Kant'ın ahlak düşüncesinin temeli olan üç kavram vardır: iyi isteme, kesin buyruk ve özgürlük9.
Bir davranış yapılmadan önce o davranışın yapılış amacı (niyeti) önemlidir. Buradaki niyet sadece ödeve uygun olarak, amacı kendisi için olan salt iyiyi (niyeti) gerçekleştirmektir. Salt iyi yasaya uygun olandır. Kant'ın bu düşüncesine ödev ahlakı (iyi niyet ahlakı) denir.
Buna göre dünya genelinde en yaygın ortak ahlaki kurallar; aileye destek çıkmak, dahil olunan gruba yardım etmek, iyiliklere karşılık vermek, cesur olmak, üstlere saygı göstermek, kaynakları adil dağıtmak ve başkalarının mahremiyetine saygı göstermek.
Kant'ın ahlak delili, tanrının varlığının ispat edilemeyeceğinden ortaya çıkarak ahlaki davranabilmek için tanrının varlığına ihtiyaç olduğunu savunur.
Ahlak felsefesi, insan yaşamındaki kurallar, değerler, yargılar ve düşünceler ile ilgilenen bir felsefedir. Genel anlamıyla insan yaşantısındaki her şeyi ahlaki boyutlardan ele alan bir felsefe olduğu düşünülebilir. İnsan davranışlarını iyi, kötü, güzel, doğru olarak ayıran ve sorgulayan felsefedir.
İlgili 38 soru bulundu
Bir davranış yapılmadan önce o davranışın yapılış amacı (niyeti) önemlidir. Buradaki niyet sadece ödeve uygun olarak, amacı kendisi için olan salt iyiyi (niyeti) gerçekleştirmektir. Salt iyi yasaya uygun olandır. Kant'ın bu düşüncesine ödev ahlakı (iyi niyet ahlakı) denir.
Kant, Aydınlanma geleneğinin en önemli filozoflarından biri olarak kabul edilmektedir. Kendi felsefesi içerisinde ampirizm ile rasyonalizm'i birleştirmeye çalışmış, bilginin evrensel, zorunlu ve genel-geçer olabilmesi için, hem akla hem deneye (deneyime) dayanması gerektiğini vurgulamıştır.
Kant'ın çıkış noktası, bilim ve ahlakın “var oluşu”dur. Kant'ın felsefesinin merkezinde insan, kendi başına yasa koyabilen akıl sahibi bir varlık ve ahlakın öznesi durumundadır.
kant'ın ahlak yasasının kaynağı insan aklıdır ve bu yasa evrenseldir. kişi eylemde bulunmadan önce ne yapması gerektiğine , yapacağı şeyin evrensel bir yasa olmasını isteyip istemediğine göre karar verebilir.
Kant, Tanrı kavramının teorik akılda sorunlu olduğunu belirtir. Çünkü Tanrı kavramı aklın sınırlarını aşmaktadır. Dolayısıyla Tanrı'nın var olduğunu ıspatlamak mümkün değildir. Bunun yanında, Tanrı kavramı bilgi vermese de verili bilgiye sistematik bir yapı kazandırır.
Buna göre dünya genelinde en yaygın ortak ahlaki kurallar; aileye destek çıkmak, dahil olunan gruba yardım etmek, iyiliklere karşılık vermek, cesur olmak, üstlere saygı göstermek, kaynakları adil dağıtmak ve başkalarının mahremiyetine saygı göstermek.
Her bilgi dalının kendine özgü kavramları ve özel terimleri vardır. Ahlâk felsefesinin de “iyi”, “kötü”, “özgürlük”, “erdem”, “sorumluluk”, “vicdan”, “ahlâk yasası”, “ahlâki karar”, “ahlâki eylem” olarak belirlenen kavramları vardır. Şimdi bu kavramların neyi anlattığını kısaca belirtelim.
Terim genellikle kültürel, dinî, dünyevi ve felsefi topluluklar tarafından, insanların (öznel olarak) çeşitli davranışlarının yanlış veya doğru oluşunu belirleyen bir yargı ve ilkeler sistemi kavramı ve/veya inancı için kullanılır.
Kant (Ödev ahlakı): Mutluluk asla bir amaç olamaz. Ahlaki eylemin amacı, “ödeve uygun olmak” tır. Ödev, kişinin hiçbir çıkar gözetmeksizin, iyiyi istemesi (iyi niyetli olması) ve ahlak yasasına uygun davranmasıdır. Ahlak yasasındaki buyruklar birey tarafından içselleştirildiğinde ödev haline gelir.
Pratik Aklın Eleştirisiyle birlikte Kant'ın Etikle ilgili iki ana yapıtından biri olan ve "Eleştiri"den önce yayınlanan "Ahlâk Metafiziğinin Temellendirilmesi"nde Kant, günlük yaşamda eylemde bulunurken, kendimizle ilişkimizde temelini bulan ahlâklılığın olanağının koşullarını serimliyor.
Kant'a göre, “dünyada, dünyanın dışında bile iyi istençten başka koşulsuz iyi sayılabilecek bir şey yoktur”. Başka bir deyişle: dünyada ancak tek mutlak değer vardır, o da iyi istenç ya da salt istençdir. Bu kavramın birinci belirtisi eylemin salt ödevden doğmuş olmasıdır.
Kantçılık daha çok akademik ya da kürsü felsefesi olarak gelişmiş ve öyle adlandırılmıştır. Ana eğilimleri itibarıyla, bunları, bir yanda Kant'ın aşkınsal idealizmini benimseyen yaklaşımlar ve öte yandan Kant'ın eleştirel felsefesine dayanan yaklaşımlar olarak belirtmek mümkündür.
Kant'ın Ahlak Felsefesi
Immanuel Kant, ahlak felsefesinde evrensel bir ödev ahlakını savunur. Ona göre, ahlaki eylemlerin temelinde mutluluk veya erdem gibi kavramlar yer almamalıdır.
Kant etiği şöyle tanımlar: “Belirli nesnelerle ve bu nesnelerin bağlı olduğu yasalarla ilgili olan içerikli felsefeden özgürlüğün yasalarına ilişkin olanına etik denir. Ayrıca bu bilime ahlak öğretisi de denir.”
Aşkın idealizm doktrininde Kant, uzay ve zamanın tüm deneyimi yapılandıran yalnızca "sezgi biçimleri" olduğunu ve deneyim nesnelerinin yalnızca "fenomen" olduğunu savunmuştur. Kendi içlerinde oldukları şekliyle "şeylerin" doğası bizim için bilinemez iddiasını ortaya atmıştır.
Ahlak kanıtı, insanın ahlak tecrübesinde olan ve bu tecrübe Tanrı'nın varlığın bir postulatı olarak koymaya veya Tanrı'nın ideal ahlak değerin kaynağını oluştuğunu göstermeye çalışır (Aydın, 1991, 3s). Postulat, kesin olarak kabul edilen ama ispatlanamayan kavramlara verilen addır.
Evrensel ahlakçılık, kültür, ırk, din, milliyet, cinsel yönelim ve diğer herhangi bir ayırt edici özellikten etkilenmeksizin tüm benzer kabul edilen bireyler için bir evrensel etiğin olduğunu savunan meta-etik kavramıdır.
Dolayısıyla Kant'ta iyi, istemenin bir niteliğidir. “İyi”, saf pratik aklın, kesin buyruğunun belirlediği istemedir.
Kant ile beraber doğal hukukun pozitif hukuka ahlaki bir temel sağlayan ancak kendinde bir geçerliliği olmayan bir değer alanına dönüşmesiyle, modern hukuk düşüncesi pozitivist bir nitelik taşımaya başlamıştır.
Bunlar: Nitelik, nicelik, bağıntı ve modalite'dir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri