Dr. Gizem Köse, “Yaklaşık olarak 1 silme tatlı kaşığı tuz ile günlük ihtiyaç karşılanmaktadır. Bu miktarı ölçmek zor olabileceğinden tencere yemeklerinin yapımında göz kararı tuz atmak yerine 1 silme yemek kaşığı tuz aşılmamalıdır.
Yemeğin tuzunu verirken tam ölçüsünde tuz kullanmak, böyle bir olumsuz sonuca zemin hazırlar. Bu yüzden, yemeklere tuz ilavesinde tam ölçünün yarısını kullanmak en iyi çözümdür. Özellikle bakliyat türü yemeklerde, et yemeklerinde ve çorbalarda yemeğin tuzunu yemek piştikten sonra ilave etmek, en mantıklısıdır.
YEMEĞİN TUZU PİŞTİKTEN SONRA EKLENMELİ
Türkiye'de sofra tuzlarının iyotlu olmasının zorunlu olduğunu belirten Dr. Gizem Samlı, "Bir gram sofra tuzu 70 mikrogram iyot içerir. Ancak iyotlu tuz yemekler piştikten sonra eklenmelidir. Çünkü pişirme sırasında kullanılırsa iyot bozuluyor" dedi.
1 yemek kaşığı sirke veya 3-4 damla limon suyuyla da tenceredeki tuzun yoğunluğunu dengeleyebilirsiniz. Özellikle zeytinyağlı yemekler ve pilav için tencereye ekleyeceğiniz şeker kurtarıcınız olacak. Şekeri yemeğinizin içindeki tuz ile doğru orantılı olarak ekleyin.
Yani 1 gr tuzda yaklaşık 400 mg kadar sodyum vardır. Günlük sodyum ihtiyacının 1500-2400 mg olmasından hareketle günlük 6 gr yani; 1 tatlı kaşığı tuz, ihtiyacı karşılamaya yetecektir.
İlgili 25 soru bulundu
1 tutam tuz yaklaşık ½ gram ile 1 gram arasında.
Öğr. Üyesi İyigün, aşırı tuz tüketiminin zararlarını şöyle anlattı: Fazla tuz tüketimi, sodyum miktarında artışa bağlı olarak tansiyonun aşırı şekilde yükselmesine yol açar. Hipertansiyon ise kalp-damar (kalp krizi) ve beyin-damar (inme-felç) hastalıklarında risk artışına yol açar.
Doğal Deniz Tuzu
Deniz tuzları daha birçok faydalı mineral içerir ve insan için daha fazla lezzetlidir. Stresti Azaltır:Doğal deniz tuzu,kan basıncını düzenlemek için büyük ölçüde faydalıdır.
Deniz ve göl tuzu üretim yöntemi rüzgar ve güneş ışınlarının etkisi ile tabii buharlaşmadır. Kaya Tuzu üretim sistemi oda-topuk yöntemidir. Kaynak tuzu ise tuzlu su kaynaklardaki suyun buharlaşma ve kristalleşme havuzlarında bome dereceleri yükseltilmesi yöntemiyle elde edilmektedir.
Dr. Gizem Köse, “Yaklaşık olarak 1 silme tatlı kaşığı tuz ile günlük ihtiyaç karşılanmaktadır. Bu miktarı ölçmek zor olabileceğinden tencere yemeklerinin yapımında göz kararı tuz atmak yerine 1 silme yemek kaşığı tuz aşılmamalıdır.
Yemeklerimizde kullandığımız tuz genellikle sofra tuzudur. Piyasada sofra tuzu, deniz tuzu, kaya tuzu gibi farklı tuz çeşitlerini görmekteyiz. Kullanılan tuzların çoğu tuz madenlerinden, deniz suyu veya mineral bakımından zengin diğer sulardan buharlaştırılarak toplanmaktadır.
İngiltere'de yapılan tuz tüketimi ile erken ölüm arasındaki bağlantıyı inceleyen ilk çalışmada, hazır, pişmiş yemeğe daha da tuz katmanın insan ömrünü kısalttığı ortaya çıktı. Sputnik'in haberinde "Araştırmaya göre tuz erkeklerin ömrünü en az 2, kadınların ömrünü de 1.5 yıl kısaltıyor" denildi.
Bu sebeple kısık ateşte pişirilmelidir. Yani kavurma gibi et, tüm suyu çekip kendi yağı ile bırakılmaz. Yine 1 kilo ete 11 gram kaya ya da deniz tuzu ilave edilmelidir.
Yemeğe tuzla başlanırsa, beyin tarafından gönderilen bir uyarı sayesinde, midede mukus denilen sindirimi kolaylaştırıcı bir tabaka oluşur ve midenin sindirime hazırlıksız yakalanmasını önler. Yemeği tuzla bitirince de, yine hazım için lüzumlu olan salgı salınır. Bu önemli salgı, sadece tuzla çıkar.
Etinizi haşlarken içerisine tuz ilave etmeyin. Tuz etinizin sertleşmesine neden olur.
Fazla tuz tüketimi zararlı
Bu hastalıkların başında yüksek kan basıncı (hipertansiyon) geliyor. Ayrıca, sodyum, vücudun su tutmasına (dehidrasyon) sebep olarak, kalp yetmezliğine, böbrek hastalıkları, akciğer hastalığı ve eklem yangısına sebep oluyor.
Sofralık tuzun nasıl elde edildiğine gelince, Çankırı kaya tuzu mağaralarından Kristal kaya halinde çıkarılarak elde edilir. Özenle toplanan kristal kaya tuzları değirmende öğütülerek son şeklini alır. Öğütme esnasında hiçbir mineral kaybına ve yapısal bozukluğa uğramaz. Rafine edilmez ve beyazlatma işlemi uygulanmaz.
“Özellikle Himalaya tuzlarında sodyum klorür dışında başka mineraller de bulunur. Bir kısmında radyoaktif etki olduğu için bu tuzlar, kanserojen olabilmektedir. Ayrıca bu tuzlardaki iyot miktarı yetersiz olduğu için tiroid kanseri riskini de artırmaktadır” dedi.
Fazla tuz tüketimi kan basıncının artarak yüksek tansiyon, kalp ve damar sorunlarının ortaya çıkmasına neden olabilir. Aşırı tuz kullanımı sonucu vücut normalden daha fazla sıvı tutar; bu da kilo alımı ve şişkinliği meydana getirir. Fazla tuz tüketilmesi, fazla sodyum tüketilmesi anlamına gelir.
Gerçek tuzun yani Çankırı kristal kaya tuzunun bir diğer ayırt edici yanı da akıcı olmamasıdır. Normal oda sıcaklığında yer alan kristal kaya tuzunun zamanla taşlaşmaya başladığını görebileceksiniz. Doğal kaya tuzu taş öğütücülerde öğütülür. Bu sebeple görünümleri de ve içerikleri kadar doğaldır.
Arıcı, “Tuz sodyum klorürdür fazla sodyum vücut için zararlıdır. Tuzla birlikte aldığımız fazla sodyum bizim damar sağlığımız başta olmak üzere kalp, beyin, böbrek sağlığımızı olumsuz etkiler. İnsanlara önerim hangi tuzun kullanıldığı değil ölçülü miktarda tuz tüketmeleridir.
Dolu dolu 1 çay kaşığı yaklaşık 4 gramdır. Dolayısıyla 1,5 çay kaşığı ya da bir tatlı kaşığı günlük tuz ihtiyacı için yeterlidir."
Tuz minerali eksikliğinde sinir sistemi çalışmıyor, kas hareketleri yapılamaz hale geliyor. Ayrıca doğal bir antidepresan olan tuz, eksikliği durumunda kişiyi depresyona dahi sokabiliyor. Doğal bir mineral olan tuz, vücudumuzdaki kan miktarı ve tansiyon seviyesi için önemlidir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2025 Usta Yemek Tarifleri