha önce zevk ettiği tevhide uygun olarak yerine getirir.
Tasavvuf kelimesinin, saflık, duruluk, berraklık anlamına gelen “safv” kökünden, “Benu Sûfe” kabilesinden, “suffe” ashabından, bir çöl bitkisi olan “sufane”den, Yunanca hikmet anlamına gelen “sophia”dan ve yün anlamına gelen Arapça “suf” kökünden türediği ileri sürülmüştür.
TASAVVUF. Sır kelimesi tasavvufta “sadece Allah'ın bildiği ya da az sayıda insan tarafından bilinen özel bilgi” ve “ruhun bir idrak mertebesi” olmak üzere iki anlamda kullanılır.
Değerli kardeşimiz, Sorunuzda yer aldığı gibi tasavvuf, Allah Rasülü'yle her hususta birlikte olma gayretinden ibarettir. Asla şirk değildir.
Tasavvuf yolunda nefis mücâhedesini sürdürmekte olanlara mürîd ve mutasavvıf, bu mücâhedeyi tamamlayıp kemale ermiş olanlara sûfî denilmektedir (Sülemî, Tasavvufun Ana İlkeleri, s. 10; Hücvîrî, s. 115).
[1] (') Gizli, saklı, gizlenmiş.
1- Pinhani ismi nereden geliyor? Pinhan'dan geliyor. Pinhan gizli demek, pinhani ise gizli olan.
Pinhan olmak ise gözden uzaklaşmak, kaybolmak ve gizlenmek manasına gelir. Pinhan Kelimesinin Cümle İçinde Kullanımı Nasıldır? 1- Dünyada ve evrende bilmediğimiz o kadar çok pinhan sır var ki. 2- Kaşla göz arasında masanın üstündeki defteri pinhan etti.
Dilimizde Bu kelime genellikle pinan şeklinde yanlış yazılmaktadır. Doğru kullanımı pinhan şeklinde olmalıdır.
Muhyiddin Abdal'ın “İnsan insan” şiirini, 24 yaşımda bestelemiştim, bir Halk şiiri Antolojisi kitabında keşfetmiştim.
Ezel, Farsça kökenli bir isimdir ve "sonsuzluk", "başlangıçsızlık" veya "ebediyet" anlamına gelir. İslam düşüncesinde, ezel kelimesi Allah'ın var oluşunun başlangıcı olmadığını ifade eden bir terim olarak kullanılır, bu nedenle zamanın başlangıcını ifade eden bir kavramdır.
Ezel zamandan ve mekândan münezzeh olan, başı ve sonu bulunmayan, hiçbir kayda bağlı olmayan Allah'ın sıfatıdır. Zaman içindeki kayıtlar burada geçerli değildir. Yani Allah ezelî ilmiyle her şeyi kuşattığından O'nun ilminde geçmiş zaman, şimdiki zaman ve gelecek kavramları yoktur. O her şeyi şimdiki gibi bilir.
Ezelî, "hiç evveli olmayan (lem yezel) varlık" demektir. Allah'ın zâtının "lem yezel" olması, geçmişte O'nun varlığı bulunmaksızın herhangi bir zamanın geçmemiş olduğu anlamına gelir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri