Zeytinyağının saklanmasında dikkat edilmesi gereken temel etkenler Işık, oksijen, sıcaklık, hava ve zamandır. Zeytinyağını saklamanın en ideal yolu nem olmayan, oda sıcaklığında, ağzı sıkı bir şekilde kapalı olarak, teneke (tercihen laklı teneke), seramik ya da renkli cam kutularda saklamaktır.
Bu bağlamda, doğrudan ışık görmeyen, 18 oC ila 20 oC arasındaki sıcaklıklarda, nemden uzak ve mümkün olduğunca kendi ambalajında dolu olarak saklanması, zeytinyağının bozulmaması yanında tadının da korunması açısından önem taşımaktadır.
Zeytinyağı Plastik Şişede Saklanır mı? Zeytinyağı plastik şişede saklanır mı sorusunun cevabı kısa vadede evet, uzun vadede ise kesinlikle hayırdır.Zeytinyağı saklama koşulları 14-18 derece, rutubetsiz güneş görmeyen kapalı mekan içerisinde krom tanklar , laklı teneke ambalaj veya cam şişelerde saklama yapılabilir.
Zeytinyağı, uygun koşullarda saklandığında ortalama 18-24 aya kadar dayanır. Sızma zeytinyağı, daha az işlendiği için ortalama 12-18 ay muhafaza edilebilir.
Yaklaşık bir süre verilecek olursa; zeytinyağının en fazla 24 aya kadar, soğuk sıkım zeytinyağının 18 aya kadar tüketilmesi önerilmektedir. Tazeliğini kaybetmemesi ve tüm vitaminlerinden yararlanmak için ise ilk 2 ay içerisinde tüketilmelidir.
İlgili 15 soru bulundu
Zeytinyağının belli bir raf ömrü bulunmaktadır. Genel olarak hasattan 2 yıl sonra kadar bir raf ömrü olduğunu söylemek mümkün. Bu konuda zeytinyağı bekledikçe tadı değişebilir ancak herhangi bir şekilde zehirleme yaratmaz.
Bir bardak ılık suya az bir miktarda zeytinyağı ekleyin. Eğer zeytinyağı su yüzeyinde baloncuk çıkararak kalıyorsa yağın kaliteli olduğunu anlayabilirsiniz. Aksi hâlde zeytinyağı kısa bir süre içinde suya karışacaktır.
Zeytinyağını doğrudan ışık görmeyen, oda ya da saklandığı ortam sıcaklığı 18-20 derece civarında olan yerlerde saklamalısınız. Ayrıca Zeytinyağı bulunduğu ortamın kokusunu hızlı bir şekilde çeker, bu sebeple yabancı kokunun olmadığı rutubetsiz alanlarda saklamalısınız.
En temel anlamı ile zeytinyağı tortusu sıkım işlemi yapılırken bütünlüğü kaybeden parçacıkların ufalması sonucu meydana gelir. Bu işlem sonucundaki kalıntılar çoğu kullanıcı tarafından olumsuz bir görüntü olarak algılanır. Zeytinyağı tortusu, zeytinin ana parçalarından oluştuğu için zararlı bir etkiye sahip değildir.
Özellikle lezzetli tat ve aromatik koku, zeytinyağı seçiminde aranan koşulların başında geliyor. Pek çok kişinin dikkat ettiği bir diğer konuyu ise zeytinyağının rengi oluşturuyor. Altın renkli veya koyu yeşil zeytinyağını bulmak, kaliteli zeytinyağı için bir kıstas sayılabiliyor.
Zeytinyağı metal ya da plastik kaplara saklanmamalıdır.
Zeytinyağının içindeki tortunun altına çökmesi ve daha parlak renkli olması için zeytinyağı kabına bir tutam tuz atılır.
Uygun şartlarda muhafaza edildiği sürece açılmamış bir zeytinyağı şişesi, yaklaşık iki yıl boyunca bozulmadan saklanabilir. Güneş ışığı almayan, oda sıcaklığından daha serin alanlarda bekletilen zeytinyağı uzun süre tazeliğini korur.
“Hakiki zeytinyağı buzdolabında donar” zeytinyağı ile ilgili yaygın olarak kabul edilen yanlışlardandır. Zeytinyağı buzdolabında donar. Ancak donması saf zeytinyağı olduğunu göstermesi açısından yeterli bir kriter değildir. Hangi sıcaklıkta donacağı ise zeytinyağının yapısına göre değişebilir.
Bu nedenle, zeytinyağının tüm doğallığını ve lezzetini koruyabilmesi için taze olarak tüketilmesi gerekir. Özellikle filtresiz zeytinyağların en fazla 5-6 ay içerisinde hatta mümkünse 3 ay içerisinde, çökme işlemi ve oksidasyon gerçekleşmeden tüketilmesi tavsiye edilir.
Zeytinyağını diğer donan yağlarla mukayese edemezsiniz. Çünkü o yağlarda fosfolipit ve wax oranları çok yüksek olduğu için rafine olsalar bile donma gösterir ve bunun için vinterize dediğimiz işlem yapılarak stearin ve diğer yüksek moleküllü bileşikler ayrılarak buzdolabında yağın donmaması sağlanır.
Zeytinyağının rengi sarıdan yeşile kadar her renkte olabilir. Rengi tamamen yetiştiği yöredeki ağaç, zeytin ve toprak cinsi ile hava şartlarına bağlı olarak değişkenlik gösterir. Hatta Uluslararası Zeytinyağı Konseyi degüstasyon sırasında kullanılan bardakların koyu renk olma şartı getirmiştir.
Bir çay bardağı içerisine eşit oranlarda doldurduğunuz su ve zeytinyağı arasında eğer üste çıkan zeytinyağı oluyorsa, hakiki bir yağdır. Eğer yağınız sahte ise yine de suyun üzerine çıkabilir. Burada dikkat etmeniz gereken nokta, zeytinyağının baloncuklar çıkarıp çıkarmadığına bakmak olacaktır.
Gerçek zeytinyağı suya karışmaz. Bu nedenle bir bardağın yarısına kadar ılık su doldurun ve üzerine birkaç damla zeytinyağı damlatın. Bu sırada zeytinyağından baloncuklar çıkıyor ve suyun yüzeyinde kalıyorsa zeytinyağı gerçektir.
Tam bir hijyen malzemesi olan sirke de zeytinyağı şişelerinin temizliğinde uygulanması gereken birebir bir yöntemdir. Şişe içerisine biraz su, sirke ve tuz katılarak çalkalanır. Temizliğin yanı sıra daha parlak ve ışıltılı bir görünüm elde edilebilecektir.
Kaliteli zeytinyağını anlamak için en bilinen yöntemlerden birisi de, su testidir. Gerçek zeytinyağı, suyun üzerinde kalır. Bunu anlamak için bir bardak suya, az miktarda zeytinyağı ekleyebilirsiniz. Eğer zeytinyağı su yüzeyinde kalıyor ve baloncuklar çıkarıyorsa, kalitelidir.
Bir bardak ılık suyun içine çok az miktarda zeytinyağı ekleyin. Eğer zeytinyağı baloncuklar çıkarıyor ve su yüzeyinde kalıyorsa gerçektir; sahte olduğu takdirde ise yağ suyun yüzeyinde bir süre hiç baloncuk çıkarmadan dairesel bir şekilde kalacak, ardından suya karışacaktır.
Soğuk sıkım zeytinyağı, erken hasat zeytinlerden üretilir. Erken hasat zeytinler henüz daha toprağa düşmeden toplanır ve aynı gün içerisinde öğütülerek zeytinyağına dönüşür. İyi bir soğuk sıkım zeytinyağını koklayarak anlamak mümkündür. Soğuk sıkım, taş baskı zeytinyağı daha koyu renkli ve yoğun aromalıdır.
Ortaya çıkan yağ erken hasada göre daha soft bir tada sahiptir, asit oranı ise nispeten daha yüksektir. İçerik bakımından erken hasat zeytinyağı daha kıymetli ve zengin olduğu için çiğ tüketilmesi tavsiye edilirken, olgun hasattan üretilen zeytinyağı yemeklerde kullanım için daha uygundur.
Hakiki zeytinyağının kendine has bir acılığı vardır. Bu acılık zeytinyağının iyi ya da kötü olduğu anlamına gelmez. Gırtlakta bıraktığı acımsı tat yanma hissiyle birlikte keyifli bir lezzet sunar. Öte yandan zeytinyağında ağır, rahatsız edici bir tat ve koku ise oksitlenmeye işaret eder.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri