Sosyal-yapılandırmacı yaklaşım, dile bütüncül bir açıdan yaklaşarak, onun sosyal bağlamdan bağımsız ve bireysel çabalarla öğrenilemeyeceğini ve(ya) kazanılamayacağını savunmaktadır (Yang & Wilson, 2006).
Sosyal yapılandırmacılık, Berger ve Luckman'ın 1966 yılında gerçeklik yaratısını ve sosyoloji bilgisini incelediği “Gerçekliğin Sosyal Yapısı”sını yazdıktan sonra büyük ilgi toplayan ve son zamanlarda geliştirilen bir teoridir.
Her çocuk önceki bildiklerini yeni bilgilerle birleştirerek kendi anlamını inşa eder. Bu yaklaşım, öğrencilerin sadece bilgi ve becerileri kazanmaları değil aynı zamanda bilgileri yapılandırmayı ve yeni bilgiler üretmeyi, bilgiye ulaşacak yolları keşfetmeyi ve öğrendiklerini düşünmelerini amaçlamaktadır.
temeli vygotsky'nin sosyo-kültürel teorisine dayanan, öğrenmede sosyal çevre ve bireysel farklılıkların önemine dikkat çeken öğrenme kuramı. bu kurama göre öğrenme kişinin yeni bilgiyle eski bilgileri ilişkilendirmesi ve kendi deneyimleri aracılığıyla yapılandırması yoluyla gerçekleşir.
Yapılandırmacılık, öğretimle ilgili değil, bilgi ve öğrenme ile ilgili bir kuramdır. Bu kuram, bilgiyi temelden kurmaya dayanır (Demirel, 2000, s.75). Özünü, öğrenenin bilgiyi yapılandırması ve uygulamaya koyması oluşturmaktadır (Perkins, 1999, s.355).
İlgili 44 soru bulundu
Sosyal Yapılandırmacılık (Vygotsky)
Sosyal-yapılandırmacı yaklaşım, dile bütüncül bir açıdan yaklaşarak, onun sosyal bağlamdan bağımsız ve bireysel çabalarla öğrenilemeyeceğini ve(ya) kazanılamayacağını savunmaktadır (Yang & Wilson, 2006).
Yapılandırmacılık, bilişsel öğrenme kuramı içerisinde görülmektedir. Çiçek'e (2005) göre ise dört grupta toplanabilir. 1.Davranışçı öğrenme kuramları, 2.Bilişsel öğrenme kuramları, 3.Duyuşsal öğrenme kuramları, 4.Beyin temelli öğrenme kuramları.
Bilgi öğrenen tarafından var olan bilişsel yapıların üzerine etkin biçimde işlenerek yapılandırılır. Birey çevreden bilgiyi edilgen almaz. Öğretmen öğrenciye yeni kaynaklar sunan, bilginin keşif sürecini kolaylaştıran kaynaktır. Öğrenmede içsel güdülenme önemlidir.
Yapılandırmacılık, bilginin birey tarafından yapılandırılmasını anlatır. Yani bireyler bilgiyi aynen almaz, kendi bilgilerini yeniden oluştururlar. Kendilerinde var olan bilgiyle beraber yeni bilgiyi, yine kendi öznel durumlarına uyarlayarak öğrenirler (Özden, 2003).
Oluşturmacılık ya da diğer adıyla yapılandırmacılık olarak bilinen öğrenme ve öğretme kuramıdır. Yapılandırmacılık kuramının öncülüğünü Piaget, Vygotsky ve Glasersfeld yapar.
Yapılandırmacılık, bilgiyi sabit ve dışsal bir varoluş olarak değil, yaratılan inşa edilen bir anlam sistemi olarak görmektedir (Neimeyer, 1993; Aktaran McAuliffe, Garrett, Eriksen ve Karen, 1999). Bu anlayışa göre bireyler gerçeği, sosyal ve fiziksel çevreleriyle iletişim ve etkileşimleriyle yapılandırmaktadırlar.
Yapılandırıcı paradigmaya göre, dışarıda ve öğrenenden bağımsız bir bilgi yoktur. Bilgi bireylerin nesnelerle ilişkisinden; mekânla, kentle ilişkisinden, bireyler tarafından etkin biçimde oluşturulur. Bu yaklaşıma göre, bilgi sadece içinde bulunan duruma, koşullara ve koşullandırmalara göre varolur.
Modern yapılandırmacılığın temelini atan ve felsefi temellerini oluşturan kuramcının Jean Piaget olduğu kabul edilmektedir (Crowther 1997).
Kuantum öğrenme yaklaşımı belirsizlik, olasılık ve bütünsellik ilkelerine dayanmaktadır. Kuantum öğrenme, sonuçları kesin ve net ifadeler yerine olasılıklar ile ortaya koyar. Olaylara holistik bir bakış ile yaklaşarak olayların birbirini etkilediğini ve birbirinden ayrılmayacağını vurgulamaktadır.
Piaget, gelişimin öğrenmeyi mümkün kılacağını ileri sürerken Piaget'nin aksine Vygotsky, öğrenmenin gelişimi mümkün kılacağını savunur. Vygotsky de tıpkı Piaget gibi, çocuğun hayata ve çevresine dair bilgisini kendisinin deneyimler sonucunda yaparak ve yaşayarak edineceğini savunmuştur.
Öğrenme deneyimleri yaşanan, planların esnek olduğu, öğrencilerin bilgilerini yapılandırması için uygun bir ortamı ifade eden yapılandırmacı öğrenme ortamında öğretmenin etkili rehberliği öğrenme ortamlarının öğrenci merkezli olmasına rağmen oldukça önemli görülmektedir.
Yapılandırmacılık, 18. yüzyılda yaşamış Vico'nun yazılarında ve düşüncesinde ilk olarak ortaya çıkmış ve 20. yüzyılda Von Glasserfeld, Piaget, Vygotsky ve Bruner'in çalışmalarıyla şekillenmiş ve bugünkü yapısına ulaşmıştır.
Bu aşamalar giriş, keşfetme, açıklama, derinleştirme, değerlendirme olarak sıralanabilir.
Radikal yapılandırmacılığa göre, bilgi bireyin zihninde bizzat kendisi tarafından oluşturulur. Bu yaklaşıma göre, her birey edindiği bilgileri kendi deneyim ve düşünceleri doğrultusunda yapılandırır, bu nedenle radikal yapılandırmacılıkta biliş ve birey önemlidir.
Yapılandırmacı öğrenme ortamlarında öğrencilerin öğrenme süreçlerine aktif katılımını gerektiren proje tabanlı öğrenme yaklaşımı, beyin fırtınası, benzetişim, drama vb yöntem ve teknikler kullanılır.
Yapılandırmacı Yaklaşım
*Öğrenen, uyarıcıların özümleyicisi ve davranışların aktif oluşturucusudur. *Eğitim Programı tümevarım yoluyla ve temel becerilere ağırlık verilerek işlenir. *Eğitim programı tümdengelim yoluyla ve temel kavramlara ağırlık verilerek işlenir, öğrenci sorunlarına göre program yönlendirilir.
Sosyal yapılandırmacılık, Lev Semenovich Vygotsky'nin “sosyo-kültürel gelişim kuramı” üzerine temellendirilmiştir. Sosyal yapılandırmacılığı savunanlar, öğrenmede kültürün ve dilin önemli bir etkiye sahip olduğunu ve bilginin sosyal etkileşimlerle oluştuğunu ileri sürmektedirler.
Bilişsel Yapilandirmaci ve Öğrenme/Öğretme Anlayişi
Bilişsel yapılandırmacılığın kurucusu olan J. Piaget'ye göre, bilginin zihinde inşası ve anlam oluşturma, insanın gelişim evreleri ve bilişsel yapılarında meydana gelen değişimlerle ilgili bir durumdur (Piaget, 1970).
Yapılandırmacı öğrenme, var olanlarla yeni olan öğrenmeler arasında bağ kurma ve her yeni bilgiyi var olanlarla bütünleştirme sürecidir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri