Ehemmiyet kelimesi önem anlamına gelmektedir. Bir diğer anlamı da yine önem ile eş anlamlı olan mühim demektir. Bir durum veya kişinin önemini anlatmak için ehemmiyet kelimesi kullanılır. Ehemmiyetli olmak ise dikkate değer olmak, değerli olmak ve kıymetlilik anlamlarına gelmektedir.
Ehemmiyet kelimesi çoğu metin belgesinde önem kelimesini temsil etmektedir. Bir durumun ya da konunun önemli olduğunu vurgulamak için ehemmiyet kelimesi tercih edilebilir.
sıf. Üzerinde durulacak durumda ve değerde olan, önemli, mühim: Şehrin en ehemmiyetli çehresi (Reşat N. Güntekin).
"Mütehassis" kelimesi Arapça kökenli olup, Türkçe'ye Arapçadan geçmiştir. "تَحَسَّسَ" (tehassesa) fiilinden türetilmiştir ve "duyumsamak, hissetmek" anlamında kullanılır. Anlamı: "Mütehassis", duygusal olarak etkilenen, duygularını kolayca hisseden ve yoğun bir şekilde duygulanabilen kişi anlamında kullanılır.
Dilimize Arapçadan geçmiş olan Mütehassis kelimesi, ''tehassus'' kökünden türetilmiştir. Tehassus, duygulanmak ve içlenmek anlamına gelirken mütehassis sözcüğü ise duygulu demektir. Merhametli ve duygusal kişiler için de aynı kelimeler kullanılır.
İlgili 16 soru bulundu
1. Dünyâya gelen, doğan, doğmuş. 2. –den doğmuş, ileri gelmiş, hâsıl olmuş: Bir gümrük meselesinden mütevellit müsâdemeler birer müstesnâ imiş (Cenap Şahâbeddin).
Kelime Anlamı: Müphem kelimesi, anlaşılması zor, belirsiz veya açık olmayan bir şeyi ifade eder. Genellikle net olmayan veya anlamı belirsiz olan bir konuyu tanımlamak için kullanılır. Kökeni: "Müphem" kelimesi Arapça kökenlidir.
Mütehassıs - متخصص
iş). uzman. usda. exper. proficient.)
Dâhiliye mütehassısı TDK sözlük anlamı şu şekildedir: isim,tıp İç hastalıkları uzmanı
Anlamı: "Mütemadi," devamlı, sürekli, aralıksız veya düzenli bir şekilde gerçekleşen bir şeyi ifade eder. Bu kelime, belli bir düzen içinde tekrar eden olaylar veya davranışlar için kullanılır.
Mülahaza kelimesi Arapça kökenli bir kelimedir. "Lehez" kelimesinden türetilmiştir ve "düşünme, göz önüne alma, düşünüp değerlendirme" anlamına gelir. Türkçedeki kullanımıyla mülahaza, bir konuyu düşünme, değerlendirme veya göz önüne alma eylemini ifade eder.
Melun kelimesinin sözlük anlamı lanetlidir. Bu kelime halk arasında, pis, alçak ve mundar manasında da kullanılır. Kime Melun Denir? Melun kelimesi İslam literatüründe genellikle şeytan için kullanılır.
Anlamı: "Teferruat" kelimesi, bir olayın veya konunun ayrıntıları, detayları veya incelikleri anlamına gelir. Bu kelime, bir şeyin daha ayrıntılı bir şekilde açıklanması veya incelenmesi gereken bölümlerini ifade etmek için kullanılır.
sıf. Üzerinde durulmaya değmeyen, küçük, basit, önemsiz: “Ehemmiyetsiz bir kusûru var.” Sizin için kıymetli olmayan bu ehemmiyetsiz şey bence heyecan verecek kadar mühimdir (Refik H. Karay).
Arapça kökenli bir sözcük olan ekseriyet, çoğunluk anlamına gelir. Örneğin bir seçimde oyların yüzde ellisinden fazlasını alan kişi için ekseriyet kelimesi kullanılır. Sayıca üstünlük bildiren bu kelime ''ekseri'' şeklinde de kullanılır.
Ehemmiyet eş anlamlısı olan kelime ve ehemmiyet kelimesi ile kurulan bazı örnek cümleler şunlardır: Şu saatten sonra bana gelip söyleyeceği tek bir sözün bile gözümde hiçbir önemi yok! Siz yüzüme bakmıyorsanız eğer dünyadaki hiçbir şeyin benim için ehemmiyeti kalmaz, inanın!
Cevap: Bir işin hakikatini, içyüzünü çok iyi bilen. Bir meslekte mahir olan.
Dahiliye Nazırlığı ya da Dahiliye Nezareti Son dönem Osmanlı Hükümetlerinde İçişlerinden sorumlu bakanlığa verilen isimdir. Osmanlı Devleti'nde günümüzdeki anlamda bakanlıkların (nazırlık) kurulmasından önce içişlerinden sorumlu ilk görevliye Sadaret Kethüdası adı verilmekteydi.
Diğer adıyla dahiliye olarak da bilinen iç hastalıkları bölümünde, hastalıkların teşhis ve tedavisi için titiz ve detaylı bir araştırma gerçekleştirilerek, hastalıkların erken evrede teşhis edilmesi, tedavi için ilgili birimlere yönlendirme yapılması sağlanmaktadır.
MÜTEKÂSİF. (ﻣﺘﻜﺎﺛﻒ) sıf. (Ar. tekāѕuf “yoğunlaşmak”tan mutekāѕif) Kesif duruma gelmiş, yoğunlaşmış, yoğun: Şimdi büsbütün karanlık olmuş idi, iki arkadaş yekdiğerini birer zıll-i mütekâsif şeklinde görüyorlardı (Hâlit Z.
(ﻣﺘﻜﺎﻣﻞ) sıf. (Ar. tekāmul “gelişmek, olgunlaşmak”tan mutekāmil) Tekâmül eden, gelişip olgunlaşan, olgunlaşmış, gelişmiş: Millet diye böylesine mütekâmil bir insan toplumuna denir (Mukbil Özyörük).
Müşrif Ortaçağ'da “nâzır, mütevelli, kayyım” anlamında cami, hastahane, sultan hazinesi, vakıf, kütüphane gibi kurumların yönetim ve denetimine bakan kimseler için de kullanılmıştır.
Allah'ı cisim olarak düşünenleri veya O'na cismanî özellikler nisbet edenleri ifade eden bir terim. Allah'ı yaratıklara veya yaratıkları Allah'a benzetme sonucunu doğuran inançları benimsemiş gruplara verilen ad.
İşte detaylar. Türk Dil Kurumunca tutkun, gönül vermiş, vurgun anlamında kullanılan meftun kelimesi Arapça kökenlidir. Osmanlı döneminde sıklıkla kullanılan meftun kelimesi, aşk konsepti içerisinde kullanılır. Meftun nedir sorunun yanıtı genellikle tutku ve ele geçirmek kelimeleriyle birlikte düşünülebilir.
sıf. Karışık, anlaşılması, çözülmesi güç, çetrefil: “Çetrefilli iş, mesele.”
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri