Bunlara sosyal medya hastalıkları denmektedir. Bu hastalıklardan bazıları aşağıdaki yer almak- tadır; 1.Fare-Klavye Hastalığı 2.RSI (Tekrarlayıcı Gerilme Yaralanması) 3.Hikikomori 4.Ego Sörfü 5.Blog İfşacılığı 6.Youtube Narsisizmi 7.Google Takibi Page 4 72 Çiçek 8.Siberhondrik 9.Photolurking 10.Crackberry.
Sosyal medya kullanımının en önemli riskleri, özellikle kişisel bilgilerin kötü amaçlı kullanımı, siber zorbalık ve kişilerin fiziksel ve psikolojik açıdan zarar görmeleridir. Bu risklerle mücadele etmek için kullanıcıların bilinçli olmaları ve gerekli önlemleri almaları büyük önem taşır.
İlgili 30 soru bulundu
Sosyal medyayı aşırı derecede kullanma durumunda, endişe, stres psikolojik ve bedensel rahatsızlıklar ortaya çıkıyor. Beğeni alma, takdir edilme kaygısı, uyku bozuklukları, özenti ve bağımlılık durumlarına neden oluyor. Sosyal medya aile hayatı ve çift ilişkilerini bile etkileyebiliyor.
Yapılan çalışmalar, aşırı sosyal medya kullanımının; depresif belirtiler, benlik saygısı, genel ve fiziksel görünüm kaygısı ve beden memnuniyetsizliği ile ilişkili olduğunu göstermektedir. Facebook gibi sosyal medya platformlarının uzun süreli kullanımları; depresyon, anksiyete semptomlarının yanı sıra artmış stres ...
İnternet ve sosyal medya bağımlılığı kavramı ortaya çıkıyor, psikolojik yeni durumlar oluşabiliyor. Başkalarının hayatlarını izleme ve değerlendirme konusunda aşırılıklar gözlemlenebiliyor. Yetersizlik hissi, kendini değersiz görme ve mutsuz psikoloji içerisine girme konusu gündeme geliyor ve büyük sorunlar oluşuyor.
Sosyal medya kullanımının arttıkça, insanların depresif belirtileri, öfke, kaygı ve gerginlik artmaktadır. Ayrıca, sosyal medya kullanımının artmasıyla uyku bozuklukları, fiziksel sağlık problemleri, diyet bozuklukları ve uygunsuz beden imajı gibi psikolojik sorunlar da artmaktadır.
Kendini başkaları ile kıyaslayarak mutsuz eder. Kimlik bunalımı, özgüvensizlik gibi problemlere neden olabilir. Uyku bozukluğu: Sosyal medya kullanımı kişinin uyku düzenini ve kalitesini bozabilir. Gece geç vakitlere kadar sosyal medya kullanımı kişinin melatonin hormonunun azalmasına sebep olur.
Ancak yapılan araştırmalar sosyal medyanın stresi gidermek yerine daha fazla strese yol açtığını gösteriyor. 1800 kişi üzerinde yapılan araştırmalar kadınların erkeklerden daha fazla strese girdiğini gösteriyor. Başkalarının kendi stresini paylaştığı Twitter ise sosyal medya içinde en büyük stres kaynağı.
Dijital dünyanın beraberinde getirdiği sorunların yanında e-hastalık'lar diye adlandırılan Cheesepodding, Photolurking, Ego sörfü, Facebook depresyonu, Youtube Narsizmi, Borderline selfitis, Fantom titreşim sendromu gibi kavramlar da ortaya çıkmıştır.
Yeni bir araştırma, sosyal medya trollerinden siber zorbalığa ve mahremiyetin yok olmasına kadar, sosyal medyanın birçok risk taşıdığını ortaya koyuyor. Sosyal Medyanın en yaygın olumsuz etkileri arasında kıskançlık, yalnızlık, kaygı ve düşük özgüven gibi psikolojik zararlar yer alıyor.
Dijital Stres ve Anksiyete: Sosyal medya kullanıcıları, beğeni sayıları, takipçi sayıları ve paylaşımlarının beğenilme oranları gibi metrikler üzerinde baskı hissedebilirler. Bu da dijital stres ve anksiyeteye yol açabilir.
Ancak sosyal medyanın güvenli bir şekilde kullanılmaması halinde, dolandırıcılık, kimlik hırsızlığı ve diğer güvenlik ihlalleri de artabilir. Sosyal medyada güvenlik sağlamak için en güvenli sosyal medya platformlarını tercih etmek önemlidir.
Her şeyden önce sosyal medyanın artırdığı depresyon ve stres, insomnia'nın da etkenleri arasında. Bunun yanında telefon ve bilgisayar ışığı özellikle geceleri bizi fiziksel olarak epeyce yorabiliyor. Bu da vücudumuzun günlük ritmini (sirkadiyen ritim) olumsuz yönde etkileyerek uykumuzu kaçırabiliyor.
Sindirmesi iki saniye bile sürmeyen gönderilerin beyninizde nasıl bir ağırlık yaptığını sosyal medyayı bırakınca anlıyorsunuz. Hayatınız hiçbir işinize yaramayan, size zerre etki etmeyen verilerle çevreleniyor. Beyin bunlara o kadar çabuk adapte oluyor ki önemli olsun ya da olmasın uyarılara fazla tepki gösteremiyor.
İnternette günlük kullanım süresi 6 saat 57 dakika
Sosyal medya kullanım süresinin ise dünyada 2 saat 23 dakika iken, Türkiye'de 2 saat 44 dakika olduğuna, yani yaklaşık 3 saati bulduğuna işaret eden Uraloğlu, "Dolayısıyla bu alan asla boş bırakılmaması ve ciddiyetle ele alınması gereken bir konu.
İnternet bağlantısı olmadığında ya da sosyal medyadan uzak kalınca huzursuz ve yoksunluk hissetme. Yaşamın her anını ve tüm aktiviteleri sosyal ağlarda paylaşma isteği. Sosyal medyada takip edilen kişilerle kendi hayatını karşılaştırma dürtüsü
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri