Mutlak hiçlik hiç bir potansiyeli dahi olmayan demektir. Eğer hiçlikle mutlak hiçlik kast ediliyor veya doğru bir şekilde anlaşılıyorsa mutlak hiçlikten hiç bir 'var' çıkamaz. Varlık bu nedenle mutlaka bir 'var'ı veya varolmayı gerektirir.
Hiç veya Yok, kelime anlamıyla hiçbir varlığın olmadığını ifade eden bir işaret zamirdir.
Evren boş değildir. Uzay boşluğundaki madde ve enerjiyi çıkarsanız bile hiçliğin enerjisi var ki enerjinin korunumu gereği evrenin hiçlikten oluşabilmesinin tek yolu hiçliğin enerjisinin olmasıdır.
Bildiğimiz anlamda uzay büyük patlamayla oluştu ve zaman büyük patlamayla akmaya başladı. Uzay-zaman büyük patlamayla belirdiği için evrenin hiçlikten oluştuğunu söyleyebiliriz. Bu yüzden büyük patlama uzayda bir nokta değil zamanda akan ilk andır. Ondan önce uzay ve zaman varsa bile bizim için yok hükmündedir.
Eğer evren hiçlikten nedensiz bir şekilde ortaya çıktı dersek o zaman bu evrenin nedensel bir açıklaması olmadığı anlamına gelir. Ancak bu da evrenin zamanda başlangıcının hiçbir açıklaması olmadığı anlamına gelir. Dolayısı ile eğer evren yokluktan kendi kendine ortaya çıktıysa herhangi bir açıklaması yoktur.
İlgili 24 soru bulundu
Termodinamiğin yasalarından biri evrende enerji yok edilemez yoktan da var edilemez der. Bu yasanın adı enerjinin korunumu yasasıdır. Evren enerjinin korunumu yasası nedeniyle kapalı bir sistem olarak tanımlanabilir. Yani evrendeki toplam enerji (maddeyi oluşturan enerji de buna dahildir) artmaz ve azalmaz.
Özetle sicim teorisine göre kainatta en azından 10 üzeri 500 evren var. Bunlardan biri de yaşadığımız evren. Bu aslında bir çatı kavram olsa da çoklu evren derken bilim insanları genellikle sicim teorisini kast ediyor. Sicim teorisine göre kainatta birbirinden kopuk olan en az 10 üzeri 500 evren var.
Fizikte üç uzay boyutu ve bir de zaman boyutu kabul gören normdur. Fakat temel kuvvetleri birleştirmeye çalışan teoriler, bu amaçla daha fazla boyut eklemektedirler. Süpersicim teorisi, M teorisi ve Bozonsal sicim teorisi, fiziksel uzayın sırasıyla 10, 11 ve 26 boyutlu olduğunu iddia ederler.
“Büyük patlamadan önce hiçbir şey yoktu. Einstein'ın görelilik teorisine göre uzay ve zaman aslında bileşiktir ve tek bir uzay-zaman sürekliliği oluşturur. [Ancak, zamanla birlikte 4 boyutlu olan bu doku] düz değildir ve [tıpkı bir kupanın kendi üzerine bükülen sapı gibi] boru şekillidir.
Uzayın dışında muhtemelen büyük ölçüde boşluk vardır, ancak galaksiler, kara delikler, nötron yıldızları ve diğer astronomik nesneler de dahil olmak üzere farklı nesnelerin varlığına dair gözlemler de mevcuttur.
Uzamsal ve zamansal bir varlığı olmayan şeydir hiçlik. Yani hiçliğin ifade edilebilecek hiç bir niteliği dahi yoktur. Bu nedenle biz hiçliği varlığı bildiğimiz için ve varlığın zıttı olarak ifade ediyoruz ve ona sadece isim vermiş oluyoruz. Bu olmayan, hiç bir nitelik dahi taşımayan bir şeyi ifade etmek hükmündedir.
Hiçlik de bir bakıma öyledir, her şey olduğu için bir süre sonra hiç olmuştur. Gelinen son noktadır, her şeyin son makamı; hiçlik makamıdır.
Termodinamik yasalarına göre evren her zaman en düşük enerji düzeyinde olmak ister ve sanal fotonlar en düşük enerji düzeyinde olabilir. Sonsuz sayıda sanal foton olması nedeniyle hiçliğin enerjisi olan sıfır noktası enerjisi pratikte kızılötesi fotonlardan, yani termal radyasyondan oluşur.
HİÇLİK FELSEFESİ
Hz Mevlana derki; Bu dünyada herkes bir şey olmaya çalışırken,sen hiç ol... Menzilin yokluk olsun. İnsanın çömlekten farkı olmamalı,nasıl ki çömleği ayakta tutan dışındaki biçim değil,içindeki boşluk ise,insanı ayakta tutanda benlik zannı değil hiç'lik bilincidir.
Sıfır Hiçliği Mi İfade Eder? Sıfır herhangi bir niceliktir yoksundur fikrinin aksine sıfır bize birçok şey anlatır. Pozitif ,negatif sayıların arasında bir sınır ve aslında tek nötr sayıdır.
Kaynaksız içerik itiraz konusu olabilir ve kaldırılabilir. Sonsuz, eski Yunanca Lemniscate kelimesinden gelmektedir, (sembol: ∞) çoğunlukla matematik ve fizikte herhangi bir sonu olmayan şeyleri ve sayıları tarif etmekte kullanılan soyut bir kavramdır.
Evrenin sadece yüzde 5'ini biliyoruz.
Big Bang, zamanımızdan 14 milyar yıl önce meydana gelmiş son derece küçük bir noktanın, uzay boyutlarına taşarak genişleyip büyümesi, madde ve antimadde ile birlikte önceleri bir yumak halinde olan enerjinin, sonradan zaman boyutu ile birlikte tüm evreni oluşturmasını ifade eder.
Kuantum Dalgalanmaları
Kuantum düzeydeki dalgalanmalar, evrenin başlangıcında küçük dalgalanmaları tetikledi ve bu da Büyük Patlama'nın gerçekleşmesine yol açtı.
İşte buna zaman boyutu denir. İçinde yaşadığımız dünyada herhangi bir nesnenin konumunu bu dört sayıyla belirlemek mümkün olduğundan üç uzay bir zaman olmak üzere 4 boyutta yaşıyoruz.
Beş boyutta; 1. Simplex grubundan 5 simplex; 6 köşe, 15 kenar, 20 yüz (her biri eşkenar üçgen olmak üzere), 15 hücre (her biri düzenli dört yüzlü şekil olmak üzere), 5 hiperhücre (her biri 5 hücre) ile birlikte.
Birinci boyut; bizlerin yaşadığı boyuttur.
Evrenin sonu
Şekildeki noktaların her biri birer gökadadır. Kur'an'da bahsi geçen gök cisimleri Güneş, Ay ve yıldızlardan ibarettir. Kur'an'da Tekvir, Mülk ve Cin gibi bazı surelerde kıyamet vaktindeki bazı sahneler anlatılır.
Çoklu dünyaların imkanı Öyleyse çoklu dünyaların sonsuz sayıda paralel evrene yol açması mümkün değildir. Olasılık dalgaları hem dağılır hem birleşir.
- İşte Kuran'daki dünyanın evrenden önce yaratılma olayı da aynen buna benzemektedir. Dünyanın yaratılabilmesi için önce evrenin yaratılmış olması gereklidir çünkü dünya evrenin içinde barınıyor. Ama Kuran'a göre olay böyle değil. Kuran'a göre dünya önce yaratıldı evren dünyadan sonra yaratıldı.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri