Türkiye'de devalüasyon, Türkiye ekonomi tarihinde çok sayıda gerçekleştirilen ve cari dengeyi sağlayabilmek amacıyla yapılan ekonomik müdahalelerden biridir. Devalüasyon yoluyla ülkenin dış satın alma gücü düşürülerek diğer ülke dövizleri karşısında Türk lirasına değer kaybettirilmiştir.
Devalüasyon yapmanın en temel sebeplerinden bir tanesi ülkenin ticaret açığını dengelemek için parasının değerini düşürmesidir. Devalüasyon, para biriminin değerinin düşürülmesi ile ihracatın daha ucuza gelmesi ve küresel ticaret rekabetinde daha avantajlı hale gelmesini sağlamaktır.
Kurlarda ani düşüşe neden olan devalüasyon, piyasalarda şok etkisi yaratır. Bunun sonucunda ekonomik daralma veya durgunluğa neden olur. Genel olarak ithal malları satın alma gücü azalırken, enflasyonu yükseltir. İhraç edilen malların fiyatı ise döviz cinsinden azalır.
Ülkelerin para birimleri bozulan ekonomi doğrultusunda değer kaybedebilir. Bu durumlarda hükümetlerin aldıkları kararlar doğrultusunda bazı işlemler uygulanır. Devalüasyon da bu uygulamalardan biridir. Söz konusu ülkenin ticaret açığını kapatmak için devalüasyon yapılır.
Türkiye'de gerçekleşen devalüasyonlar
Dünya Savaşı'ndan dolaylı olarak etkilenen millî ekonomi sebebiyle Türk lirası yüzde 40 değer kaybetmiştir. Türkiye devalüasyon tarihleri, 1946, 1958 ve 1970 şeklinde sıralanabilir.
İlgili 20 soru bulundu
1958. 1958 yılında Demokrat Parti iktidari döneminde yapıldı. 4 Ağustos 1958 tarihinde "İktisadi İstikrar Tedbirleri" uygulandı. Türk lirasına yüzde 220 değer kaybettirildi ve bir Amerikan doları 9 Türk lirası oldu.
Devalüasyon yapmanın en temel sebeplerinden bir tanesi ülkenin ticaret açığını dengelemek için parasının değerini düşürmesidir. Devalüasyon, para biriminin değerinin düşürülmesi ile ihracatın daha ucuza gelmesi ve küresel ticaret rekabetinde daha avantajlı hale gelmesini sağlamaktır.
7 Eylül devalüasyonunda 1 Dolar 2.80TL; 4 Ağustos Kararları'nda 1 Dolar 9 TL olmuştur. Ancak Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyükdevalüasyonu 10 Ağustos 1970 Kararları'dır. Böylece 1 Dolar 15 TL'ye eşit hale getirilmiştir.
Çünkü 1995 yılında seçim süreci başladı ve uygulanması gereken sıkı politikalar bir anda gevşetilmişti. 1995 yılında enflasyon oranı yüzde 89'larda seyir göstermişti. 1994 Ocak'ta 1 ABD doları 15,196 TL iken Mart 1994'te 20,584 TL'ye çıkarken Nisan 1994'te TL'nin değeri devalüe edilerek 33,629 TL'ye çıkmıştı.
Dolar kuru (2 Ocak-26 Temmuz 2023)
Buna göre seçimden sonra Dolar kuru yüzde 35 artış gösterdi.
TL'deki kaybın oldukça fazla nedeni var, zaman zaman jeopolitik gelişmeler nedeniyle zaman zaman yurt içindeki yüksek tansiyon nedeniyle zaman zaman da küresel gelişmeler nedeniyle değer kaybeden TL'nin son aylardaki kaybının en önemli nedeni ise para politikası.
Ulusal para biriminin devalüe edilmesinin en önemli nedeni, mevcut dış ticaret açığının dengelenme gereksinimidir. Dış ticaret açığı, ithalat miktarının ihracatın üzerinde gerçekleşmesi durumunda ortaya çıkar. Bu durumda devalüasyon uygulanıp ülkenin satın alma gücü zayıflatılır.
Devalüasyon yapmanın en temel sebeplerinden bir tanesi ülkenin ticaret açığını dengelemek için parasının değerini düşürmesidir. Devalüasyon, para biriminin değerinin düşürülmesi ile ihracatın daha ucuza gelmesi ve küresel ticaret rekabetinde daha avantajlı hale gelmesini sağlamaktır.
Seçimden sonra dolar fırlamaz -Herhangi bir şekilde hakikaten seçimden sonra dolarda bir sıçrama felan beklemiyorum. Bu tür söylentiler insanları 'biraz dolar alayımda bir kenara koyayım' şeklinde bir endişe ile hafif hafif dolarda yukarı doğru bir artış yaratıyor.
Fakat olumlu koşulların tersine dönmesi ve artan dış borç, Türkiye'yi tarihinde ilk kez ama son olmayacak bir kurumla tanıştırdı: IMF. İstikrar programı çerçevesinde 4 Ağustos 1958'de ithalatta de facto olarak 1 ABD doları 9 TL'ye eşitlendi. İki yıl sonra bu karar tüm kurda uygulandı.
21 Şubat 2001: 1 dolar 1,200,000 TL
İlk kriz 22 Kasım 2000'de piyasadaki likidite sorunu nedeniyle patlak verdi.
Devalüasyon sabit kur rejiminde uygulanan bir karardır. DEVALÜASYON OLURSA NE OLUR? Ülke para biriminin diğer dövizler karşısında değerinin azalmasıyla, satın alma gücü zayıflar ve ithal malların fiyatı alım yapacak ülke için artmış olur, ülkenin dış ülkelere ihraç edeceği ürünlerin fiyatı ise düşmüş olur.
Devalüasyon, sabit kur sistemlerinde ödemeler dengesi açık veren ülkenin ulusal parasının dış satın alma gücünün, hükûmetçe alınan bir kararla düşürülmesidir. Başka bir deyişle devalüasyon, bir devletin resmi para biriminin diğer ülke dövizleri karşısında değer kaybettirilmesidir.
Fiyat devaluasyon oncesine göre daha yüksek olur ancak yükselme devaluasyon oranının altında olur yani reel değeri (döviz cinsinden değer) aracın düşmüş olur. Bu dengelenme süresi uzadıkça cari açığın artması ve enflasyonun aşırı yükselmesi nedeniyle fiyatlar tekrar artış eğilimine girer.
Enflasyon Yükselir: Devalüasyon sonucunda ithal ürün fiyatları yükseleceği için enflasyonist baskı oluşabilir. Yerli üreticiler de artan maliyetler sebebiyle fiyatları yükseltmeye başlar ve enflasyon oluşur. Borç Yükü Değişikliği: Bir ülkenin döviz cinsinden dış borcu varsa, borç yükü artar.
Biz de Tansu Çiller'in başbakanlığı döneminde Türkiye ekonomi tarihine kara bir iz bırakan 5 Nisan Kararları'nın yıldönümünde Çiller'in ekonomiyi yönetmedeki basiretsizliğini, Türkiye'yi fakirleştiren 1994 ekonomik krizini ve ardından alınan 5 Nisan Kararları'nı anlattık.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri