Akılcı (Rasyonel) Duygusal Davranışçı Terapi,
Akılcı duygusal davranış terapisinin amacı kötü duygusal sonuçlara yol açan işlevsiz, mantıksız inançları değiştirmektir. Bu amaçla, Birey kendi duygusal sorunlarının altında kendi sorumluluğunu kabul etmelidir. Rahatsızlığın, terapist danışan işbirliğinde değiştirilebileceği düşüncesini kabullenmelidir.
Sağlıklı olmayan duygular arasında çökkünlük (depresyon), kaygı ve bunaltı (anksiyete), öfke, suçluluk, çekemezlik gibi duygular vardır. Bu gibi duyguların gerisinde yatan akılcı olmayan düşüncelerin birtakım özellikleri vardır. Bu düşünceler abartılı ve esnek olmayan, dayatılan (-meli, -malı) düşüncelerdir.
Akılcı Duygusal Davranışçı Terapi yaklaşımı, insanın ruh sağlığını olumsuz etkileyen şeylerin nedeni kötü çevre koşulları değil kendi kendilerini duygusal ve davranışsal olarak işlevsiz hale getirmeleri ve akılcı olmayan bir biçimde davranmaları olduğunu ileri sürer.
Akılcı duygusal davranış terapisi (ADDT), Albert Ellis (1913-2007) tarafından geliştirilmiştir. Psikanaliz eğitimi alan Ellis, psikanalizin edilgen yapısı ve yavaş ilerlemesinden dolayı akılcı duygusal davranış terapisini geliştirmiştir.
İlgili 37 soru bulundu
Bu teknikte ortaya boş bir sandalye konur. Kişiler boş sandalyeye bakarak, sandalyede bir yakınlarının olduğunu düşünerek hayali kişiyle diyalog kurarlar. Bundan sonra da danışmanın yardımıyla bu diyalog üzerinde derinleşilir.
Albert Ellis (1950'ler) danışanların düşünce örüntülerini analiz etmek için bu sistemi geliştirmiş. A harekete geçirici olay, B danışanın inanç sistemi, C duygusal, bilişsel ve davranışsal sonuçlar, D ise irrasyonel inançların ve düşünce örüntülerinin çürütülmesidir.
ABC Kişilik Kuramı
ABC kuramında A noktasında kişiyi rahatsız eden bir durum vardır. B noktasında A durumuna dair olan inançlar yer alır. C ise sonucu ifade eder. Eğer kişinin A durumu için akılcı olmayan inançları varsa C noktasında kişi için hoş olmayan kaygı, stres, depresyon gibi durumlar yaşar.
A-B-C Modeli, Bilişsel Davranışçı Psikoterapinin temelini oluşturan modeldir. Bir olay sonucunda yaşadığımız duygu ve sergilediğimiz davranışların yalnızca olaya bağlı olmadığını, önemli olan esas şeyin o olaya yaptığımız bilişsel atıflar yanı o olayı nasıl yorumladığımız olduğu varsayımına dayanır.
Davranışçılar, gözlem ve deney yöntemini kullanırlar. Davranışçılar, organizma ve çevre ilişkilerinin insan ve hayvanlarda birbirinin aynı olduğu kanısındadırlar. Bu nedenle hayvanlar üzerinde psikolojik araştırmalar yapmışlardır. Örneğin Pavlov koşullu öğrenme deneylerini köpekler üzerinde yapmıştır.
Temel duygular arasında sayılan duygulardan pek çoğu da olumsuz duygudur: dehşet, acı, nefret, öfke, tiksinti, neşesizlik, korku, keder, endişe, suçluluk vb. Duygular insanın sahip olduğu çok karmaşık, anlaşılması ve aktarılması en zor yapılardan biridir.
Teknikler açısından şöyle bir ayrım kısmen edilebilir: ABC kuramı ADDT yaklaşımının bir parçası olarak anılır. Bilişsel terapi ise Sokratik sorgulama, güdümlü keşif ve aşağı doğru ok teknikleri ile daha tanınır.
Aleksitimi ya da duygu körlüğü, duyguları tanımlama ve açıklama konusunda subklinik yetersizlik ile karakterize olan bir kişilik oluşumudur. Aleksitiminin temel özellikleri; duygusal farkındalıkta, sosyal bağlılıkta ve kişilerarası ilişkilerde bozukluk olarak sıralanabilir.
Bir diğer değişle, bir bireyi üzen ya da mutlu eden şey olaylar değil, o bireyin olayları düşünme ve algılama şeklidir. Ancak, her düşünceyi bilinçli olarak üretmeyiz. Bazı düşünceler farkında olmadan kendiliğinden gelişir. Kendiliğinden istem dışı gelişen bu düşüncelere “otomatik düşünceler” diyoruz.
Kendi kendine yardım insanların çeşitli araçlar vasıtası ile etkililiği bilimsel olarak kanıtlanmış yöntemleri bireysel olarak uygulamaları ve bu sayede psikolojik problemlerle baş etmelerine yardım eden bilimsel temelli uygulamaların genel adıdır.
Yataktan çıkma ve sosyalleşme gücü bulmak, depresif eğilimlerin şiddetine bağlı olarak duş almak, yemek yemek, kıyafetlerini değiştirmek gibi günlük aktiviteleri yerine getirebilecek gücü kendinde bulmak gibi davranışsal değişiklikler terapi sürecinin iyi ilerlediğini gösteren güçlü işaretler olabilir.
Öncelikle kişinin sorunuyla ilgili inancı iyice dinlenir ve yansıtılır daha sonra açığa çıkan bilgiler özetlenerek netleştirilir. En son ise sorulan uygun sorularla yeni bilgi eski çarpık inanca uygulanır ve yeni bilgilerin ışığında tekrar değerlendirilir.
Bunlar; kan kaybına yol açan yaralanma korkusu, boğulma korkusu, tünel korkusu, sağlığıyla ilgili kaygılar ve topluluk önünde konuşma korkusudur. Beck, bu kişisel sorunlarından, başkalarını anlamada ve kuramını geliştirmede faydalanmıştır.
ADDT' de kullanılan temel kavramlar; akılcı ve akılcı olmayan inançlar, uygun ve uygun olmayan duygular ve kuramın içindeki en önemli parçalardan biri olan ABC Teorisi'dir.
İlk yardımın ABC'si
Bilinç kontrol edilmeli, kapalı ise aşağıdakiler hızla değerlendirilmelidir: A: Hava yolu açıklığının sağlanması ve rahat nefes alıp vermeyi kolaylaştırma. B: Solunumun olup olmadığının değerlendirilmesi. C: Nabız olup olmadığının kontrol edilmesi.
ABC modelinde A (Olay), B (Düşünce), C (Tepki) olmak üzere üç bileşen vardır. Bir olayı veya durumu tehlikeli, kötü olarak yorumladığımızda korku, öfke, üzüntü, gerginlik gibi duygular yaşarız ve duygularımızla uyumlu davranışlar sergileriz; bağırmak, ağlamak, gitmek gibi.
Formülasyon, danışanın ortaya çıkmış olan semptomlarını uygulanan psikoterapi ekolü bağla- mında açıklama sürecidir (Sperry ve Ark, 2002). Henüz terapinin başında formülasyon oluşturma adımları başlarken, tam anlamıyla hemen hemen hiçbir zaman netlik kazanmaz. Formülasyon süreç içerisinde tekrar güncellenebilir.
ABC modelinde A, kişinin başına gelen olayı; B, kişinin o olayı algılaması ve yorumlaması sonucu zihninde oluşan olumlu, nötr ve olumsuz düşünceleri; C ise bu yorumlama sonucu verdiğimiz duygusal, davranışsal ve bedensel tepkileri temsil eder.
A; uyumlu terapötik ilişki/rapport kurma, B; problemin temeline inme ve C; başa çıkma. Krize müdahalenin temeli, shu ile müracaatçı arasında bir anlayış ve rahatlık hali olan, uyumlu terapötik ilişki/rapport geliştimesidir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri