İnanmak, din adına tebliğ ettiği konularda peygamberi doğrulamak anlamında bir terim.
Akîde, Akâid veya İtîkâd (Arapça: عقيدة); İslam'da inanç olarak bağlanmayı gerekli kıldığına inanılan inanç esaslarının bütünü olarak bilinir. Akîde kelimesi Arapça "a-k-d" (عقد) kökünden gelip, "bağ", "bağlama/bağlanma", "düğümleme/düğümlenme" ve aynı zamanda "bağlılık" ve "sözleşme" anlamlarına da gelir.
Dinî bir terim olarak itikâf akıl sağlığı yerinde ve ergenlik çağına gelmiş bir Müslümanın beş vakit namaz kılman bir mescitte ibadet/Allah'a yakınlık elde etme niyetiyle bir süre durması demektir. İtikâfa giren kimse, camide yer, içer, uyur ve ihtiyacı olan şeyleri mümkün olduğu takdirde camide tedarik eder.
İtikat kelimesinin ilk anlamı gönülden bağlılık ve inançtır. İman ve itminan kelimeleri, itikat sözcüğünün yerine kullanılır. İtikatta esas olan görmeden inanmak ve ne olursa olsun inancından vazgeçmemek anlamına gelir.
İlgili 39 soru bulundu
İtikat konu- sunda, Alevi-Bektaşi ve Sünni (Ehli Sünnet) inançlar arasında bir anlayış farkının olma- dığı açık olarak anlaşılmaktadır. Bir kimsenin dinin buyruklarını yerine getirmek için yaptıkları (TDK, 2015) şeyler olarak tanımlanmaktadır.
En geniş anlamıyla itikat; kişinin Allah, insan ve kâinat hakkındaki tasavvur ve telakkilerini kapsayan, olaylara bakış tarzını etkileyen düşüncedir. İslâm iman esasları bir müminin itikadı olduğu gibi Marksizm ve hümanizm de kendi mensuplarının itikadıdır (bk. iman mad.)
Gazzâlî, "câzim itikad" (kesin inanç) adını verdiği bu ikinci gruba giren bilgilerin güçlü deliller karşısında değişebileceğini söyler. Sıradan müminlerin inançları, hatta çoğu kelâmcıların kendi mezhepleri hakkındaki kanaatleri bu tür bilgilerdir.
Siyasi-itikadi yorumlar altında, Maturidilik, Eşarilik, Mutezile, Şiilik ve Haricilik; Ameli-Fıkhi yorumlar altında ise Hanefilik, Şa- fiilik, Hanbelilik, Malikilik ve Caferilik ele alınmıştır.
Bu terim en geniş manasıyla; Allah, dünya ve kul konusundaki mevcut olan olaylara bakış açısını büyük ölçüde etkileyen bütün düşünceleri ifade eder.
İtikadi mezhepler kaça ayrılır ve özellikleri nelerdir detayları ile derledik. Dinimizde ameli mezhepler dörde ayrılır. Bunlar sırasıyla Hanefi, Şafi, Maliki ve Hanbeli mezhepleridir.
Hanefi mezhebi; İmam Ebu Hanife'nin adını taşıyan mezheptir. Şafii mezhebi; İmam Şafii'nin adını taşıyan mezheptir. Maliki mezhebi; İmam-ı Malik'nin adını taşıyan mezheptir. Hanbelî mezhebi; İmam Ahmed İbni Hanbel'nin adını taşıyan mezheptir.
İtikadî mezhepler dinin inanca yönelik esaslarıyla ilgili farklı görüşler ortaya koyan gruplardır. Bu grupların üzerinde durduğu konular aynı zamanda kelâm ilminin alanına girdiği için bunlar kelâm mezhepleri diye de anılır.
Dinî hayata ve hukukî ilişkilere dair meseleleri kapsayan konularda ortaya çıkan mezheplere ameli mezhepler denir. Müslümanlar arasında yaygın amelde mezhepler Hanefi, Şafii, Maliki ve Hanbeli olmak üzere dört tanedir. Bu mezhepler, kurucusu sayılan müctehidlerin isimlerine nispetle anılırlar.
İtikadî Esasların Özellikleri:
Tarih içinde süzülüp gelen itikad esaslarıyla ilgili temel özellikler kelâm ilminde birkaç noktada özetlenmiştir. Bu özellikler kesinlik, değişmezlik, açıklık ve bölünmezlik olarak sıralanmak- tadır.17 Bizim tercihimiz ise bunları ihmal etmeden önem sıralaması şeklinde olacaktır.
Kısaca Orta Asya'nın Türk kavimlerinin birliği ve beraberliği dilde bütün lehceleriyle beraber Türkçe; Din olarak İslam, Fıkhi mezhep olarak Hanefilik, İtikadi mezhep olarak ise Matüridilikle gerçekleşebilir.
İtikat: Herhangi bir konudaki kişinin tasdikini ifade eder. Verilen bir habere veya zihindeki bir tasdike dayanır. Bu itikat sahih de olabilir, yanlış da olabilir. İman ise, sahibinin kendisine kesin inandığı, tasdik ettiği, boyun eğdiği bir inanmaktır.
İmanda, itikadda tek bir mezhep vardır. Bu mezhep Ehl-i sünnet vel-cemaat mezhebidir. Çünkü İslamiyet, bütün insanlara yalnız bir tek imanı ve itikadı emretmektedir. Bu imanın esaslarını ve nasıl itikad edileceğini, bizzat Peygamber efendimiz aleyhisselam tebliğ etti.
İtikat, kendisinden uzun süre sonra ortaya çıkan akaid kelimesi ile eş anlamlı bir sözcüktür. Dini hükümlerin bir kısmını oluşturan itikat, günümüzde disiplin haline gelen mezhepleri anlatmak için kullanılmaktadır.
a) İtikadî Hükümler.
İslâm dininin teorik konularını oluşturan itikadî hükümler bazı âyetlerden (el-Bakara 2/177, 285; en-Nisâ 4/136) ve Cibrîl hadisinden (Buhârî, “Îmân”, 37; Müslim, “Îmân”, 1) hareketle Allah'a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhirete ve kadere iman olmak üzere altı esasta özetlenir.
En geniş anlamıyla itikat; kişinin Allah, insan ve kâinat hakkındaki tasavvur ve telakkilerini kapsayan, olaylara bakış tarzını etkileyen düşüncedir. İslâm iman esasları bir müminin itikadı olduğu gibi Marksizm ve hümanizm de kendi mensuplarının itikadıdır (bk. iman mad.)
Dinî törenler ve günler
Aleviler, Muhammed'in son peygamber olduğuna, Ali bin Ebu Talib'in ise veliliğine (ya da imamlığına) inanırlar.
Alevilikte abdest vardır. Hem normal abdest hem de boy abdesti de dediğimiz gusül abdesti vardır.
Ali kültü etrafında şekillendiğine inanma hali var. Bu inanca göre Ali, Aleviliğin temel kurucu mürşidi ve piri oluyor. Alevi dedeleri de Hacı Bektaş Veli'nin soy şeceresi üzerinden kendilerini Ali soyuna bağlamakta sakınca görmüyor. Nitekim Anadolu dışında Aleviliğin Ali soyu olarak görüldüğü bir gerçektir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2025 Usta Yemek Tarifleri