5- Tezat: Zıt anlamlı kelimelerin ya da karşıt kavramların bir arada kullanıldığı söz sanatıdır. Anlatımı güçlendirmek için tüm yazılı eserlerde sıklıkla kullanılır.
Edebiyatta tezat, birbirinin zıddı olan duygu, düşünce ve durumları; aralarında bir ilgi kurarak aynı cümlede, mısrada veya beyitte dile getirme sanatıdır. Hem nazımda hem de nesir de görülebilir.
Bu karşıtlık durumları tezat sanatı olarak ifade edilmektedir. "Ağlarım hatıra geldikçe gülüştüklerimiz." Cemal Süreya'nın bu cümlesinde tezat sanatı vardır. Sevgilisiyle güldükleri anlarını hatırladıkça ağladığını ifade etmesi tezat sanatına verilen en güzel örneklerden biri diyebiliriz.
Karşıtlık (Tezat)
Anlamı güçlendirmek için karşıt kavramların bir arada kullanılması sanatadır.
Benzetme: Herhangi bir cümlenin anlamını kuvvetlendirmek ve etkisini arttırabilmek için, farklı yönlerde ilgisi bulunan iki şeyden zayıf olanın kuvvetli olana benzetilmesi benzetme olarak bilinmektedir.
İlgili 23 soru bulundu
Tezat, birbirine zıt nitelikte olan düşünce, his ve durumların; birbirleri ile alaka kurarak edebi eserlerin aynı beytinde dizesinde ya da cümlesinde kullanılmasına tezat sanatı denir.
Zıt anlamlı ifadelerin bir arada kullanılmasıyla yapılan sanata tezat nedir. Benzetme ve mübalağa ile birlikte en çok kullanılan söz sanatlarının başında gelir.
Tezat sanatı hem manzum eserlerde hem de düzyazılarda en çok kullanılan söz sanatlarından biridir. Dilimize Arapçadan geçen tezat kelimesi, zıt sözcüğünden türetilmiştir. Bu kelime birbirlerine taban tabana zıt olan şeyleri tanımlamak için de kullanılır.
Tezat, Arapça dilinden Türkçe'mize geçmiştir.
Tekrir (Yineleme), sözün etkisini güçlendirmek için sözcük ya da söz grubunu yineleme şeklinde yapılan söz sanatıdır.
Tariz veya Dokundurma, sözün ya da kavramın gerçek ve mecazlı anlamı dışında büsbütün tersini kastetmektir. Tarizde mecaz-ı mürsel ve kinayedeki ilgiler yoktur.
Hüsnü Talil söz sanatı, kısaca güzel nedene bağlamak anlamına gelir. TDK'ye göre, nedeni bilinen bir olay, olgu veya durumun gerçek nedenini bir tarafa bırakıp, onu hoşa gidecek hayali bir nedenle açıklama ve anlamlandırma sanatıdır. Bu söz sanatı olayları veya olguları güzel bir nedene bağlar.
Mübalağa sanatının oluşabilmesi için anlatılmak istenilen olayın çok fazla veya çok az olacak şekilde kullanılması gerekmektedir. Mübalağa sanatında bahsedilen durumun mantık sınırlarını zorlayacak derecede olması gerekmektedir. Ben senin aşkınla yandım, tutuştum.
Kişileştirme (Teşhis):
İnsan dışındaki canlı veya cansız varlıklara insanlara ait özelliklerin verilmesidir.
Benzetme, zayıf olan bir varlığı güçlü olan bir varlığa herhangi bir yönüyle benzetilmesidir. Bu sanat anlatıma kuvvet katmak ya da anlatılan özelliğin daha fazla olduğunu belirtmek için kullanılır. Benzetmenin dört temel ögesi vardır; benzeyen, benzetilen, benzetme yönü, benzetme edatı.
Nitelik ve durumları itibarıyla birbirine ve aykırı ve birbirlerinin karşısında, ters kutuplarında yer alan kavram ve olgular ile bunların durumları. Zıtlık, tezat.
Tezat Örnekleri
“Ak akçe, kara gün içindir.”
Karşıtlık sanatı aynı zamanda tezat olarak da bilinmektedir. Anlamı daha güçlü hale getirmek için karşıt anlamlarını kullanıldığı söz sanatına karşıtlık sanatı denmektedir. Böylece bir cümle içerisinde anlatılmak istenen durum daha güçlü hale gelir.
Söz sanatları Türk edebiyatında beş adet olacak şekildedir, bunlar arasında abartma (mübalağa), benzetme (teşbih), kişileştirme (teşhis), karşıtlık (tezat) ve konuşturma (intak) gibi sanatlar yer almaktadır.
Karşıt duygu, düşünce veya durumların kullanıldığı kavramlara tezat (zıtlık) söz sanatı denir. Bu karşıtlık zıt anlamlı sözcüklerden ya da karşıt durumlardan oluşur. Örneğin “Samimi olmak için çabaladıkça riyakârlığı ortaya çıkıyordu.” cümlesinde “samimi” ve “riyakârlık” karşıt kavramlardır.
Bilgi ve haber vermek, kanıları değiştirmek, düşündürmek, yönlendirmek, tanıtmak gibi amaçlarla yazılan metinler “bilgilendirici metinler” dir. Bilgilendirici metinler bilimsel metinlerde, ansiklopedilerde, dergilerde, gazetelerde yer alır. Bu metinler nesnel (tarafsız) olmalıdır.
Anı, edebiyatta kişisel yaşantının bütününü veya belli bölümlerini kapsayan, bu dönemlerdeki gözlemleri dile getirmek amacıyla yazılmış metinlerdir. Otobiyografi ile karıştırılabilen anı, ondan dışsal olaylara verdiği önem ile ayrılır.
Masal, sözlü ve anonim halk edebiyatı içinde var olan, olağanüstü kahraman ve yaratıklara sahip olan, anlatılanların tamamen gerçek dışı olduğu, yer ve zamanın her zamanın belirsiz olduğu anlatı türüdür. Gerçek dışı ögeler içermesi ve anlattıklarını gerçeğe benzetme çabası taşıyan bir anlatı türüdür.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri