Can ve could; bir beceri, yetki, talep, teklif veya fırsat ifade eden yardımcı fiillerdir. Could fiili esasen, can fiilinin geçmiş zaman kipidir.
İngilizcede “Could” kip belirteci, geçmiş zamanda “can” kip belirtecinin yerine kullanılır. “Can” şimdiki zamandaki yeteneği anlatırken, “Could” geçmiş zamandaki bir yeteneği ifade eder.
Can sözcüğü şimdiki zamandan bahseden bir kelimedir. Could sözcüğü ise farklı bir zamanı ifade ediyor. Could kelimesi geçmiş zamanı ifade etmek için kullanılan bir kelimedir. Can ve could sözcüklerinin farkı, zaman farkıdır.
Bir talep veya rica için kullanılır:
Could you tell me where the post office is, please? (Postanenin nerede olduğunu söyleyebilir misiniz lütfen?) Could you hand me that hammer? (Şu çekici bana uzatabilir misin?) Could you send me the documents? (Belgeleri bana gönderebilir misin?)
Could aynı zamanda şimdiki zaman ve gelecek zamanda ihtimal belirtirken de kullanılır.
İlgili 41 soru bulundu
Could fiili esasen, can fiilinin geçmiş zaman kipidir.
Şimdi could kullanımı konu anlatımıyla bu kavramı öğrenelim. “Can” teriminin geçmiş zaman çekimi (past tense) olan “Could”, rica, anlık ihtimal, geçmişte sahip olunan yetenekler ve gelecekte olması muhtemel durumlarda kullanılıyor. Could kullanımı ayrıca olumsuz ya da soru cümlesi şeklinde olabiliyor.
“Could Have V3” kip belirteci, geçmişte gerçekleşmesi mümkün olup da gerçekleşmemiş olan işleri ifade eder. Gerçekleşme ihtimali düşük olan eylemleri aktarmakla birlikte, geçmişte yaşanan durumlara bakarak, olaylarla ilgili tahmin yürütmek için de kullanılır.
Samimi ortamlarda ricada bulunurken ya da izin isterken can kullanılabilir. Resmi ortamlarda ise bu anlamdaki İngilizce cümleler için could tercih edilmelidir.
“Can” yardımcı fiili bir eylemin gerçekleştirilmesi hakkında olumlu anlamda yetenek, olasılık, izin ve rica bildirirken kullanılır. Yani eylemi gerçekleştirmek için gerekli yeteneğin, olasılığın veya iznin olduğunu ya da eylemin gerçekleşmesi için ricada bulunulduğunu belirtir.
CAN, çeltik hariç tüm bitkilerin gübrelenmesinde en çok kullanılan üst gübresidir. Yapısında %26 azot (N) bulunur. Bunun yarısı amonyum (NH4 ) azotu, diğer yarısı da nitrat (NO3) azotu formundadır.
Geçmişteki beceri ve yeteneklerimizden bahsederken "can V1 " yapısının geçmiş zamandaki halini yani "Could V1" yapısını kullanırız. Tüm özneler ile birlikte kullanılır ve bu yardımcı fiilden sonra ana fiil yalın şekilde kullanılır. Herhangi bir takı almaz. I could swim when I was a child.
Burada özet olarak bilmen gereken en önemli şey şu: Can, “yetenek/beceri” belirtmek için kullanılır, may ise “izin istemek” veya “olasılık belirtmek” için kullanılır.
Kip Belirteçleri (Modal Auxiliaries) cümle içerisinde konuşmacının kişisel düşüncesini yansıtmak amaçlı kullanılan yapılardır. Burada önemli olan gerçekleşen eylem değil, konuşmacının o eylem üzerine yaptığı yorum yada aldığı tutumdur.
Şöyle ki Can I have bir soruya başlangıç öbeği olabilir. Mesela: Can I have a glass of water? diye soru sorarsan "Bir bardak su alabilir miyim?" diye soru sormuş,yani ricada bulunmuş olursun.
İzin isterken kullanılan kip belirteçleri “can”, “could”, “may”, “might”, “cannot “ve “could” şeklindedir. Buna karşılık izin verirken ise “may” ve “can” kullanılır. Yasaklama söz konusu olduğunda ise “may not” ve “cannot” kullanılır.
Modal fiillerinden biri olan “can” Türkçe'de “–ebilmek” anlamına gelir ve özne ne olursa olsun “can”den sonra fiilin 1. Hali kullanılır.
Could ve Would ile Başkasından Ricada Bulunma
İngilizce rica etmede başkasından daha resmi ve kibarca bir şey rica ederken hem Could hem de Would kullanabiliriz. Mantığımız hala aynı. Would you marry me? (Benimle evlenir misin?)
İngilizcede would kelimesi, istemek, arzu etmek ve dilemek manasına gelir. Will fiilinin 2. ve 3. hali olan would sözcüğü hem duyulan (miş'li) hem de görülen (di'li) geçmiş zamanda kullanılır. Örnek: I would like to be a teacher. (Öğretmen olmak isterdim.)
“Should Have V3” kip belirteci, konuşmacının geçmişte yapılması gereken ancak yapılmayan bir işi ifade etmede kullandığı bir yapıdır. Beraber kullanıldığı eyleme “yapmalıydın ancak yapmadın” anlamı katmaktadır.
Would have V3, geçmişte gerçekleşmemiş bir olay hakkında konuşurken kullanılan bir kip belirtecidir. Bu belirteç Türkçe'ye “olurdu veya olabilirdi” ifadeleriyle çevrilebilir. Would have V3, telaffuz edilirken would have (wuld hev) yerine, kısaltılarak vulda şeklinde telaffuz edilir.
Öncelikle, would, will'in geçmiş zaman halidir. Would Tip 2 ve Tip 3 şart kiplerinde kullanılır. Hem will hem de would kullanabildiğimiz durumlarda would kullanmak daha kibar duracaktır. Would you like some juice? (Meyve suyu ister miydiniz?)
“Would like” ve “want” aynı anlamda kullanılırlar fakat ikisi arasında kullanım sırasında çok belirgin fark vardır. Her ikisi de “istemek, rica etmek” anlamındadır fakat “would like” daha resmi durumlarda , “want” ise samimi durumlarda kullanılır.
Ancak aralarında bazı temel farklılıklar bulunmaktadır. Must yapısı ile kurulan cümleler herhangi birinin şahsi görüşünden kaynaklanan gereklilikleri belirtirken; have to ifadesi ise herhangi bir otorite tarafından belirlenmiş gerekliliklerden bahsetmek için kullanılır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri