Mısırlılar, hanedan öncesi dönem; Paleolitik'in sonundan Neolitik'e kadar, MÖ 10.000 ile MÖ 4.000 yılları arasında büyük ölçekte tarım uygulayan ilk halklar arasındaydı. Bu, havza sulamasının gelişmesiyle mümkün olmuştur.
Tarım Devrimi'nin farklı bölgelerde başlangıç tarihleri, Melanezya'da günümüzden 10 bin, Sahra altı Afrika'da 4.500 ve bazı önemli gelişmeler dikkate alınarak Bereketli Hilal'de 10.000 – 9.000 gibi olmuştur.
2.5 milyon yıl önce başlayan Pleistosen Dönemi'ni takiben günümüzden 12.000 yıl önceye tarihlenen Holosen Dönemi ile insanoğlu yerleşik hayata geç- meye başlar ve tarımla tanışır.
Genel bakış Tarım, muhtemelen Neolitik Çağ'da (Cilalı Taş Devri), yaklaşık olarak MÖ 9000 yıllarında başlamıştır.
Tarımın tarihi günümüzden 10.000 yıl öncesine dayanmaktadır. İlk tarım örneklerinin ardından, zamanla birçok toplumun arasındaki etkileşimin bir sonucu olarak tüm dünyada yaygınlaştı.
İlgili 26 soru bulundu
Tarıma geçişin dünyanın farklı yerlerinde başladığı biliniyor. Bunlardan ilki Bereketli Hilal olarak bilinen, bugünkü Irak, Suriye, Lübnan, İsrail ve Ürdün'ü kapsayan bölge. Gerçek anlamda tarımın 11.000 yıl önceye dayandığı düşünülüyor.
Ancak gerçek anlamda madenciliğin başlaması ve üretimin yoğunlaşması MÖ 9500 ile 5500 yıllarını kapsayan insanoğlunun yerleşik hayata geçip, tarım ve hayvancılık faaliyetlerini ilk kez yaptığı Neolitik Dönem'de Anadolu'da gerçekleşmiştir.
En az 10 bin yıl önce yaşamış 700 kişinin DNA'sı incelendi. İnsanlık tarihi, 10 ila 12 bin yıl önce avcı-toplayıcılıktan tarıma geçişle birlikte dönüm noktasına ulaştı. Tarıma geçişin bugünkü Anadolu topraklarında yaşandığı biliniyor.
Neolitik Devrim, insanların ilk kez çiftçiliğe başladığı Orta Doğu'nun bumerang şeklindeki bir bölgesi olan Bereketli Hilal'de MÖ 10.000 civarında başladı. Kısa bir süre sonra, dünyanın diğer bölgelerindeki Taş Devri insanları da tarım yapmaya başladı.
Yazıdan önceki döneme Tarih Öncesi Çağlar denir. Tarih Öncesi Çağlar sırasıyla; Paleolitik, Mezolitik, Neolitik, Kalkolitik, Tunç ve Demir Çağları'dır. Paleolitik Dönem'de insanlar avcı ve toplayıcıdır. Neolitik Dönemde insanlar önce yerleşik hayata geçmiş ve ardından tarımsal faaliyetlere başlamışlardır.
Çoğu teoreme göre ilk tarım, insanların vahşi doğadan topladığı bitkisel besinlerini ve tohumlarını mağara önlerine düşürmesiyle başlamaktadır. Bu süreçte insanlar tüm gün yiyecek aramaktansa bitkileri toprağa ekerek devamlı olarak yerleşik halde besin elde edebileceğini fark etmişlerdir.
Yeni ihtiyaçlar, bilinen aletlerin yanında madenden kürek, kazma, çapa, yaba ve benzeri birçok tarım aletinin geliştirilmesi ve üretilmesine neden olmuştur. Bunun en güzel örneklerinden biri, Hitit İmparatorluğu döneminde yapılan Yazılıkaya kabartmasında karşımıza çıkar.
Artan nüfus, mevcut doğal kaynaklarla insan arasındaki dengeyi bozmuştu. Yiyecek kaynaklarının azalmasının yarattığı baskı, insanları verimliliklerini arttırmaya itmişti. Nüfus baskısı, önce büyük hayvanlardan daha küçük hayvanların avlanmasına ve daha sonra da toplayıcılıktan tarıma geçilmesine neden olmuştu.
Diyarbakır'ın tanıtımına katkı sunmak için Ergani ilçesindeki Hilar Mağaraları'nın bulunduğu tarihi alanda tatbikatı gerçekleştirdikleri ifade eden Karakaş, şöyle konuştu: "Hilar Mağaraları'nın geçmişi çok eski. İnsanların ilk toplu yaşama geçtiği ve ilk tarımın yapıldığı yer.
Artan nüfusun yarattığı baskının besin rekabetini artırıp yeni besinler yetiştirme ihtiyacını doğurması; tarıma, yaşlı ve çocukları besin üretimine katmak için geçilmesi; insanların ilk evcilleştirme uğraşları sırasında değiştirdikleri bitkileri besin kaynağı olarak benimsemesi daha sonraysa bu bitkilerin insanlara ...
Toprak ve Tarım Reformu Yasası
Bu alt başlığın geliştirilmesi gerekiyor. 12 Mart Muhtırası sonrası kurulan hükümetler tarafından hazırlanan ve 25 Haziran 1973 tarihinde çıkarılan 1757 sayılı Toprak ve Tarım Reformu Yasası (T.T.R.Y), tarımda yapısal değişimi hedefleyen ikinci bir yasadır.
MÖ 6500 yıllarında ilk çiftçiler pirinç, darı ve buğday gibi ekinlerini, bu ırmakların oluşturduğu verimli taşkın ovalarında yetiştirdiler. Hindistan Yarımadası'nın kuzeybatısında, İndus Nehri yatağında kurulmuş olan İndus (Harappa) Uygarlığı, aynı zamanda tarımın dünyadaki en eski merkezlerindendir.
Türkler de tarım dendiğinde Uygurlar akla gelmektedir. Hayvancılığın yanı sıra tarımla da uğraşan Türkler bunun için genellikle akarsu boylarındaki ovaları tercih etmişlerdir. Uygurlar karpuz, kavun ve üzüm yetiştirerek şarap imal etmişlerdir.
Çiftçilerin yoksullaşması, borçlanması, tarımın itibar kaybetmesi, gençlerin kırsalı terk edip tarımla uğraşmak istememesi, şehirlerin kırsala doğru genişlemesi ile gittikçe büyüyen hizmet ve inşaat sektörünün tarım arazilerine hücum etmesi tarım alanlarının AKP'li yıllarda hızla daralmasına neden oldu. 1987 ile 2002 ...
Günümüzden yaklaşık 10 bin yıl önce, yeryüzünde tarım yapan ilk insanların kurduğu köyler Güneydoğu Anadolu'da ve kuzey Mezopotamya'da görülmeye başladı. Bundan sonraki 1500 yıl içinde buğday tarımı giderek Orta Anadolu'ya doğru yayıldı.
Cilalı Taş Devri veya bilimsel adıyla Neolitik Çağ (Yeni Taş Çağı), tarihöncesi çağlardan biridir. Bu dönemde (MÖ 8000-5500) önceki devirlere göre daha sert ve daha düzgün taş aletler yapılmıştır. Topraktan veya kilden yapılan kaplar ateşte pişirilmiş, bunun sonucunda seramik sanatı başlamıştır.
Çin'de iki bin yıllık çay bitkisi keşfedildi. Çin İmparatoru Jing'in mezarında bulunan bitki materyalleri, çayın tarihine dair en eski somut kanıt olma özelliğine sahip. Çin'in kuzeyinde yaklaşık 2 bin yıl öncesine ait çay bitkisi bulundu.
Cilalı Taş Devri (Neolitik Dönem)
Asya ve Avrupa'nın stratejik kesişme bölgesinde olmasından dolayı Anadolu, tarih öncesi Prehistorya çağlardan beri pek çok uygarlıklar için beşik olmuştur. Çatalhöyük, Çayönü, Hacılar, Göbeklitepe ve Yumuktepe bu uygarlıklardan bazılarının ilk yerleşim yerleri olmuştur.
Neolitik ( Yeni Taş/ Cilalı Taş) Çağı olarak adlandırılan bu çağ yaklaşık M.Ö. 10.000- 6000 tarihleri arasındaki bir zaman dilimini kapsar.
Türkiye'de ilk olarak 1995'te Antalya'da kurulmuş modern seralarda başlamıştır. Topraksız tarım alanı 2000'de 20ha, 2004'te 75ha, 2007'de 200ha olarak belirlenmiştir. Bu alan 30.718ha olan toplam sera alanının %0.6'sı kadardır. Türkiye'de topraksız tarım alanı 2005 yılından itibaren artmaktadır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri