Kemik, kıkırdak ve eklemlerde aşınma, zedelenme, yıpranma veya hasara yol açan durumlar yürürken kalça ağrısı meydana getirebilir. Kırık, çatlak, düşme, trafik kazası, aşırı gerilme, darbe, yaralanma, sakatlanma, kemik erimesi, yaşlılık onlardan bazılarıdır.
İki hafta içerisinde kendiliğinden iyileşmenin gerçekleşmediği durumlarda kalçada ağrı şikayeti bulunan kişiler sağlık kuruluşlarına başvurmalıdır. Hekim tarafından yapılacak olan fiziksel muayene ile kalça eklemi ve diğer eklemlerin çalışmasında herhangi bir aksaklık bulunup bulunmadığı incelenebilir.
Kalça ağrısının bulunduğu bölgeye buz kompresi uygulamak ağrıyı durdurmada etkili olabilir. 2-3 saatte bir 10-15 dakikalık buz uygulaması ağrıyı hafifletebilir. Ağrının olduğu bölgeye masaj yapılması da oldukça etkilidir. Eller yardımıyla dizden başlayarak kalçaya doğru yapılan masaj kasların rahatlamasını sağlar.
Dolayısı ile sağ ve sol kalçadan bacağa vuran ağrı genelde sinir yolu boyunca ilerleyen ağrı anlamına gelen siyatik kaynaklıdır. Siyatik sinir, kalçalar boyunca ve her bacaktan aşağı doğru hareket eder. Daha çok fıtıklaşmış bir disk veya aşırı kemik büyümesinin sinirin bir kısmına baskı uyguladığında oluşur.
Bu gibi ağrılar, herhangi bir tedavi istemeyen ve birkaç gün içinde kendi kendine geçen ağrılardır. Ancak uzun süre geçmeyen kalça ağrılarında mutlaka uzman hekime başvurulması gerekir, çünkü bu tip ağrıların kaynağının anlaşılması için çeşitli testlerin yapılması şarttır.
İlgili 45 soru bulundu
Kalça ekleminin kireçlenmesi, Kalça kırıkları, Bursitler, tendinitler, kas zorlanmaları, Kötü huylu hastalıklar düşünülür.
Öncelikle kalça ağrınıza bir kas veya tendon gerginliği, osteoartrit veya tendinit neden olabilir. Bu durumda genellikle asetaminofen gibi reçetesiz satılan bir ağrı kesici ilaçlar kullanılabilir. Bununla birlikte, ibuprofen veya naproksen gibi nonsteroid antiinflamatuar bir ilaç da rahatlamanızı sağlar.
Kalçada sinir sıkışması ise bele kadar uzanan ağrı ile kendini belli eder. Buna karşın sıkışma beldeki son kemikle kuyruk sokumu kemiği arasında olursa, kalçadan bacak topuğuna kadar uyuşma ve ağrı gözlenir. Boyunda sinir sıkışması durumu ise ellere ve parmaklara yayılan karıncalanma ve uyuşma ile kendisini gösterir.
Bacağa yayılan ağrı “siyatik” olarak bilinir. Siyatik genelde bel fıtığına bağlı bir belirtidir. Siyatik, aynı adlı siniri oluşturan bir veya birkaç sinir üzerindeki baskı, kalçadan bacağa ve bazen ayağa kadar inen ağrı, yanma, karıncalanma ve uyuşukluğa neden olabilir.
Squat egzersizleri kalça kaslarını güçlendiren en etkili egzersizler arasında yer alır. Ancak öncesinde ısınmayı ihmal etmeyin ve hareketi spor eğitmenlerinin yönergeleri doğrultusunda yapın. ÇOK ÖNEMLİ: Değerli okurlarım kalça ağrısı fazla kilo ile de doğrudan ilişkili olabilir.
İstirahat yatakta yapılmalı sırt üstü yatılmalı aralıklarla yüzüstü yatarak kalçanın tam düzleşmesine yardımcı olunabilir. Ayakta kalma yine kalça eklemine yük bindireceğinden ayakta kalmaktan kaçınılmalıdır.
Kalça ağrısı genellikle aşırı egzersiz sonrası zorlama gibi nedenlerle oluşur ve birkaç günde geçer.
Kalça kemiğinde oluşan ağrıların ve incinmesinin birçok nedeni olabilmektedir. Kireçlenme, yaşlılıkta zorlanma durumu, iltihaplanma vb. durumlarda ağrılar görülebilmektedir. Kalça kemiğinin belirtileri; kalçanın çok fazla zorlanması durumundan sonra görülmektedir.
Bursitler: Kas ve tendonları koruyan içi sıvı dolu yastıkçıların zorlanması, aşırı kullanımı sonucu inflamasyon gelişebilir ve kalça ağrısına yol açabilir. Kalça yan tarafında çıkıntılı kemik üzerindeki bursanın inflamasyonu ile kalça ağrısı ortaya çıkar ve özellikle merdiven inip çıkarken belirginleşebilir.
Kalça eklemi uyluk kemiği (femur) ile leğen (pelvis) kemiğini birleştiren bir eklemdir. Uyluk kemiğinin başı (femur başı) top gibi yuvarlaktır. Femur başı leğen kemiğinin oluşturduğu yuvaya (asetabulum) yerleşerek kalça eklemini oluşturur. Uyluk kemiği olan femur başı ve boynu kalça eklem kapsülünün içinde bulunur.
Kalça iltihabında, genellikle medikal tedavi yapılarak belirtilerin rahatlaması hedeflenir. Cerrahi dışı tedavilerde ilk olarak güçlü antiinflamatuar ve steroidler içeren iltihap giderici ilaçlar kullanılır. Ek olarak eklemin hareket açıklığını arttırmak için fizik tedavi yapılır.
Bel fıtığında da fıtıklaşan disk omurilik sinir kökünü sıkıştırarak belden kalçaya ve bacağa dağılan bir ağrıya neden olur. Bel fıtığı hastalarında kalça içinde, sanki delici bir cisimle oyuluyor diye tarif ettikleri bir ağrı görülür.
İskiatik ağrı, iskias olarak da bilinen bir durumdur. İskias, bel fıtığı gibi bir durumun sinir köklerine baskı yapması veya sinir köklerinin iltihaplanması sonucunda ortaya çıkar. İskiatik ağrı, bel bölgesinden başlayarak kalça, uyluk arka kısmı ve bacağın arkasına doğru yayılan bir ağrıdır.
Esneme hareketleri, düzenli egzersiz yapmak, yoga ve pilates, Sıcak kompres uygulamaları, Ağır kaldırmamak, uzun süre oturmamak, arada bir kalkıp hareket etmek ve ağrıya neden olabilecek aktivitelerden uzak durmak, Akupunktur ve masaj terapisi.
Bacağın duyu ve motor fonksiyonların düzenlenmesini sağlayan siyatik, belin son omurları olan 4 ve 5. omurdan çıkar ve kalçadan geçerek diz bölgesinin arkasından ayağın altına kadar uzanır. S1 siniri olarak da bilinen bu sinirin sıkışmasına siyatik ya da siyatik ağrısı denir.
Sinir Sıkışması Olduğunu Nasıl Anlarız? Şayet karıncalanma hissi, duyu kaybı, ağrı, kaslarda güçsüzlük, el ve ayaklarda hareket güçlüğü ve iğne batıyormuş hissi varsa sinir sıkışmasının varlığından söz edilebilir. Bu durumda vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.
Siyatiğin belirti ve semptomu omurganın altındaki bel bölgesinden, yani lomberden kalçaya ve bacağın arkasına yayılan ağrıdır. Siyatik rahatsızlığı siyatik sinir yolunun hemen hemen her yerinde hissedebilir olsa dahi özellikle belden kalçaya ve uyluk ile baldırın arkasına bir yol izlemesi daha yaygın bir durumdur.
Kalça kireçlenmesi kendi kendine düzelen bir hastalık değildir. Dışarıdan alınan ilaçlar veya herhangi bir fizik tedavi yöntemi hastalığı iyileştirmez. Hastanın ağrısı zamanla kötüleşir, bazen etkilenen tarafta nefes darlığı olur. Ağrı nedeniyle farklı yürüme şekilleri oluşur.
Kemiklere ulaşan kan akışının azalması veya tamamen engellenmesi nedeniyle kemik dokusunun ölmesine avasküler nekroz (osteonekroz, aseptik nekroz veya iskemik kemik nekrozu) denir. Avasküler nekrozdan herkes etkilenebilir, ancak bu durum en çok 30 ile 50 yaş arasındaki kişilerde görülmektedir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri