2. Bilkuvve Akıl: Kindî (1950b: 353-358; 2006b: 177) 'nin akıl teori- sindeki ikinci akıl, insan nefsinin edilgin bir gücü olan ve işlevini ancak sü- rekli fiil halinde bulunan ilk aklın etkisiyle yerine getirebilen güç halindeki bilkuvve akıldır.
bilfiil: fiili olarak, eylemli olarak. arapça harf-i cer bi-, harf-i târif el- ve fi'l “iş, hareket” ile bi'l-fi'l, fiilen, gerçekten, nazarî değil iş olarak, eylemli olarak.
Bilindiği üzere Meşşâî felsefede “bilkuvve olmak” iki anlamda kullanılmaktadır: Birinci anlamda, aşağı varlık mertebesinde yer alan, yukarı varlık mertebesinde yer alana göre bilkuvvedir. İkinci anlamda bilkuvve olmak maddenin temel niteliğidir.
Öz. İbn Sînâ felsefesinde faal akıl, Zorunlu Varlık ve ayrık akıllardan oluşan ay üstü âlemin son aklıdır. Sudur sürecinde son akıl olması sebebiyle aynı zamanda oluş ve bozuluşa tabi olan ay altı âlemin aklı olarak kabul edilmektedir. Dolayısıyla bu âlemde çeşitli tasarruflara sahip bir konumda bulunmaktadır.
Bu anlamda Fârâbî (ö. 950), İbn Sînâ (ö. 1037) ve İbn Rüşd (ö. 1198) gibi düşünürler faal aklı ve bilkuvve insan aklını daha geniş varlık şemalarının bir parçası hâline getirmişlerdir. Her birinin anlayışına göre faal akıl, insan aklını, düşünme kuvvesine sahip olduğu hâlden fiilen düşünür olduğu hâle ulaştırır.
İlgili 18 soru bulundu
“Müstefad akıl” varlığa ait formların maddeden soyutlanarak bilgi şeklinde tam teşekkül etmiş halidir. Yukarıdan beri görüldüğü gibi insan nefsinin sahip olduğu akıl gücü, faal aklın yardımı olmaksızın hiçbir şekilde kendiliğinden bilgi üretemez.
Hükmün amacını genellikle gerçekleştirdiği kabul edilen açık ve istikrarlı vasıf anlamında fıkıh usulü terimi. Öncüllerden sonuç çıkarma anlamında bir istidlâl türü olarak kullanılan mantık terimi, çıkarım. Bir veya birden çok önermeden başka bir önerme çıkarma, akıl yürütme anlamında mantık terimi.
Yani kutsi akıl, bütün akıl mertebelerinin ardından gelen bir seviyenin ismi değil, bütün akıl mertebelerini neredeyse hiçbir hazırlık gerçekleştirmeden geçerek hakikat bilgisini tahayyül seviyesinde kavrayabilen akıl gücünü ifade eder.
Fârâbî, Risâle fi me'ânî'l-akl eserinde Aristoteles'in De Anima'ya da nispet ederek aklı dörde ayırmaktadır. Bunlar sırasıyla (i) bilkuvve akıl, (ii) bilfiil akıl, (iii) müstefâd akıl ve (iv) Faal Akıl'dır (Fârâbî, 2012a, s. 218-233).
İslâm felsefesinde faal akılla ittisâl meselesini bir doktrin olarak ortaya atan ilk filozof Fârâbî'dir. Bu doktrin Fârâbî'nin felsefesinde bilginin, felsefî bilgeliğin ve nebevî vahyin temellendirilmesinde önemli bir rol üstlenmiştir. Nitekim bu doktrinde faal akıl vahiy meleği Cebrâil ile özdeşleştirilmiştir.
(ﺑﺎﻟﻔﻌﻞ) zf. (Ar. harf-i cer bi-, harf-i târif el- ve fi'l “iş, hareket” ile bi'l-fi'l) Fiilen, gerçekten, nazarî değil iş olarak: “Bilfiil çalışıyor.”
(ﺑﺎﻟﻘﻮّﻩ) zf. (Ar. harf-i cer bi-, harf-i târif el- ve ḳuvve “kuvvet” ile bi'l-ḳuvve) Düşünce ve fikir hâlinde, iş hâline geçmeden, fiil durumuna gelmeden: Türkçemiz bir lisandır ki bilkuvve şâmil olduğu muhassenâta göre dünyâda en birinci lisanlardan addolunmaya şâyandır (Nâmık Kemal).
İlk olarak kuvve, fiil ya da etkinlik gücü anlamında değişme meydana getirmeyi kuvvetini ifade eder. İkinci olarak kuvve, bir durumdan başka bir duruma geçme olanağı ya da imkanı anlamına gelir.
Bilfiil sonsuz {ℵ}, tamamlanmış ve değişmeyen sonsuz sistemleri temsil eder. Buna örnek olarak doğal sayılar kümesindeki (N={0, 1, 2, 3, 4…}) eleman sayısı verilebilir. Diğer taraftan bilkuvve sonsuz (∞), durmadan ilerleyen, ancak sonsuza hiçbir zaman ulaşamayan süreçlerde açığa çıkar.
Bazıörneklerdegörülen "bir fiil, bil fiil" gibiyazımlar ise imla hatasıdır. Türk Dil Kurumu'na göre kelimenin doğru yazımı"bilfiil"dir. BİLFİİLNE DEMEK? TDK sözlüğüne göre bilfiil;"İş olarak, iş edinerek, gerçekten, eylemli olarak"anlamlarında kullanılmaktadır.
Epistemolojik anlayış, bireyin gerçekliğe dayalı olarak bilginin ne olduğuna, nasıl öğrenildiğine, öğretildiğine ve üretildiğine dair bakış açısını belirlemektedir (Tezci ve Uysal, 2004).
Bunlar en kabadan en inceye doğru; 1) Akl-ı meaş, 2) Akl-ı mead, 3) Akl-ı selim, 4) Akl-ı nurani, 5) Akl-ı ruhani, 6) Akl-ı sultani, 7) Akl-ı evvel(Akl-ı küll)'dir ve nefs mertebeleriyle ilişkilidirler.
Onuncu akıl faal akıl adını alır. Feleklerin sonuncusu Ay küresidir. Her feleğin bir de nefsi vardır. Ay altı âlemdeki heyulaya felekler etki yapar.
İbni Sina'ya göre nefs birleşeceği bedeni almadan önce ferdî varlığı yoktur. Aristo gibi İbni Sina da metafiziği varlık olması bakımından varlık ilmi diye tanımlıyor. İbni Sina üç katlı âlem görüşünde tanrıcı felsefe (theisme) ile tabiatçı felsefeyi (naturalisme) birleştirir.
Nous (Kozmik akıl, Cosmic Mind) kavramını, homojen veya hemen hemen homojen olan orijinal karışımı hareket ettiren ve ayıran bir düzenleyici güç olarak tanıttı.
Gelen anne ve babasının mensup olduğu etnik köken, gerekse 'Sina' ismi üzerinden yapılan incelemeler bunun en önemli kanıtıdır. Tarihsel açıdan etnik köken olarak yapılan inceleme ve araştırmalar, İbn-i Sina'nın Türk olduğunu günümüzde ortaya çıkarmıştır. Yani İbn-i Sina'nın bir Türk olduğunu ifade etmek mümkün.
İslâm Meşşâî okulunun en büyük sistemci filozofu, Ortaçağ tıbbının önde gelen temsilcisi.
Heyulani akıl, başka bir bakımdan, yani etkin akılla ilişkisi açısından ise, edilgin akıldır. Çünkü o, etkin değil edilgin durumdadır. Bu akıl insan ruhunun veya nefsinin bir parçasıdır. Aynı zamanda bu yeti insanın türsel ayrımını sağlayan bir surettir.
Metafizik ya da doğa ötesi, felsefenin bir dalıdır. İlk felsefeciler tarafından, "fizik bilimlerinin ötesinde olan" anlamına gelen "metafizik" sözcüğü ile felsefeye kazandırılmıştır. Metafiziği tanımlamaktaki zorluk Aristoteles'in bu alana ismini verdiği yüzyıldan bu yana bu alanın gösterdiği değişimdir.
Kümülatif kelimesi, birikerek artması yani verilerin birikerek üst üste toplanması anlamına geliyor. Kümülasyon kelimesinin anlamı 'kümelenme' şeklinde de tabir edilebilmekte. Türk Dil Kurumu üzerinden bakıldığında Türk kelimesine karşılık olarak, 'kümeli' sözcüğü karşılık geliyor.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri