Rüyanın herkese değil, mutlaka imanından emin olunan sadık kişilere anlatılması gerekir. Çünkü güzel bir rüya gören kişi, bunu ehil olmayan birine anlatırsa o rüya yanlış yorumlanacağı için manası kaçar. Ama sadıklara anlatılırsa rüya şer gibi görünse de hayra tebdil olur.
Görmüş olduğumuz tüm rüyaları başka insanlara anlatmak yanlıştır. Bunun temel nedenlerinden biri psikolojik etkileridir. Rüyanızı anlattığınızda yapılan olumsuz rüyadan etkilendiğinizde, olumsuz bir şeyin olduğuna inanan beyniniz o noktaya kenetlenecek ve olayların gidişatını olumsuz yönde etkileyecektir.
Rüya anlatılmazsa askıdadır. Anlatılırsa tevil edilir, yorumlanmaya açık hâle gelir.
Peygamber Efendimiz (SAV) rüyaların başka kişilere anlatılmasını uygun bulmaz. Nedeni ise özel ve kıymetli olan rüyanın maneviyatı bozmaması için rüya kişi ile arasında kalması uygundur. Rüya konusuna Kur'an-ı Kerim'de özellikle Yusuf Suresi'nde değinilmiştir.
Kötü rüyaların şeytandan olması ile kötü rüya görenin uyandığında Allah'a sığınıp soluna üç defa tükürmesinde bir çelişki yoktur. Şeytan insana soldan yaklaşıp, gerek uyanıkken gerekse rüyada kötü vesveseler verdiği için, Peygamberimiz (asm) bu şekilde bir tavsiyede bulunmuştur.
İlgili 32 soru bulundu
Peki "Tanrı'nın rüya yoluyla insanlara mesaj göndermesi mümkün mü?" Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. İlyas Çelebi, "Peygamberler dışında hiçbir insan Tanrı'dan mesaj alamaz. Buna inanmak kişiyi dinin dışına götürür" diyor.
Rüyanın herkese değil, mutlaka imanından emin olunan sadık kişilere anlatılması gerekir. Çünkü güzel bir rüya gören kişi, bunu ehil olmayan birine anlatırsa o rüya yanlış yorumlanacağı için manası kaçar. Ama sadıklara anlatılırsa rüya şer gibi görünse de hayra tebdil olur.
Bu tip rüyalar libidonuzun artışta olduğuna işaret eder. Uzmanlara göre, bu tip rüyaları sık görüyorsanız cinsel açıdan istekli olduğunuz bir dönemden geçiyor olabilirsiniz. Bu tür bir rüya uzmanlara göre sizin kendinizle barışık olduğunuzu ve kendinizi olduğunuz gibi kabul ettiğinizi gösteriyor.
Haberci rüyalar ile alelade (psikofizyolojik kaynaklı) rüyalar arasındaki temel farklar şöyle açıklanır: Alelade rüyalarda hiçbir amaç yoktur; gelişigüzel veya birtakım parazit titreşimlerin ürünüdürler, saçma sapan öğeler içerirler. Haberci rüyalar ise bir amaca yöneliktir, amaçlı bir düzenlenme vardır.
Rüyadaki nesnelerin hangi geniş kategoriye girdiğini %60 doğruluk payı ile bilindi. Profesör Kamitani, uyku sırasında beyin aktivitesini gözleyerek rüyanın içeriğini tahmin etmenin mümkün olduğunu söyledi.
Peygamber'in bir rüyası için: “Allah, Elçisi'nin rüyasının gerçek olduğunu doğruladı.” (Fetih 48/27) buyurulmaktadır. Yüce Allah, Hz. İbrahim'e de “Ey İbrahim, rüyayı doğruladın. İşte Biz iyi davrananları böyle ödüllendiririz.” (Saffât 37/105) diye hitap etmiştir.
Rüyaların hatırlanmasının zor olmasının nedenlerinden biri, hafıza ile ilişkili bir beyin kimyasalı olan norepinefrinin ve beynin hatırlamaya yardımcı olan elektriksel aktivitesinin, rüya gördüğünüzde en düşük seviyelerde olmasıdır. Aslında, bir rüya görürseniz ama rüya sırasında uyanmazsanız, onu hatırlayamazsınız.
Rüyada rüya anlatmak; rüya sahibinin gerçekleşmesini istemiş olduğu hayallerinin kişi için çok büyük önem taşıdığına tabir olur. Bu rüya kişinin bu hayalinin gerçekleşmesi için yaşlı bir bayandan önemli bir destek alacağına işaret eder.
Bunun yanıtını en başta verelim: Bilimsel olarak hayır. Rüyaların beynimizdeki nörolojik süreçlerle alakalı olduğuna dair birçok bilimsel araştırma elimizde var.
Rüyalar, bilinçaltımızın yansımasıdır ve bize geleceğe dair ipuçları verebilirler. Ancak, rüyaların yorumlanması ve doğru anlaşılması kişisel yorumlamalara dayalıdır.
Bugüne kadar yapılmış olan çalışmalar ışığında söylemek gerekirse rüyalar gerçeği, gerçekler rüyayı etkiler. Hatta rüyalar tam olarak gerçek hayatı yansıtan birer aynadır. Bu nedenle rüyalar her toplumun üzerinde durması ve incelemesi gereken bir alandır.
Haberci rüyalar, alışık olmadığımız durumlar, yerler ya da kişilerle ilgili bilgiler veren, gelecekte gerçekleşebilecek olaylara bizi hazırlayan uyarıcı rüyalardır.
Doğduktan sonra görme yeteneğini yitirenler rüyalarında görsel imgeler görebilir. Doğuştan görme engelli olanlarsa resim göremez; ancak aynı seviyede koku, ses, dokunma ve duyguları hisseder. Aşırı psikolojik sorunları olan insanlar dışında herkes rüya görür.
Güzel rüya gördükten sonra kulların Allah'a (c.c) şükür etmesi gerekmektedir. Korkulu, karışık rüyaların sebebi ise şeytandır. Bu gibi rüyalar gören kimselerin şeytanın şerrinden Allah'a sığınması gerekir. Kötü rüya gören kimselerin bu rüyalarını kimselere anlatmaması gerekmektedir.
1. Islak rüyalar tanımı tıbbi olarak "uykuda boşalma" olarak bilinir ve genellikle ergenlik çağındaki erkeklerle ilişkilendirilir. Fakat ıslak rüya deneyimi ergenlikten yetişkinliğe kadar her iki cinsiyet için de ortak bir deneyimdir.
Tanıdıklarından birisiyle cinsel ilişkide bulunmak dostlarınıza karşı iyi davranmayacağınıza tanımadık birisiyle cinsel ilişkide bulunmak mal ve servet kaybına işarettir. Güzel ve sevimli bir kadın ile cinsel ilişkide bulunduğunuzu görmek, hayra işaret eder.
Erkekler genellikle başka erkeklerle ilgili rüyalar görür. Erkeklerin ortalama %70'inin rüyasındaki karakterler başka erkeklerdir. Kadınların rüyalarında ise kadın erkek oranı birbirine daha eşittir. Bu nedenler erkekler rüyalarında kadınlardan daha saldırgan duygular gösterirler.
En sâdık rüyanın sabaha karşı seher vaktinde görülen rüyalar olduğunu (Tirmizi, Rü'yâ: 3) bildiren Efendimiz, hadis kitaplarında bildirildiğine göre, her gün sabah namazından sonra sahabileriyle sohbet ederdi.
Peygamber (s.a.s.)'in bir hadisinden hareketle rüyalar, genel olarak, rahmânî, şeytânî ve nefsânî olmak üzere üçe ayrılabilir. Peygamberlerin gördüğü rüyalar vahiy mahiyetinde oldu- ğu için delildir. Peygamberlerin dışındaki kimselerin rüyası ise, delil değildir.
Istiharenin rüyaya yatma şekli ise sünnetle anlatılan istihareye uygun değildir. Adetli kadının, cünubun, kâfirin, sarhoşun ve çocuğun gördüğü rüyalar da sahih olabilir. Bunun çok örnekleri vardır: Sadık rüyalar genellikle sabaha karşı ve özellikle de öğle kaylülesinde görülür.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri