Dolayısıyla “tespih etmek” Allah'ın adlarını anmak anlamına gelir.
Allah'ın noksan sıfatlardan münezzeh ve yüce olduğuna inanıp bunu sözleri ve davranışlarıyla belirtme anlamında terim. Allah'ın yaratılmışlık özelliklerinden arınmış olduğuna inanıp bunu ifade etme anlamında kelâm terimi.
Tesbihin tarihi ise çok eskilere dayanmaktadır. Avladıkları avların parçalarını ipe dizen ilk insanlar, bunları bir sonraki avda başarı sağlamak için üzerilerine takarlardı. Sonraları bu tip takıların, kötülüklerden ve düşmandan koruduklarına inandıkları için savaşlarda da takmaya başladılar.
Tesbih, tüm eksiklik ve kusurlardan münezzeh olan Allah'ı zikretmek amacı ile kullanılmaya başlanmış ve günümüzde de hem ibadet hem de takı olarak kullanılan ve ipe dizili tanelerden oluşan bir araçtır. Tesbihin kelime kökü "Sübhanallah" sözcüğününden gelmektedir.
Müslümanların kullandığı tesbih 33, 99, 500, 1000 ve 5000'lik olabilmektedir. Genellikle 99'luklar cami ve evlerde, 500'lük ve 1000'likler tekkelerde yer alır.
İlgili 38 soru bulundu
Tespih etmek, Allah'ın yüceliği ve bütün sıfatlardan uzak olduğuna inanmak demektir. Tespih, Allah'ın tüm noksanlardan uzak ve yüceliğini anlatmaktadır.
Allah'ı çok zikredin (anın) ve O'nu sabah akşam tesbih edin." (Ahzab, 33/41, 42). Bu ayette Yüce Allah, imân sahibi olan insanlardan hem Allah'ı zikretmelerini ve hem de tesbihte bulunmalarını taleb etmiştir. Zikir ve tesbih, berâber işlenmiştir. Zaten tesbih, zikrin bir çeşididir.
Tesbihin çok uzun yıllar dini sembol olarak kullanıldığı yer hindistandır. Bu durum onu gösteriyor ki müslümanlar tesbihi budistlerden almışlardır. Peki Hristiyanlar da müslümanlardan aldığı bilinmektedir.
“Zikrin otuz üç adet yapılmasının tavsiye buyurulması, bu sayı üçe çarpıldığı zaman doksan dokuz ettiği içindir. Bu miktar ile zikirde bulunan kimse Allah'ı doksan dokuz ismiyle zikretmiş gibi olur.”
Sonuç olarak namazdan sonra tesbihat yapılması sevaptır. Bu tesbihat, münferit olarak yapılabileceği gibi, cemaat halinde de yapılabilir. Ancak, tesbihatın cemaatle yapılması, öteden beri yaygınlık kazanmıştır.
Tesbihi ibadet amaçlı ilk kullananlar Hindular ve Budistler olmuştur. Tesbihin varlığı Hindistan'dan doğuya, oradan Orta Doğu'ya ve Avrupa'ya yayılmış, bugün ise tüm dünyada bilinilirliği sağlanmıştır. Tesbihin İslam dünyasına hangi tarihlerde girdiği kesin olarak bilinmemektedir.
Özellikle Doğu kültürlerinde, erkeklerin ellerinde bir tesbih görmek sıkça karşılaşılan bir durumdur. Dua Etme: Erkekler, tesbih çekerken aynı zamanda dua da edebilirler. Tesbih çekmek, kişinin iç dünyasına yönelik olumlu bir etki yapar ve kişinin dua etmesine yardımcı olur.
Cevap ( İlahiyatçı Meral Günel): Ebû Davud, Tirmizî, Nesaî ve Hakim'in kaydına göre Rasûl-i Ekrem Efendimiz, her namazdan sonra ümmetine de tavsiye ettiği zikirlerini (otuz üçer defa tesbih-sübhanallah- tahmid-elhamdülillah- ve tekbir-allahuekber-) parmak eklemleriyle yapardı.
Farz olan vakit namazlarından sonra tesbih çekmek sünnettir. Peygamber Efendimiz (SAV), ömrü boyunca namazlardan sonra tesbihatlar çekmiş ve bunu da ümmetine tavsiye etmiştir. Namazdan sonra yapılan tesbihat ile Allah'a yakınlaşma ve imanı artırma yapılmış oluyor.
Ayakta, oturarak veya yatarak Allah'ı anmakta, dua edilmesinde bir sakınca yoktur. Kur'ân-ı Kerîm'de, “Onlar ayakta iken, otururken ve yanları üzerine yatarken Allah'ı anarlar.” (Âl-i İmrân, 3/191) buyrulmaktadır.
Bazı hallerde farz-ı ayn bile olur. Halbuki tesbih, tekbir, tahmid ve tehlil birer zikir ve dolayısıyla “nâfile” birer ibadettir. Peygamber Efendimiz, bir müslümanın eşiyle cinsel ilişkide bulunmasının bile “sadaka” olduğunu beyan etmiştir.
Buna göre, önce ellerini cemeder, sonra ellerine üfler, sonra okur ve okuma sırasında eline üflerdi. İbnu Hacer, bu üflemenin tükrüksüz veya hafif tükrüklü olabileceğini belirtir. Bu maksadla Felak, Nâs ve İhlas sûreleri okunmuştur. Meshetme işi, bereket düşüncesiyle yapılmıştır.
Özellikle dua ve zikir yapılmadan önce tesbih çekerken estağfirullah kelimesini 100 kez okumak oldukça faziletlidir. Tesbih çekerken en faziletli ve her Müslümanın günde en az 100 kez söylemesi tavsiye edilen subhanallahi ve bihamdihi zikrini söylemek maddi ve manevi açıdan büyük faydaları olan zikirlerdendir.
Tesbihin dini inanış dışında bir amaçla kullanılması ilk olarak kabadayılarda görülmüştür. Kabadayılar o dönemde dini inanışa saygısızlık olmasın diye 33 taneli tesbihleri tercih etmemiş, 17 taneli maskot efe tesbihleri kullanmışlardır. Maskot efe tesbihlerin tane sayısının 17 olmasının nedeni budur.
Cevap. Tesbih budizm sembolleri arasındadır. Yaklaşık 500 550 milyon kişinin inandığı bir ilahi dindir. Budizm inancına sahip olan kişiler daha çok Japonya'da bulunmaktadır.
Rüyada beyaz tesbih görmek, kazanılacak olan mal, mülk ve para özelliklerini taşımaktadır. Tespih satın aldığını gören kimse için yorumcular sıkıntısı var derler.
Rüyada tesbih kopması, iş hayatında sıkıntılı bir döneme gireceğinize ve maddi kayıplar yaşayacağınıza işaret eder. Bu rüya, çok iyi giden bir işinizin hiç ummadığınız bir anda bozulacağına delalet eder. Rüya sahibi, bir süre karamsarlık yaşasa ve kendisini yenilmiş hissetse de kısa bir süre içinde toparlar.
Tespih, tekrarlanan monoton işlemleri saymak amacıyla ipe dizilmiş ve belli sayıda boncuk tanesinin oluşturduğu halkaya denir. Tespihin 11, 33 ve 99 taneli olanları Müslümanlar, 33 ve 59 taneli olanları Hristiyanlar ve 108 taneli olanı Budistler tarafından kullanılır.
Yürürken, koşarken, spor yaparken, bisiklete binerken tefekkür etmekte, Allah'ı zikretmekte, dua etmekte, istiğfar etmekte ve salavat çekmekte dinen sakınca yoktur. Nitekim Kur'an-ı Kerim'de, “Onlar ayakta iken, otururken ve yanları üzerine yatarken Allah'ı anarlar...” (Al-i İmran, 3/191) buyurulmaktadır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri