Kadınların menopoz dönemlerinde hormonal dengelerin bozulması ile birlikte büyümesi durabilir. Nadir de olsa miyomların küçüldüğü de görülmüştür. Fakat miyomlar ancak ameliyat ile yok olurlar. Miyomların tamamen gitmesi için ameliyat şarttır.
Bitki çayları bazı hormonları dengeler ve inflamasyonu azaltır. Bu sayede miyomun bazı semptomları hafifleyebilir. Deve dikeni, ısırgan otu, hayıt otu, kırmızı ahududu ve karahindiba köküyle yapılan çaylar üreme sistemi ve rahim için yararlıdır.
Lokal anestezi altında, anjiyo cihazında görerek, kasık atardamarından her iki rahim atardamarlarına girilir bu damarlar minik taneciklerle tıkanır. Rahim içindeki miyomlar kansızlığa dayanamaz ve ölürler.
Kadınlarda çikolata kisti adı verilen yumurtalık kistlerini yok ediyor. İltihapları ortadan kaldıran soğan suyu yumurtalık kisti ve miyomları da küçülterek yok etme özelliğine sahip.
Hastaların %2-3 ünde embolize edilen miyomlar çocuk doğurur gibi vajinadan dışarı atılabilir. Bu durum miyomların kaybolmasını kolaylaştırır ve genellikle hastaların istediği bir durumdur. Ancak büyük miyom parçaları vajinadan atılırken ağrıya neden olabilir.
İlgili 26 soru bulundu
Miyomların büyük olması sebebiyle laparoskopik veya robotik yöntemde çalışılacak alan bulunmadığından açık cerrahi yöntemiyle kesi yapılarak miyomlar temizleniyor. Cerrahi tercih edilmeyen kimi uygun hastalarda ise ilaç tedavisine başvurulabiliyor.
Miyomların cerrahi yolla alınması histerektomi veya miyomektomi ameliyatlarıyla yapılmaktadır. Miyom embolizasyonu ameliyatsız miyom tedavisi olarak bilinmektedir. Genellikle hastanede yatış gerektirmeyen miyom embolizasyonu tedavisinde miyomlara giden kan akışı durdurularak küçülmesi sağlanır.
Tehlike miyom büyümelerine örnek verecek olursak; miyom 2 cm olsun. Düzenli takip sonucunda bir yıl içerisinde o miyom 3.5 cm ile 4 cm gelsin böyle bir durumda o miyomların alınması gerekir.
Miyomlar adet döngüsünde ağrı, yoğun veya uzun süren adet kanaması, lekelenme veya iki adet arası belirtiler gösterir. Bununla birlikte pelvik ağrı, miyom belirtilerinde en sık rastlanan sorundur. Pelvik bölgede hissedilen ağrı, alt karın bölgesinde yoğunlaşır. Ayrıca ağrı bacaklara kadar yayılabilir.
Östrojen hormonu, miyom oluşumunda veya gelişimde suçlanmaktadır. Bu nedenle, östrojen düzeyi yüksek olan kadınlarda, şişman (obez) ve kilolu hastalarda daha fazla miyom gözlenir. Ayrıca, miyomlarda ailesel bir yatkınlık da izlenmektedir. Bununla birlikte, doğum kontrol haplarının miyom gelişimi üzerine etkisi yoktur.
Sık idrara çıkma, kabızlık, bel ve kasık ağrısı, cinsel ilişki sırasında ağrı, uzun süren ağrılı adet kanamaları ve buna bağlı olarak kansızlık miyomların neden olabileceği başlıca şikayetlerdir. Diğer yandan, miyom rahmin içerisine doğru büyüyorsa, kanama ve gebe kalamama gibi ciddi sonuçlar doğurabilir.
Bu tür myomlar genellikle çok şikayet vermezlerve rutin jinekolojik muayenelerde tespit edilirler. Ancak yine bağzıları çok büyüyerek “dev myom” halini alır ve elle karından hissedilebilir. Genellikle bu tür myomlar büyümesi açısından takip edilir, hızlı büyüme tespit edilirse cerrahi olarak çıkartılması gerekir.
Fakat karın içinde oluşan miyomlar rahim içine göre daha az tehlike boyuttadırlar. 8 veya 10 cm boyutlarında olan veya daha büyük olan miyomlar diğer organlara da baskı yaptıklarından tehlike arz etmektedirler. Tam olarak her oluşan miyomun alınması şart değildir.
Ayrıca civanperçemi miyom olarak bilinen zararsız rahim kistlerinin küçülmesinde de etkilidir. Yumurtalık iltihaplarında, rahim sarkması ve rahim içi kanalarda civanperçemi kullanılarak hazırlanan oturma banyolarının faydası vardır.
Miyomlarda uygulanan ameliyatsız tedavi yöntemleri; ciltten (perkütan) veya transvajinal yolla uygulanan ablasyon ve embolizasyondur. Bu tedaviler genellikle ultrason anjiyografi gibi cihazlar kullanılarak uygulanmaktadır.
Rahimde görülen anormal düz kas çoğalması olan myomlar rahmin en sık görülen iyi huylu tümörüdür. Düzgün sınırlı kitleler olup farklı yerleşimlerde (intramural, subseröz, intrakaviter, saplı vb .) olabilirler. Neden olarak östrojen hormonu suçlanmakla birlikte, ailesel yatkınlığın rol oynadığı bilinmektedir.
Miyomlar kansere dönüşmez, ancak miyom dokusunun kendi içinde 1/1000 oranında kanser dokusu olabilir. İleri yaşta olup, hızlı büyüyen miyom öyküsü var ise, kanser ihtimali göz önünde bulundurulmalı ve ameliyat planlanmalıdır.
Aslında miyomların birçoğu hayati bir risk taşımasa da organizmada farklı organları olumsuz etkileyebiliyor. İdrar tutamama, kabızlık, kansızlık ve demir eksikliği miyomun yaptığı etkilerin başında yer almaktadır. Buna müteakip, yorgunluk ve halsizlik de miyom olan hastalarda görülmektedir.
Muayene sırasında tesadüfen tespit edilebilmektedir. Ancak çoğu zaman büyüme ile orantılı yani hastalığın ilerlediği durumlarda, aşırı miktarda adet kanamaları, sık idrara çıkma, karında büyüme ve şişlik, adet dönemlerinde kuyruk sokumunda ağrı gibi belirtiler ortaya çıkabilir.
Yaklaşık olarak 6 – 7 santimetre büyüklüğünde olan miyomların alınması gerekebilir. 10 cm ve üstündeki miyomlar ise mutlaka alınmalıdır.
En büyük miyom kaç cm'dir sorusuna gelince şu şekilde yanıtlayabiliriz. Yapılan araştırmalara ve ameliyatlardan çıkan sonuçlara göre günümüzde 20-25 cm büyüklüğünde miyomlara rastlanmıştır.
15 cm'e kadar miyomlar laparoskopik olarak ameliyat edilmektedir. Ancak miyomun rahimdeki yerleşimi de en az boyutu kadar önemlidir. Birden fazla sayıda miyom olması da kapalı (lararoskopik) ameliyata engel değildir. Benzer şekilde miyom sayısı kadar yerleşimleri de önemlidir.
Miyomun tam olarak tedavisini sağlayacak bir ilaç yoktur. Buna karşın gonadotropin analoğu dediğimiz iğneler 3 ay süreyle uygulandığında miyomda bir miktar küçülme sağlar.
Beslenmenizde tam tahıllar, esmer pirinç, kuru meyve, çiğ ve pişmiş sebzeler, kurubaklagiller, taze ve kurutulmuş otlara yer verin. Süt ve süt ürünleri kalsiyum, magnezyum ve fosfor içerir. Bu besinler miyomların büyümesini önlemeye yardımcı olabilir.
Miyomun en tipik belirtisi kanama
Miyom her zaman belirti vermeyebilir ancak rahimin iç boşluğuna yerleşmiş yani rahim iç duvarının içerisindeyse bazı şikayetlere yol açabilir. Bu şikayetler sıklıkla aşırı kanamalı regl dönemi yaşanır. Bu süreçte parçalı ve fazla oranda kanamaya neden olur.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2025 Usta Yemek Tarifleri