Ayak Yanması Hangi Hastalığın Belirtisidir? Altta yatan birçok farklı neden olabilirken bu durum; vitamin eksiliği, kronik böbrek yetmezliği, nöropati, diyabet, obezite sinir sıkışması ve kan dolaşımı ile ilgili sorunlardan da kaynaklı gelişebilir.
Aşırı kilo, kronik yorgunluk, uzun süre ayakta kalmak, alerjik problemler, B 12 vitamini eksikliği, travmalar, sinir sıkışması, karaciğer ve böbrek problemleri, kan dolaşımı ile ilgili sorunlar, artrit gibi rahatsızlıklar, sigara ve alkol kullanımı gibi nedenler ayak yanması nedenleri arasında gösterilir.
Çoğunlukla gece meydana gelen ayak yanması, karıncalanma, iğne gibi batma ve kaşınma hissi ile ortaya çıkar. Ayaklardaki yanma hissi, kandaki hemoglobin yüksekliğinden, basma bozukluğundan, şeker hastalığından, böbrek yetmezliğinden, vitamin eksikliğinden ve amiloidoz birikimi ve daha pek çok nedenden kaynaklanabilir.
B5 VİTAMİNİ (PANTOTENİK ASİT)
Özellikle bacaklarda ve ayaklarda yanma oluşur ki buna ''yanan ayak sendromu'' denir. B5 vitaminine pantotenik asit adı da verilir.
Ayak yanmasının, yanan ayaklar veya yanan ayaklar sendromu gibi isimleri de vardır. Ayak yanması, ayakların rahatsızlık verici boyutta sıcak ve ağrılı bir hal alması durumunu ifade eder. Ayaklardaki yanma hissi gece saatlerinde gündüz saatlerine göre daha fazla hissedilebilir.
İlgili 40 soru bulundu
Ayaklara masaj yapmak, ayakları dinlendirmek ya da rahatlatmak, bitkisel yağlar ile ovalamak, bitki çayları içerek ayakta meydana gelen yanma rahatsızlığı ortadan kalkabilir. Beslenmeye dikkat etmek de bu rahatsızlığa iyi gelen bir diğer çözüm yöntemi olarak bilinir.
Ayak altı yanması nasıl geçer diyenlere epsom tuzunu öneriyoruz. Epsom tuzu ile yapılan ayak masajları ve ayak detoksu sayesinde ayak altında oluşan yanma hissi giderilmektedir. Epsom tuzu ile ayak yanmasını geçirmek için; sadece ayaklarınız için kullanacağınız bir kabın içine 1 bardak kadar epsom tuzu ekleyin.
Ayak yanması için öncelikle bir dahiliye (iç hastalıkları) uzmanına başvurmak gerekir. Bunun yanı sıra ayakaltı yanmasının sinirsel bir durum olduğu düşünüldüğünde nörolojiye muayene olmakta da fayda vardır. Buna bağlı olarak nöroloji ayak yanması gibi hastalıklar ile ilgilenen bir bölümdür.
Diyabet hastalarında periferik nöropati dediğimiz olay önceleri ayaklarda yanma daha sonra karıncalanma, uyuşmalar ve ileri düzeyde civi üzerine bile basılsa hissetmeme gibi sinirsel duyu bozuklukları ortaya çıkmaktadır.
Şeker hastalığına bağlı sinir hasarının ilk işaretlerinden biri ayaklarda yanma, uyuşma ve karıncalanmadır.
Ayaklardaki şişme damar tıkanıklığını gösterebilir. Veya ayaklardaki yanma, sinirlerde bir yıpranma, sıkışma, iltihaplanma gibi durumları gösterebilir. Böyle sorunlarda da yine öncelikle bir ortopedi uzmanına başvurmak yarar sağlayacaktır. Ayaklarda şişme problemi, basit bir yorgunluğa bağlı şekilde ortaya çıkabilir.
En sık karşılaşılan rahatsızlıklar arasında el ve ayak ayaklarda yanma ve hissizlik, huzursuz bacak sendromu ve karpal tünel sendromu görülüyor. Şeker hastalığının nörolojik etkileri arasında en sık görüleni diyabetik nöropatidir.
Stres, sigara kullanımı, alkol, kafein, beyaz şeker, baharatlı yiyecekler, enerji içecekleri, ilaçlar vb de genç kadınlarda sıcak basmalarını tetikleyebilen diğer bazı sebeplerdir. Normal olarak sıcak basmaları hafifse hiçbir tedavi gerekmez ama sık sık oluyor ve günlük yaşamı aksatıyorsa doktora başvurulması şarttır.
Ayakta ateşlenme ve yanma hissi günümüzde birçok insanın karşılaştığı yaygın bir sorundur. Peki bu sorun neden kaynaklanır ve tedavisi var mıdır? Ayak yanmasının en önemli belirtileri ayaklarda özellikle geceleri rahatsız eden yanma, karıncalanma, iğnelenme ve kaşınma hissidir.
Susuzluk hissi, ağız kuruluğu, sık idrara çıkma, görme bulanıklığı, yara iyileştirmesinde gecikme, ciltte kuruma ve kaşıntı, halsizlik, yorgunluk ve kilo kaybı kan şekerinin yükseldiğinin (hipergliseminin) belirtileridir.
Diyabet hastalarında otonom nöropatiye bağlı terleme mekanizmasının bozulmasıyla oluşan ayaktaki kuruluk, ciltte çatlaklar, yarıklar ve nasır oluşmasına neden olur. Bu çatlak ve yarıklar mantar ve diğer enfeksiyon ajanları için giriş noktasıdır. Enfeksiyon, çatlakların büyümesi ve derinleşmesine yol açar.
Sağlıklı bireylerde açlık kan şekeri düzeyi ortalama 70-100 mg/Dl arasında değişkenlik gösterir. Açlık kan şekerinin 126 mg/Dl'nin üzerinde olması, diyabet tanısının koyulabilmesi için yeterlidir. Bu değerin 100-126 mg/Dl arasında olması durumunda bireye OGTT uygulanarak tokluk kan şekeri araştırılır.
Tüm şeker hastaları düşünüldüğünde hayatları süresince hastaların %20 sinde yara oluşur. Şeker hastalığına bağlı yara ve enfeksiyon oluştuğunda hastaların %20 sinde tanı anında bacağın kesilmesi gerekmektedir.
“Diyabet nörolojik açıdan değerlendirildiğinde en çok kendisini polinöropati ile gösterir. Hastalar ellerindeki ve ayaklarındaki uyuşmadan yanmadan yakınır. Gece yatarken ayakları yanar" diyen Arslan, "Yürürken zemini hissetmediğini söyler. İnsülin kullanan şeker hastalarında sinirler daha çok etkilenir.
ŞEKER HASTALIĞINIZ VARSA
Diyabet ayarının iyi olmadığı durumlarda ayaklarda uyuşma, yanma, karıncalanma ve ödem sık görülen işaretlerdir. İlaçların da ayak şişmesi yapabileceği biliniyor.
Ayak yanması tıpta bilinen adı ile Grierson-Gopalan sendromu, kişinin ayaklarının rahatsız edici boyutlarda sıcak ve ağrılı hale geldiği bir semptomdur. Bu sendroma sahip kişiler gündüzlerini daha rahat bir şekilde geçirse de geceleri yanma hissinin yoğunluğu artabilir.
Diyabetik ayak şeker hastalığının uzun sürmesine ya da kan şekerinin kontrol altına alınamamasına bağlı olarak ayakta kronik yara gelişmesidir. Diyabet hastalığı kılcal damarları etkileyerek nöropatiye yani sinirlerde enflamasyona ya da vaskülopatiye yani damarlarda enflamasyona sebep olur.
Plantar fasiit, en sık görülen ayak tabanı ağrısı nedenidir ve bildirilen en yaygın ortopedik şikayetlerden biridir. Plantar fasyasının iltihaplanması, aşırı kullanımı veya yaralanmasından kaynaklanır. Plantar fasyası, ayağınızın önünü topuğunuza bağlayan bağdır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri