Hipokalsemi, doğum felci olarak bilinir. Çiftçiler arasında
Hayvan doğum yaptıktan sonra sağıldığı için sütle birlikte vücuttan fazla miktarda kalsiyum dışarı verilmektedir. Kan kalsiyum seviyesini ayarlamak için o an paratiroid hormonu devreye giremez ve süt humması da dediğimiz doğum felci gerçekleşir.
Rize'nin Pazar ilçesinde doğum sırasında felç geçiren inek, kapalı köy yolu açılarak tedavi edildi.
İneklerde süt hummasının önüne geçmek için doğum öncesi sonrası yonca ağırlıklı meralar tercih edilir. Bu sayede inek gereken kalsiyumu yoncalardan karşılayabilir. Tedavisinde ise çeşitli karışık çözeltiler kullanılması gerekir. Veteriner hekim tarafından hayvana damar içi enjeksiyon uygulaması da yapılabilir.
Daha sonra hayvan bilincini kaybeder, inleme görülür, boyun kaslarında kasılma olur, vücut ısısı düşer, nabız yükselir, yerde göğüs üstü yatar pozisyondayken baş boyun üzerine kıvrılmış ve kulaklar düşmüş durumdadır. Bu belirtilerin sonucunda hayvan komaya girer.
İlgili 16 soru bulundu
Çiftleşme sonrasında ineğin rahimden gelen beyaz akıntı, enfeksiyon çok çabuk gelişmeyeceğinden bir sorun olmadığı anlamına gelir. Ancak akıntı sürekli olarak devam ederse ineğin veterinere muayene ettirilmesi yararlı olur. Gebe ineklerde beyaz akıntı, genellikle fizyolojik çıkışlardan dolayı olabilir.
Yaklaşan doğumun ilk belirtileri, ineğin memesi büyüdüğünde ve meme ödemi geliştiğinde, vajina sarktığında, pelvik bağlar düştüğünde, mukus tıkacı azaldığında ve süt akmaya başladığında görülebilir.
Hayvanın ırkı ne kadar iyi olursa olsun yeterli ve dengeli bir şekilde beslenmez ise, süt verimi düşük olur. İnekler için su da çok önemlidir. Hayvanların istedikleri an su içebilecekleri şekilde önlerinde su bulunması sağlanmalı, suyun temiz olmasına ve çok soğuk olmamasına dikkat edilmelidir.
Doğumdan Sonra Ananın Bakım ve Beslenmesi
Doğum yapmış ineklerin vücutları üzerine yapılacak kuru masajlar çok faydalıdır, böylece hayvanın teri giderilmiş, hayvan sakinleşmiş olur. Bundan sonra anayı bir örtü ile örtmekte faydalıdır. İçecekleri suyun ılık olmasına dikkat edilir.
zorlu doğumlardan sonra kalkamayan inekleri ayağa kaldırmada kullanılır. bir calaskal yada vinç ile kolayca sığır kaldıracının üstünde bulunan halkadan tutturularak kullanılabilir. Doğumdan sonra kalkamayan hayvanlar için metal sığır inek kaldırma aleti kullanılabilir.
Rahim içi yavru ve yavru suları ile dolu olduğundan, karın boşluğunda işkembeyi sıkıştırmış, böyle olunca da işkembenin hacmi daralmıştır. Tabii ki kuru madde alımının yanısıra enerji alımı da düşmüştür. Doğuma yakın günlerde ineğin iştahı azaldığı gibi, su tüketiminde de azalma söz konusudur.
Hastalığın hayvanlardaki en önemli belirtisi yavru atmadır. Sığırlar gebeliğin 6-8 aylarında, koyun ve keçiler 3-4 aylarında yavru atar. Süt veriminde azalma görülür. Boğa ve koçlardaki belirtisi ise erkeklik organlarında kızarıklık ve üzerinde darı tanelerini andıran kabartılar görülmesidir.
Doğumdan sonra yavru zarlarının atılamaması durumu sığırlarda % 5-40 oranında görülmektedir.Doğumu takiben 24 saat içinde atılamayan zarlar patolojik ve anormal olarak kabul edilmektedir. Başlıca sebepleri güç doğumlar,ikiz doğumlar,kalsiyum-fosfor dengesizlikleri,stres faktörleri sayılabilir.
Yeni doğum yapmış süt ineklerinde kandaki kalsiyum ve fosfor miktarının düşmesi sonucu ortaya çıkan ve hayvanın yatıp kalkamaması ile karakterize bir hastalıktır. Çoğunlukla süt verimi yüksek, fazla doğum yapmış ve yaşlı ineklerde genellikle doğumdan hemen sonra görülmektedir.
Yaklaşan doğumun belirtileri
4-12 saat sürer.
D vitamini zehirlenmesi (belki de süt humması için aşırı tedaviye bağlı) özellikle aorta olmak üzere, yumuşak doku sertleşmesine (kireçlenmesine) neden olur.
Hastalığın teşhisi kolaydır ama tedavisi uzun sürer. Tedavi bir Veteriner Hekim tarafından yapılmalı, damar içi glikoz içeren serumlar ve insülin hormonu verilmelidir. Tedavinin yanı sıra hayvana şekerli su, melas, patates, şeker pancarı, şeker ve pekmez verilmesi yararlı olur.
Bunun için de kaliteli ağız sütünün doğumdan hemen sonra buzağı tarafından alınması gereklidir. Kural olarak doğumdan sonraki yarım saat içinde ağız sütünün buzağıya içirilmesi sağlanmalıdır.
Bilindiği üzere ineklerde süt verimini etkileyen en önemli nokta beslenmedir. Bu yüzden verimi artırmak için beslenmeye yöneleceğiz: Günde her inek için 18 kg mısır silahı, 5 kg saman, 11 ila 12 kilogram arasında “21” protein değerine sahip süt yemi verilmelidir. Bu da günlük 25 Litre süt verimi anlamına gelmektedir.
Her gün yapılacak orta derecede hareket ineklerde süt veriminin artmasına yol açar. Barınaklarda devamlı bağlı tutulan inekler günde en az bir kez serbest bırakılarak gezinmeleri sağlanmalıdır. Bu gezinme vücut ısısının dengelenmesi içinde önemlidir. Çok fazla veya daha az eksersiz süt verimini azaltır.
Bebeğiniz normalden daha az miktarda ya da koyu renkli kaka yapmaya başladıysa bu yeterli süt alamadığı anlamına gelir. Aynı şekilde daha az çiş yapması da bebeğin beslenemediğinin bir göstergesidir. Yeterli süt olmaması ya da sütün kesilmeye başlamasının en doğru işaretlerini bebeğinizden alabilirsiniz.
İneklerin hamilelik boyunca titizlikle bakılmaları gerekir. Özellikle doğuma 60 gün kala dikkat edilmesi gereken hususlar söz konusudur. Bunların başında da doğumuna iki ay kalan ineğin kuruya çıkarılması gelir. Artık son 2 ayda sağım gerçekleştirilmez.
Doğuma 65-70 gün kala günde 2 kez yapılan sağım günde bire indirilir. Birkaç gün böyle gider, sonra iki günde bire indirilir ve 7-10 gün sonunda sağım tamamen durdurulur. Memede kalan süt koyulaşır ve memede bir şişkinlik görülebilir. Bu durum zamanla kaybolur ve doğuma kadar hiç sağım yapılmaz.
Gebeliğin ortasından sonuna kadarki sürede fötüs ölür, sarı cisim geri emilir ve rahim boynu açık olmasına rağmen yavru atılmazsa çürüme olabilir. Rahime dölyolu vasıtasıyla giren mikroorganizmalar ve hücresel değişiklikler sonucunda fötal dokular emilir ve rahimde yavrunun kemikleri kalır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri