Erken dönemde en sık görülen belirtiler; iştahsızlık, kilo kaybı, bulantı, halsizlik ve çabuk yorulma olup, ileri evrelerde vücutta su birikimi, bacaklarda ödem, karında şişlik, kas erimesi, ciltte çabuk morarma, kanamaya eğilim, aşırı kaşıntı, sarılık ve geçici şuur değişikliği siroz belirtisi olarak ortaya çıkar.
Siroz hastalarında rastlanan karaciğer sertliği, büyümesi, karaciğer kenarlarının belirginleşmesi, dalak büyümesi ve karında sıvı birikimi elle muayene sırasında saptanabilir. Ayrıca sarılık, ödem ve vücutta morarmalar da ilk muayenede göze çarpan teşhis kriterleri arasında yer alır.
Yine de yorgun veya zayıf hissetmek, iştahsızlık, istemeden kilo kaybetmek, mide bulantısı ve kusma, karnın sağ üst kısmında hafif ağrı veya şişlik, sirozun erken belirtileri arasında yer alır.
Kanın dokuya ulaşamaması sebebiyle yeni damar yolları oluşur ve bu da karaciğeri daha olumsuz etkileyerek yaşamı tehdit eder. Sirozun neden olduğu karaciğer hasarı genellikle geri alınamaz. Ancak karaciğer sirozu erken teşhis edilirse hasarın kademesi sınırlandırılabilir.
Bu noktada laboratuvar çalışması ve görüntüleme bulgularınız anormal gözükmese de, karaciğer biyopsinizde daha net sonuçlara rastlanabilir. Kompanse sirozlu hastalarda ortalama yaşam yaklaşık 9-12 yıl arasında değişmektedir.
İlgili 36 soru bulundu
Karaciğer hastalıkları, safra kesesi tıkanıklığı, siroz, hepatit ve pankreas hastalıkları kaşıntıya neden olabilir. Kronik karaciğer hastalıklarında inatçı kaşıntı yaşam kalitesini olumsuz etkiler. Karaciğer hastalıklarına bağlı gelişen kaşıntıda sırt, en sık kaşınan bölgedir.
AST de ALT gibi en çok karaciğer, kalpte; az oranda böbrek ve kaslarda bulunan bir enzim türüdür. Normal, sağlıklı kişilerde AST değerleri düşüktür. Ancak bir sorun olduğunda bu değer yükselir. En fazla hepatit, karaciğerdeki hasar, siroz gibi sorunları teşhis etmek için AST değerlerine bakılır.
Hayır, sirozun tedavisi yoktur. Siroz olan bir kişide karaciğer kalıcı hasar görmüştür ve bu noktada sirozun tek tedavisi karaciğer naklidir. Ancak, sirozunun nedenine bağlı olarak, ilerlemesini durdurmak için bazı önlemler alınabilir.
Karaciğer sirozu; kanama, sarılık, karında su toplanması (asit), enfeksiyon, vücutta toksik atıkların birikmesi, koma gibi ölümcül sonuçlara yol açabilmektedir. Bu noktada hayat kurtarıcı tek seçenek hastalıklı karaciğerin alınıp yerine sağlıklı bir karaciğerin nakledilmesidir.
Prof. Dr. Yaprak, karaciğere fayda sağlayan gıdaları ise şu şekilde sıraladı: "Omega-3, Selenyum, Glutatyon, C vitamini, E vitamini içeren antioksidan içerikli yiyecekler karaciğere faydalıdır. Glutatyon karaciğerde üretilen ve karaciğerin detoks kabiliyetini sağlayan esas antioksidandır.
Karaciğer yağlanması ciltteki belirtileri ile de kendini gösterebilen bir hastalıktır. Nadir olarak görülen bu belirtiler yağlanmaya bağlı olarak oluşmuş bir karaciğer hastalığı bulunan bireylerde görülür. Kaşıntı, buna bağlı olarak gelişen kızarıklık ve pullanmalar karaciğer yağlanmasının ciltteki bazı belirtileridir.
Siroz semptomlarının varlığına göre kompanse ve dekompanse siroz olmak üzere iki evrede incelenir. Eğer yeteri kadar erken teşhis edilirse dekompanse sirozun kompanse siroza dönüşü mümkündür.
Karaciğer hastalarında makarna, bulgur, sebzeler, baklagiller, sütlü tatlılar, bulgur pilavı gibi bileşik şeker içeren gıdalar önerilir. Hazır gıdalar: Fastfood, hazır market ürünleri, sosis, sucuk, salam tüketimi kronik karaciğer hastalarının uzak durması gereken gıdalar arasındadır.
Karaciğer Kanseri Belirtileri Nelerdir? Karaciğer kanserinin erken dönemde çok özgün bir bulgusu yoktur. O nedenle de tanı konduğunda kanser genellikle büyük boyutlara ulaşmış olarak bulunur. Sıklıkla, kilo kaybı, iştahsızlık, halsizlik, çabuk yorulma, sarılık, karında sıvı toplanması gibi bulgular görülür.
Siroz Hastalığının Tedavisi
Ancak, değişik tedaviler ile sirozun ilerlemesinin durdurulması veya geciktirilmesi mümkün olabilir. Hastalığın derecelendirilmesi ve uygun tedavinin belirlenmesi için, bir karaciğer uzmanı tarafından hastanın ayrıntılı değerlendirilmesi gerekir.
Erkeklerde >60-80gr/gün, kadınlarda >20gr/gün ≥10 yıl içki kullanılması ile siroz riski artar. Ancak bu miktarda içenlerin ancak %6-41'inde siroz gelişir. Bir erkeğin karaciğer hasarı bulgularına sahip olması için günde en az 80 gr. olmak üzere 20 yıl sürekli alkol tüketimi yapması gerektiği saptanmıştır.
Aşırı tüketilen bazı maddeler karaciğere ağır hasar verebilir. Bu nedenle alkol, katı (doymuş) yağlar, kızarmış yiyecekleri fazla tüketmemek, aşırı şeker ve tuzdan da kaçınmak gerekir. Karaciğerin işlevlerinden biri de şekeri yağa dönüştürmektir. Fazla şeker tüketimi karaciğer yağlanması riskini artırır.
Yanlış beslenme, alkol tüketimi ve benzeri zararlı alışkanlıklar karaciğerin yapısını bozmakta, işlevini olumsuz şekilde etkilemektedir. Karaciğer, yapısı gereği kendi kendini yenileyebilmektedir ve bu süreç yaklaşık 6 ay kadar sürmektedir.
Siroz Hastalığı Bulaşıcı mıdır? Hepatit hastalıklarının da neden olabileceği bu hastalık durumlarında kişiden kişiye bulaşabilen durum hepatit hastalığıdır. Hepatit hastalıklarının bulaşması ile diğer kişilerde hastalık görülebilir. Ancak bu hastalık tek başına bir bulaşıcılık taşımamaktadır.
*Siroz hastaları için kereviz mükemmel bir destekleyicidir. Kereviz, siroz hastalığını önleyici özelliğinin olması nedeniyle; siroza dönüşebilme riski olan diğer hastalıklarda da yardımcı ve destekleyicidir.
Karaciğerin düzgün işlev sergileyip sergilemediği, bir dizi özel kan testiyle tayin edilebilir. Bu testler sayesinde akut, kronik karaciğer hastalıkları, hepatit, kolestaz (safra tıkanıklığı) gibi sorunlar rahatlıkla teşhis edilebilir.
Karaciğer yağlanması için alanında uzman bir iç hastalıkları ve gastroenteroloji doktoru ile görüşülmelidir.
Sirozda oluşan lipit ve lipoprotein değişikliklerinin en önemli nedeninin lesitin kolesterol açil transferaz (LCAT) ve hepatik lipaz enzim sentez ve aktivitelerindeki azalma olduğu, ayrıca parankim hasarıyla korele olarak lipoprotein a [Lp (a)] düzeyinin azaldığı bildirilmiştir (1).
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri