AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, 17 Ağustos 1999'da saat 03.02'de 7,4 büyüklüğünde meydana gelen ve 45 saniye süren Marmara Depremi; Kocaeli, Yalova, Sakarya, İstanbul ve Düzce'de yıkıma neden oldu.
Ankara'dan İzmir'e kadar geniş bir alanda hissedilen 7.4 büyüklüğündeki deprem sonrası resmi raporlara göre 17 bin 480 kişi hayatını kaybetti, 43 bin 953 kişi yaralandı. Peki, 17 Ağustos 1999 depremi kaç şiddetinde oldu, kaç saniye sürdü?
17 Ağustos Gölcük depreminin üzerinden 24 yıl geçti. 17 Ağustos 1999 sabahı yerel saatle 03:02'de meydana gelen depremin merkez üssü Kocaeli'nin Gölcük ilçesi olarak duyuruldu. Deprem Marmara Bölgesi başta olmak üzere İzmir, Ankara gibi çok geniş bir alanda hissedilmişti.
1938 Keskin (Kırşehir) Depremi, Ankara'yı etkilemiş, özellikle 1944 Gerede (Bolu) Depreminde Ankara il sınırları içinde 125 can kaybı, 1450 yıkıntı ve 2716 ağır hasarlı yapı kaydedilmiştir (Ergünay, 1984).
45 saniye süren Gölcük depremi sadece Kocaeli'nde değil, Ankara'dan İzmir'e kadar geniş bir bölgede ve Marmara'da hissedildi. Kocaeli, Gölcük, Düzce, Sakarya, İstanbul ve Yalova' da büyük can ve mal kaybı ile yıkıma neden olan depremde resmi verilere göre 17 bin 480 kişi hayatını kaybederken on binlerce kişi yaralandı.
İlgili 39 soru bulundu
ÖZ Ankara ili genel olarak depremsellik ve deprem tehlikesi açısından güvenli bir yer olarak bilinir. Fakat son yıllar- da meydana gelmiş olan depremler bunun böyle olmayabileceğini göstermeye başlamıştır.
Ankara'nın, deprem özelinde afet riskinin düşük olduğu bir şehir olarak değerlendirilebileceği ifade edilen raporda, şu tespitlere yer verildi: "Ankara'da şimdiye kadar yıkıcı deprem yaşanmamıştır. Dolayısıyla merkezden geçen ve herhangi bir büyük deprem üretecek diri fay bulunmamaktadır" denildi.
31 Temmuz 2005 Pazar günü yerel saatle 00.45 de Bala'da (Ankara) bir depremin olduğu, Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Gözlem Laboratuvarı ve Deprem Araştırma Enstitüsü (KOERİ) tarafından kaydedilmiş ve duyurulmuştur.
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası, Ankara'nın önemli bir hasara yol açacak depreme merkez üssü olmadığını ve Ankara civarındaki fay sistemlerinin en fazla 7 şiddetinde deprem üretebileceğini bildirdi.
Ankara ili genel olarak depremsellik ve deprem tehlikesi açısından güvenli bir yer olarak bilinir.
Dünya'nın büyük depremleri arasında sayılan Kuzey Anadolu depremi, 17 Ağustos 1668 tarihinde gerçekleşmiş 9 şiddetinde olduğu varsayılan deprem Bolu, Ankara, Kastamonu ve İstanbul'da büyük yıkıma neden olmuştu.
Bu açıdan bakıldığında Ankara Kenti, 100 km kuzeyinden geçen Kuzey Anadolu Fayı (KAF), 70 km doğusunda bulunan Ezinepazarı Fayı, batısında yer alan Eskişehir Fayı, ile güneyinde yer alan Tuz Gölü Fayının etki alanındadır.
Bunun yanında 1. derece deprem bölgesi olan Kuzey Anadolu Fay Hattı, güneydoğusunda Kırşehir Keskin Fay Hattı ve Haymana bölgesinde ise Bala'nın altındaki küçük fay hatları bulunuyor. Tüm bunları göz önünde bulundurduğumuz zaman Ankara'da deprem açısından risk barındırıyor.
Ankara'nın depreme dayanıklı ilçeleri de merak edilen konular arasındadır. Ankara deprem riski haritası incelendiğinde genel olarak ilin üçüncü ve dördüncü derece deprem bölgesinde olduğu görülmektedir. Bu durum Ankara'da genel olarak deprem riskinin az olduğunu göstermektedir.
Ankara il sınırları içindeki alanın %30'u 1. ve 2. derece deprem alanıdır.
Başkent Ankara'da yaklaşık 450 bin depremzedenin ikamet ettiği belirtiliyor. Ağır kayıplar yaşayarak memleketinden göç eden yüz binlerce aile, hiç bilmedikleri bu kentte sıfırdan yeni bir hayat kurmaya çalışıyor.
Ankara'nın çevresi kuzeyden Kuzey Anadolu fayı, güneyden Tuz Gölü fay zonu, doğuda Kırıkkale Erbaa fayı, güneydoğudan Seyfe ve Salanda fayları, batı ve güneybatıdan Eskişehir fay zonu ile çevrelenmiş durumdadır.
En büyüğü 11 şiddetinde. 12'de yeryüzü şekil değiştiriyor, yer çekimi devre dışı kalıyor." dedi. Türkiye'nin depremler konusunda sıklıkla karşılaştırıldığı Japonya'daki fayların farklı özelliklerinin bulunduğuna işaret eden Sözbilir, sözlerini şöyle sürdürdü: "Japonya'da daha az yıkım olur.
Ankara'da Fay Hattı Hangi İlçelerden Geçiyor? Ankara'da fay hattı; Çamlıdere, Evren, Bala, Elmadağ, Nallıhan, Kızılcahamam, Çubuk, Beypazarı, Güdül, Gölbaşı, Etimesgut, Haymana, Çankaya, Polatlı, Sincan ve Yenimahalle ilçelerinden geçmektedir.
Ankara, konumu nedeniyle kuzeyden Kuzey Anadolu Fay Sistemi, güney doğudan Keskin fayı, güneyden Tuz Gölü Fay Zonu, doğudan Ezi- nepazarı fayı ve güney batıdan Eskişehir Fay zonu tarafından çevrelenmiş durumdadır. Belirtilen faylar, aktif olup yıkıcı ve büyük depremler üretme potansiyeline sahiptir.
Bunlar “Kuzey Anadolu”, “Doğu Anadolu” ve “Batı Anadolu” fay hatları olarak isimlendiriliyor. İstanbul ve Ankara'da diri fay yok. Fakat yakınlarında yer alan diri fay hatları Türkiye'nin finans, tarih ve kültür-sanat merkezi İstanbul ile başkenti Ankara'yı da deprem riskiyle karşı karşıya bırakıyor.
Eskişehir Depremi
20 Şubat 1956'da Eskişehir'de oluşan şiddetli yer sarsıntısıdır. Şiddeti Richter ölçeğine göre 6,0 olan bu depremde, 1.379 bina ağır, 1.486 bina orta, 9.862 bina da hafif derecede hasar görmüştür. Bir kişinin öldüğü depremde 19 kişi de yaralanmıştır.
Ankara 3. ve 4. deprem bölgesi olarak görülmektedir. Fakat bu risk olmadığı anlamına gelmemektedir. Ankara fay hattı şehrin altından geçmiyor olsa da, Ankara'nın sınır ilçelerinin bir çoğunun altında fay hattı bulunuyor.
Maden Tetkik Arama Genel Müdürlüğü'nün yayımladığı Türkiye'nin diri fay haritalarında, Ankara'nın Etimesgut ilçesinde Bağlıca'dan Yapracık'a uzanan bir fay görülüyor. Bilimsel verilere dayanmadan yapılan paylaşımlar ise bilinmeyen bir fay ortaya çıktığı algısını oluşturuyor.
Çamlıdere ve Kızılcahamam ilçelerinin Kuzey Anadolu Fayına, Elmadağ ve Kalecik ilçelerinin Eldivan-Elmadağ tektonik kaması ve Kırıkkale-Erbaa Fayına, Şereflikoçhisar, Evren ve Bala ilçelerinin Tuz Gölü Fay zonuna yakın olmaları nedeniyle deprem tehlikesinin diğer ilçelere göre biraz daha yüksek olduğunu söyleyebiliriz.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri