Çünkü, aynı miktardaki su ve zeytinyağının moleküllerinin sayısı birbirinden farklıdır. Sudaki molekül sayısı zeytinyağındakinden daha fazladır. Yani su, zeytinyağından daha yoğundur. Yoğun olan sıvı altta kalır.
- Zeytinyağın yoğunluğu suyun yoğunluğundan az olduğu için suyun yüzeyinde asılı kalır yani yüzer.
Farklı maddelerin yoğunlukları da farklıdır. Yoğunlukları farklı ve birbiri içinde çözünmeyen sıvılar aynı kaba konduklarında yoğunluğu büyük olan sıvı altta, yoğunluğu küçük olan sıvı üstte kalır. Bu nedenle sıvı yağ ile su karıştırıldığında yoğunluğu küçük olan sıvı yağ üstte, yoğunluğu büyük olan su altta kalır.
Yağ molekülleri karbon ve hidrojen atomlarından oluşur. Bu atomlar arasındaki bağların polaritesi çok azdır. Su molekülleri ya moleküllerini çekmez bu nedenle yağ suda çözünmez.
Daha basit bir anlatımla viskozite, akışa ya da biçim değişikliğine karşı koymama özelliği demek olan akışkanlığın tersidir. Örneğin, akışa direnç gösteren zeytinyağının viskozitesi suyun vizkozitesinden büyükse, suyun akışkanlığı da zeytinyağının akışkanlığından büyüktür.
İlgili 18 soru bulundu
Gerçek zeytinyağı, suyun üzerinde kalır. Bunu anlamak için bir bardak suya, az miktarda zeytinyağı ekleyebilirsiniz. Eğer zeytinyağı su yüzeyinde kalıyor ve baloncuklar çıkarıyorsa, kalitelidir. Sahte ve kalitesiz olan zeytinyağı ise, kısa süre içerisinde suya karışacaktır.
Gerçek zeytinyağı 0 ile - 6 derece arasında donar ve kristalleşir. Bunun için bir bardak zeytinyağını dondurucunuza koyun ve yarım saat sonra çıkarın. Eğer bardaktaki zeytinyağının her noktası aynı şekilde donduysa gerçektir; ancak bir kısmı donup bir kısmı sıvı olarak kaldıysa aldığınız zeytinyağı sahte olabilir.
Zeytinyağına tuz atılmasının birçok nedeni olabilir. Birincisi, tuz, zeytinyağının tadını daha da yoğunlaştırır ve lezzetini arttırır. İkincisi, tuz, zeytinyağının çeşitli yiyeceklerde kullanımını kolaylaştırır ve lezzetini dengeler.
Bu bağlamda, doğrudan ışık görmeyen, 18 oC ila 20 oC arasındaki sıcaklıklarda, nemden uzak ve mümkün olduğunca kendi ambalajında dolu olarak saklanması, zeytinyağının bozulmaması yanında tadının da korunması açısından önem taşımaktadır.
Ayçiçek yağı ya da diğer sıvı yağlarda bu oran 180 derece civarında. Yapılan bir diğer araştırmada ise zeytinyağının dayanma süresi 220 dereceye kadar çıktığı söyleniyor. Yani kızartma yaparken zeytinyağı kullanılmaz, yanar cümlesi bu sonuçla yalanlanmış oluyor diyebiliriz. Hatta zeytinyağı daha çok ısıya dayanıyor.
Ayçiçek yağı kokusuz ve oldukça açık renklidir. Hatta renksize yakın bir açık sarıdır. Zeytinyağı ise daha koyu sarı hatta yeşile yakın rengi ve kokusu ile kolayca ayırt edilebilir.
Bu nedenle bir bardağın yarısına kadar ılık su doldurun ve üzerine birkaç damla zeytinyağı damlatın. Bu sırada zeytinyağından baloncuklar çıkıyor ve suyun yüzeyinde kalıyorsa zeytinyağı gerçektir. Sahte zeytinyağı ise suya döküldüğünde baloncuk çıkarmayacak ve kısa zamanda su ile karışacaktır.
Açıldıktan bir süre sonra boya kokusuna benzer bir kokuya sahip olan yağların bozulduğunu anlayabilirsiniz. - Zeytinyağının durdukça bulanıklaşan bir görünümü vardır. Fakat bu bulanık görünüm alındığından çok kısa bir süre sonra gerçekleştiyse hakiki bir zeytinyağı olmadığını ve bozulduğunu anlayabilirsiniz.
Soğuk sıkım zeytinyağını diğerlerinden ayıran en önemli özelliği meyvemsi kokusu, acılığı ve yakıcılığıdır. Erken hasat zeytinyağı, zeytin henüz olgunlaşmadan toplandığı için daha acıdır. Bu nedenle zeytinyağı yenildiğinde genizde yanma, dil üzerinde akıcı bir his bırakır. Ayrıca zeytin kokusu vardır.
Zeytin sıkımı esnasından suyun sıcaklığı 27 derecenin altında ise soğuk sıkımdır. Düşük sıcaklıkta üretilen soğuk sıkım zeytinyağının besin değeri sıcak sıkıma göre daha yüksektir. Soğuk su kullanıldığı için zeytinin yağı daha az çıkar, bu sebeple üretimde daha çok zeytin kullanılır.
Ayçiçek yağı daha sarı renklidir, zeytinyağı ise koyu sarı veya yeşile çalan bir renge sahiptir. İkinci olarak koku farkı alabilirsiniz. Halis, temiz üretilmiş, saf zeytinyağı bazen çimen, bazen çağla, bazen taze kesilmiş ot bazen de zeytinin kendisi gibi kokar. Ayçiçek yağının daha kokusuz olduğunu belirtebiliriz.
Zeytinyağının belli bir raf ömrü bulunmaktadır. Genel olarak hasattan 2 yıl sonra kadar bir raf ömrü olduğunu söylemek mümkün. Bu konuda zeytinyağı bekledikçe tadı değişebilir ancak herhangi bir şekilde zehirleme yaratmaz.
Peki zeytinyağının kullanım ömrünü nasıl anlayabiliriz? Sızma zeytinyağı yaklaşık 2 yıl dayanır. İlk günkü tazeliğini koruyabilmeniz için tasarlanan Komili Sızma Zeytinyağı şişelerinde muhafaza ederek 2 yıla kadar kullanabilirsiniz. Ancak zeytinyağının saklanma koşulları da kullanım süresini etkileyebilmektedir.
Plastik ve beyaz cam şişeler zeytinyağının saklanması için uygun değildir çünkü Zeytinyağı içerisinde bulunan klorofil, şeffaf cam şişede güneş ışığına maruz kaldığında okside olarak istenmeyen lezzetler oluşturabiliyor.
Böyle bir zeytinyağına denk gelirseniz, acı tadın yanında ağır koku ve sizi rahatsız edecek bir tada denk gelebilirsiniz. Bu zeytinyağı kötü acılığıa sahip, bozulmuş bir zeytinyağıdır. Böyle bir zeytinyağına denk geldiyseniz, tüketmemeniz ve aldığınız ürünü iade etmeniz gerekir.
Zeytinyağı içeriğinde E vitamini barındırırken limon ise sitrik asit bakımından zengindir. Bu iki maddenin karışımı ise vücutta biriken atık haline gelen toksitleri atar. Bunun yanı sıra limon temizlik yaparken zeytinyağı ise hücrelerin hızla yenilenmesini destekler.
Bulanık görünmesinin de sebebi olan meyve partikülleri zamanla alt tarafa çökecek, meyve aroması azalacaktır. Bu süreçte zeytinyağı berraklaşır ve şişenin dibinde bir miktar tortu oluşur.
Pek çok kişinin dikkat ettiği bir diğer konuyu ise zeytinyağının rengi oluşturuyor. Altın renkli veya koyu yeşil zeytinyağını bulmak, kaliteli zeytinyağı için bir kıstas sayılabiliyor. Peki, bu düşünce doğru mu? Açıklayalım: Kaliteli zeytinyağı için rengin herhangi bir önemi bulunmuyor.
Yarım çay bardağı zeytinyağının üzerine yarım çay bardağı da tuz ruhu eklenir. Eğer zeytinyağı sahte ise kimyasalla karışacak ve rengi pembeye dönecektir. Hakiki zeytinyağı tuz ruhu ile bütünleşmeden sarı rengini koruyan yağdır.
Hakiki zeytinyağının kendine has bir acılığı vardır. Bu acılık zeytinyağının iyi ya da kötü olduğu anlamına gelmez. Gırtlakta bıraktığı acımsı tat yanma hissiyle birlikte keyifli bir lezzet sunar. Öte yandan zeytinyağında ağır, rahatsız edici bir tat ve koku ise oksitlenmeye işaret eder.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri