Her sene, şaban ayının on beşinci Berat gecesinde o senede olacak şeyler, ameller, ömürler, ölüm sebepleri, yükselmeler, alçalmalar, yani her şey Levh-i mahfuzda yazılır. Hadîs-i şeriflerde buyuruldu ki: (Rahmet kapıları dört gece açılır.
Peygamberimiz Hazreti Muhammed Berat Gecesinin önemini şöyle anlatmıştır; -Bu yıl içinde doğacak her çocuk, bu gece deftere geçirilir. -Bu yıl içinde öleceklerin isimleri, bu gece özel deftere yazılır.
Ramazanın müjdecisi kabul edilen Berat Kandili, yarın idrak edilecek. Berat Kandilinin önemi... Berat Kandili, 23 Ocak'ta başlayan üç ayların ikincisi şaban ayının 15'inci gecesine denk geliyor.
1- Allah'a ortak koşanlar. 2- Kalpleri düşmanlık hisleriyle dolu olup insanlarla zıtlaşmaktan başka bir şey düşünmeyenler. 3- Müslümanların arasına fitne sokanlar. 4- Akraba bağını koparanlar.
BERAT KANDİLİ'NDE DUALAR KADERİ DEĞİŞTİRİR Mİ? Değişmez. Kader ezelde Levh-i Mahfuz adlı kitapta yazılmıştır. Sonradan bir şeyin yazılmadığı levh-i mahfuzda olacak değişiklikler de (ömrün uzaması ya da kısalması) ezelde yazılmıştır.
İlgili 32 soru bulundu
“Kazâ-i mu'allak, Levh-i mahfuzda yazılıdır. Eğer o kimse, iyi amel yapıp, duası kabul olursa, o kaza değişir.” Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Kader, tedbir ile, sakınmakla değişmez.
Yüce Allah için zaman kaydı yoktur. Allah zamana mahkûm değildir. O'nun ilmi yaşanmış, yaşanacak bütün zaman ve mekânları kuşatır. Yüce Allah anne rahmine düşecek olan herhangi birimizin hayatını, ne yapacağımızı zamana ihtiyaç duymadan bildiği için de buna uygun olarak takdir etmiştir.
Kandillerde eşlerin birbirleriyle yakınlaşmasının dini açıdan herhangi bir mahsuru olmadığını ifade eden Hatipoğlu, "Kandillerde evlenmenin, gerdeğe girmenin, eşlerin birbirleriyle yakınlaşmasının dini açıdan bir mahsuru yok. Günah değil.
Dinimizde şirk hariç tüm günahlar için tövbe kapısı açık bırakılmıştır.
Adet (regl) olan bir kadının, namaz kılması, oruç tutması ve Kur'an okuması haramdır. Dolayısıyla adetli kadınlar kandil günlerinde Kur'an okuyup, namaz kılamazlar. Ancak Kur'an dinlemelerinde bir sakınca yoktur. Kur'an-ı Kerim okunduğu zaman dinleyebilir, her çeşit zikir ve dua yapabilir, sadaka verebilir.
Kur'an-ı Kerim okunmalı, okuyanlar dinlenmeli, uygun mekânlarda Kur'an ziyafetleri verilmeli, Kelamullah'a olan sevgi, saygı ve bağlılık duyguları yenilenmeli, kuvvetlendirilmeli. Hz. Muhammed' (s.a.v) salât ve selâmlar getirilmeli, kendisinin şefaatini ümit edip, ümmetinden olma şuuru tazelenmeli.
Berat (Berâet), Arapçada ''temize çıkma'' anlamına gelir. İslam inancına göre bu gecenin bereketli ve feyizli bir gece olması sebebiyle Mübarek Gece, günahların affı ve kulların temize çıkarılması sebebiyle Berat Gecesi ve kulların ihsana kavuşmaları nedeniyle de Rahmet Gecesi gibi adlar da verilmiştir.
Berat gecesinde yazılacak olanlar da yine ezelde bildirilmiş olanlardır. Ömrün uzaması kısalması da böyledir.
Peygamber efendimiz, “sallallahü aleyhi ve sellem” Berat Gecesi'nde, (Allahümmerzuknâ kalben takıyyen mineşşirki beriyyen lâ kâfiren ve la şakiyyâ) duasını çok okurdu. Duanın meali: Allah'ım beni, şirkten sakınan, kafir ve şaki olmayan bir kalb ile rızıklandır.
Mübarek geceler akşamla başlayıp imsak vaktine kadar devam eder. Bir gün akşam ezanı ile başlayıp akşam ezanında sona erer.
Ramazan'ın gündüzünde cinsel ilişkiye girmek; hem erkeğe,hem de kadına haramdır. Erkek ve kadının, Ramazan'ın gündüzünde oruç tutmaları gerekir.
Ancak bazı zamanlarda da helal olan eşlerle helal olan cinsel ilişkiyi yasaklamıştırki, bu zamanlar:Kadınların hayız (adet,regli,aybaşı)gördüğü dönemler,Nifas (Lohusalık) döneminde,yani doğumdan sonra kırk gün veya daha az,Oruçlu iken iftardan önce,İtikafta iken,ve hacda ihrama girdiğinde .
Nikahsız el ele tutuşmak haramdır. Dudaktan yanaktan öpmek de günahtır. Zinaya girmez. Ama günahtır.
Allah'a ortak koşmak, adam öldürmek, zina iftirasında bulunmak, zina etmek, İslâmî cihaddan kaçmak, sihir yapmak, yetimin malını yemek, ana-babaya karşı gelmek, Mekke'nin hareminde günâh işlemek, faiz yemek, hırsızlık yapmak, içki içmek, kumar oynamak.
Yedi büyük günah şunlardır: 1- Allah'a şirk koşmak. 2- Büyücülük, 3- Katillik, 4- Harpten kaçmak, 5- Yetim malı yemek, 6- Faizcilik, 7- Namuslu kadına iftira etmek.
Resulullah (s.a.v) dedi ki: “ Allah'a şirk koşmak, sihir, Allah'ın haram kıldığı canı haksız yere öldürmek, yetimin malını yemek, faiz yemek, cihaddan kaçmak, hiçbir şeyden habersiz namuslu mümin kadınlara zina iftirasında bulunmak.”
Buna göre ecel, hayat süresi ve ölüm için takdir edilen zamanı ifade ettiğinden kaderle ilgili bir konudur. Bu sebeple canlıların her birinin yaşayacağı ecel tek olup kesinlikle değişmez. Hiçbir canlı kendisi için takdir edilen zamandan önce hayat bulamayacağı gibi hakkında takdir edilen ölüm vakti gelmeden de ölmez.
Nasip de Allah'ın takdirine ve dilemesine bağlıdır. Bu yüzden kadere iman edip teslim olan ve kısmetine rıza gösteren kişi, kederden emin olur. Nasip meselesinde insan cüz'i iradesini kullanıp üzerine düşeni yerine getirmekle mükelleftir, neticeyi vermek ise Allah'ın takdiridir.
Yani kader, Allahü teâlânın ezelî ilmiyle, kendi irademizle yapacağımız işleri bilmesidir, zorla yaptırması değildir. Allah, hiç kimsenin alnına (Kötü biriyle evlensin) diye yazmaz. Biz, kendi irademizle, içkiciyle evlenmeye karar vermişsek, bunu yazar.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2025 Usta Yemek Tarifleri