Hem çiğ olarak hem de pişirilerek kullanılan soğanın birçok çeşidi bulunuyor. Doğal antibiyotik görevi gören soğan, özellikle kış mevsiminde bağışıklık sisteminin kuvvetlenmesinde büyük rol oynuyor.
Bunun yanı sıra kuru soğanın migren ağrılarını tetikleyici etkileri olduğundan da bahsedilir. Ayrıca kuru soğan çiğ olarak tüketildiğinde midede şişkinlik ve yanma yapabilir. Yani reflü, gastrit gibi mide rahatsızlıkları olanların çiğ kuru soğan tüketmekten mümkün mertebe kaçınması gereklidir.
KURU SOĞAN MİDEYE DOKUNUR MU? Kuru soğan normal şartlarda mideye dokunan bir besin değildir, kuru soğanın içerdiği maddeler mideye dokunmaz. Tıpta "mide hastalığı" kategorize edilen gastrit, kanser, mide ülseri hastalarının dahi kuru soğan tüketmesinde bir sorun yoktur.
Soğan, her an kolaylıkla bulabileceğiniz sebzelerden biri. Aynı zamanda bir antioksidan deposu olması, oldukça sağlıklı sonuçlar almanızı sağlıyor. Pişmiş soğan ise bu noktada öne çıkıyor. Çiğ soğana oranla çok daha faydalı olan pişmiş soğan, adeta doğal bir antibiyotik görevi görüyor.
Özellikle soğanın taze olması faydalarını alabilmek için gerekli görülüyor. Kuru soğan yemeklerden önce tüketilebileceği gibi birlikte veya yemek sonrasında kullanılabilir. Ancak günde en fazla 1 adet kuru soğan tüketilmeli. Aşırı kullanılması halinde mide zarına zarar erebilir.
İlgili 43 soru bulundu
Çiğ soğan, pişmiş soğan göre çok daha faydalıdır. Özellikle üzerine limon, zeytinyağı ve sumak gibi faydalı besinlerin eklenmesi soğanı daha da sağlıklı hale getirir. İç organları toksinlerden arındıran soğan idrar yolu iltihaplanmalarını temizler.
Soğan özellikle A vitamini , C ve B vitaminleri açısından önemli bir kaynaktır. Ayrıca kükürt, iyot, kalsiyum, demir, folat, magnezyum, fosfor, potasyum ve antioksidanlar açısından da zengindir. A vitamini hem enfeksiyonlara karşı bağışıklığı hem de göz sağlığını destekler B vitaminleri ise suda eriyen vitaminlerdir.
MİDE ASİDİNİZİ ARTTIRIR
Soğan, şişkinlik ve gaza sebep olmasının yanı sıra mide asidinizin artırır bu da size rahatsızlık verir. Bu yüzden akşam yemeğinde çok fazla soğan tüketmenizi önermiyoruz.
Kırmızı soğan: Mor soğan olarak da bilinen kırmızı soğan, yemeklerin içerisine girdiğinde, piştikçe lezzetini kaybetmesi nedeniyle özellikle çiğ tüketilmesi önerilir.
Tıpkı kuru soğan gibi yüksek antioksidan içeriğine sahip yeşil soğan, sofralara lezzet katmasının yanı sıra içerdiği yüksek lif oranı nedeniyle tok tutar ve kilo vermeye destek olur.
Bir ay boyunca her gün soğan tüketen kişilerin kemik yoğunlukları, tüketmeyenlere oranla yüzde 5 daha fazla. Anti-inflamatuar özellikleri yüksek olan soğan, kötü kolesterolü de azaltır. Düşük kolesterol seviyesi de kalp sağlığı için iyidir. Ayrıca kardiyovasküler hastalık riskini de azaltır.
Özellikle çiğ olarak tüketilen soğan mide ekşimesi için bir tetikleyicidir. Bu listedeki diğer yiyecekler gibi soğan da asit reflü ve mide ekşimesi semptomlarına neden olabilecek alt özofagus sfinkterini gevşetebilir.
Salgının Meksika'nın Chihuahua şehrinden ağustosta ithal edilen beyaz ve kırmızı soğanlardan kaynaklandığı tespit edildi. Salmonella nedir? Bağırsak sistemini etkileyen Salmonella bakterisi, vücut direncini düşürerek ishal, ateş ve kusmaya neden oluyor.
Afrodizyak etkilidir, cinsel gücü arttırır. Bağışıklık sistemini güçlendirir, vücut direncini arttırarak vücuda kuvvet verir. Zihinsel ve bedensel yorgunluğu giderir.
Bağışıklık İçin Kalkan
Düşük kaloriye sahip olmasının yanı sıra vitamin, mineral ve lif açısından zengin olan soğan, içeriğindeki yüksek C vitamini sayesinde bağışıklık sistemini güçlendirerek mikroplarla savaşır. Aynı zamanda kolejen üretimine, hücrelerin yenilenmesine ve demir emilimine yardımcı olur.
İlk yöntem doğradığınız soğanları buzlu soğuk suyun içerisine almak. Bu suyun içerisine 1 tatlı kaşığı sirke ve 1 çay kaşığı da tuz atarsanız tüm acılığını alacaktır. Bu suyun içerisinde 10 dakika kadar bekletip süzdürdükten sonra kullanabilirsiniz. Bir diğer yöntem ise tuzla ovmak.
Çiğ soğanın ağızda bıraktığı o kokunun nedeni, soğanın içindeki kükürtsü bileşenlerdir. Çiğ soğan sindirildiği zaman koku molekülleri kan dolaşımı yoluyla ciğerlere ulaşır ve nefes verildiğinde kötü soğan kokusu yükselmeye başlar. Soğan kokusundan kurtulmanın en etkili yolu, soğanları pişirerek yemektir.
Adet sancılarını azaltıyor, adet söktürücü özellik taşıyor. Soğan suyu kan pıhtılaşmasını önleyerek kanın daha rahat akmasını sağlıyor. Bu açıdan adet düzensizlikleri yaşayan kadınlar için adet söktürücü görevi görüyor, aynı zamanda düzenli kullanıldığında adet sancılarını da hafifletiyor.
- Filizlenmiş soğanın ise yenilmesi son derece zararlıdır. Filizlenmiş soğanın ne kendisini ne de filizlerini tüketmeniz sağlık açısından faydalıdır. Filizlenmiş soğan çürümüş anlamına gelmektedir.
Evinde kalacaklara çiğ de ola yemesi mekruh değildir.'" 9. Fukaha, hadiste zikri geçen sarımsak ve soğana, aynı şekilde fena koku neşreden turp gibi diğer sebzeleri de dahil etmiştir. 10. Hadislerde soğan ve sarmısak yenen eve meleklerin girmeyeceği değil, bundan rahatsız olacağı ifade edilmektedir.
Câbir b. Abdillah -radıyallahu anhuma-'dan rivayet edildiğine göre Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu: «Kim sarımsak, soğan, pırasa yemişse, mescidimize yaklaşmasın. Çünkü insanoğlunun rahatsız olduğu şeyden melekler de rahatsız olur.»
- Her gün 1 soğan yemek uykusuzluğa ve kabuslara iyi gelir. Bu da sizin güzel bir uyku çekmenize yardımcı olur. - Eğer sindirim sisteminizle ilgili probleminiz var ise soğan tüketmek, sindirim sisteminizi ve bağırsaklarınızı rahatlatacaktır.
- Günlük tüketilen bir parça çiğ soğan vücudu enfeksiyonlara karşı korur doğal olarak iltihap oranını düşürür bununda akabinde eklem rahatsızlıklarına da iyi gelir.
Colorado Üniversitesi'nin yaptığı araştırmada, soğan tüketiminin uyku kalitesini artırdığı ortaya çıktı. Bağırsak sağlığını besleyen soğanın içinde aynı zamanda stresi azaltan lifler de var.
SOĞANIN ZARARLARI
Soğan bazı kişilerde tüketildiğinde mide ekşimesi ve hazımsızlığa yol açabilir. Bunun yanı sıra basur hastalığı olan kişilerde kanamanın da artmasına neden olabilir. Soğan içerisinde kükürt de bulunur. Bu yüzde aşırı tüketilmesi alerjilere yol açar ve gıda zehirlenmesiyle de sonuçlanabilir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri