Sünnetin kökeni ve ilk olarak ne zaman uygulanmaya başladığı kesin olarak bilinmemektedir. Arkeolojik araştırmalara göre eski Mısır'da, İbranilerde, Fenikelilerde, hatta Amerika kıtasındaki eski Azteklerde sünnetin var olduğuna dair bulgulara ve kabartma resimlere rastlanmıştır.
İlk sünnet olan kişi İbrahim Peygamber olarak bilinmektedir. O Rabb'ın emriyle ilerlemiş yaşlarda sünnet olmuştur. İbrahim peygamber daha sonra yine Rabbının emriyle oğlu İsmail ve İshak'ı sünnet etmiştir.
Kur'ân'da "Sünnet" (hıtan) ile ilgili bir âyet bulunmamakla birlikte, Müslümanlığın simgesi olarak kabul edilmiştir. Geçmişi Hz. İbrahim'e kadar varan sünnet, câhiliye devri Arapları arasında da devam edegelen bir âdetti. Araplarda hem kadın hem de erkekler sünnet edilirdi.
Yahudi toplumunda Tanrı'ya erkek çocukların kurban olarak sunulduğu bilinmektedir. İbrahim'in rüyasında oğlunu kurban ettiğini görmesi de bu uygulamanın işareti sayılmaktadır. Zamanla insan kurbanı terk edilmiş, vücudun tamamını kurban etmek yerine onu simgeleyen bir parça (sünnet derisi) kesilmeye başlanmıştır.
Peygamber'in sünnetli doğduğu yaygın şekilde kaydedilmekle birlikte yedi günlükken dedesi Abdülmuttalib tarafından sünnet ettirildiğine dair rivayetin daha kuvvetli olduğu belirtilir (İbn Kayyim el-Cevziyye, s. 140-144).
İlgili 30 soru bulundu
İbrâhim sünnet olunduğunda doksan dokuz, İsmâil de on üç yaşındadır (Tekvîn, 17/22-27). Hz. İbrâhim 100, Sâre doksan yaşında iken İshak doğar.
Tevrat'ta yer alan nakillerde Hazreti İbrahim'in 99 yaşında İlahî Hitap'la karşılaştığı, kendisi, erkek evlatları ve neslinden olanların Allah'a ahitlerinin bir sembolü olarak, sünnet olmasının emredildiği yer alır. Bu sünnet Yahudilerde de yaygındır, sünnet olmamanın çok çirkin bir durum olduğuna inanılır.
İsra Suresi, 77. ayet: (Bu,) Senden önce gönderdiğimiz resullerimizin bir sünnetidir.
Bunun için belirlenen ve pratikte kullanılan yaş 2 yaş öncesidir. Ben sünneti üç dönemde öneriyorum. Yeni Doğan dönemi (ilk 24 saat), 6 ay-2 yaş arası dönem ve 6 yaş sonrası dönemde yapılması uygun olacaktır. Erken yapılan sünnet çocuğu enfeksiyonlardan korumaktadır, penis kanserine karşı koruyuculuğu bilinmektedir.
Sünnet dünyadaki en eski ve en sık uygulanan cerrahi girişimlerden biridir. İlk sünnetin milattan önce 4000 yıllarında Mısır'da yapılmış olduğuna dair kanıtlar olsa da. Bazı antropologlar sünnetin milattan önce on binli yıllardan beri yapıldığını iddia etmektedir.
İslam âlimlerinin çoğunluğu, sünnet olmanın vacip olduğunu söylerken Hanefiler bunun meşru bir mazeret olmadıkça terk edilmemesi gereken bir sünnet-i müekkede olduğunu vurgulamışlardır. Bu itibarla sonradan Müslüman olan ya da küçükken sünnet olamamış bir kimsenin sünnet olması gereklidir.
Evet, sahabeler sünnet olmuşlardır.
Toplum tarafından kabul edilme isteği, dini inançlar, hijyen konusundaki yanlış bilgiler, bakireliğin korunması, kadını "evlenilesi" kılmak, erkeğin cinsel zevkini artırmak bunlardan bazıları. Bazı kültürlerde bu, yetişkinliğe geçiş ritüeli ve evlenmeden önce yapılması gereken bir ön işlem olarak görülüyor.
Sünnetsiz penisin enfeksiyon kapma olasılığı daha yüksektir. Çünkü penisi saran derinin iç kısmının temizlenmemesi halinde hastalıklar oluşabilir. Penisin yapısal bozuklukları sonucu durumun tedavi edilebilmesi sünnet tercih edilir. Bu durum genelde bebeklik döneminde fark edilir.
Hastanede sünnet yasal ancak yüzde 35 evde kaçak sünneti tercih ediyor. İtalya'da dini, kültürel veya hijyenik sebeplerle yılda yaklaşık 5 bin kişi sünnet oluyor. İtalyan yasaları erkek sünnetinin hastanede yapılmasına imkan verse de sünnet işlemlerinin yüzde 35'inin evde kaçak yapıldığı tahmin ediliyor.
Erkek sünneti, tüm dünyada fimoz, parafimoz gibi sünnet derisi rahatsızlıkları ve penis kanseri gibi olumsuz tıbbi durumların tedavisi için yapıldığından, erkek sünneti yaygınlığının sıfır olduğu bir ülke bulunmamaktadır. Bazı ülkelerdeki sünnet oranları şöyle: ABD yüzde 71.2. Birleşik Krallık yüzde 20.7.
Hz. Peygamber'in sünnetli doğduğuna dair (bk. İbn Haldun, Mukaddime, İstanbul 1970, II, s. 400; Cevdet Paşa, Kısas-ı Enbiya, İstanbul 1972, I, 59). Bazı rivayetlere göre ise doğumunun yedinci gününde dedesi bir ziyafet vererek onu sünnet ettirmiştir.
18 aydan önce sünnet düşünülüyorsa yenidoğan dönemi tercih edilmelidir. 6 yaş ve üzeri ise çocuğun bilinçli olduğu dönemdir. Çocuk kabul etse de etmese de, korksa da korkmasa da sünnetin ne olduğunu anlayabilir. Özellikle 2 buçuk- 4 buçuk yaş arasında sünnetten kesinlikle uzak durmak gerekir.
Çocuğun örselenmeden ruhsal-cinsel gelişimini tamamlayabilmesi için, tıbben zorunluluk olmadıkça 4-6 yaş arasında sünnetten kaçınılmalıdır. İsteğe bağlı sünnet için en ideal yaş aralıkları 6-15 ay, 2-4 yaş , 7-10 yaş en ideal yaş aralıklarıdır."
Değerli kardeşimiz, Sünnet olmak Kur'an'da yer almamıştır. Ancak Hz. Peygamber (a.s.m)'in sünnetinde / hadislerinde yer almıştır.
Kur'ân-ı Kerîm'de sünnet kelimesi iki yerde çoğul şekliyle (sünen) olmak üzere on altı defa geçer.
Sünnet olmamak, penis kanserlerinin en önemli nedenidir. Sünnet olmak, AIDS, gonore, sifilis gibi cinsel yolla bulaşan hastalıklardan korur. Sünnetli olan erkeklerin eşlerinde genital herpes ve rahim ağzı kanseri daha seyrek görülmektedir.
Sünnet sırasında derinin fazla ya da az bırakılması, kötü nedbe dokusu kalması, kanama, şekil bozuklukları, idrar yolunun zarar görmesi gibi kalıcı sakatlıklar ve enfeksiyon karşılaşılabilecek problemlerdir.
Bunun üzerine İbrahim Peygamber'in sözlerini ve davranışını Nemrut'a ilettiler. Onların inanç ve yasalarına göre suçluydu. Nemrut, İbrahim Peygamber'in ateşe atılmasını emretti.
İbrahim, devrinin siyasi otoritesi olan Nemrûd'un baskı ve zulümlerine rağmen inandığı kutsal değerlerden asla taviz verme- miştir. Bu durum, onun ateşe atılmasına sebep olmuştur.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri