İngiltere'de yapılan araştırmayla, siyah çayın anti-stres etkisi yarattığı ortaya çıktı. Bilim insanlarına göre, günde bir bardak siyah çay içmek, stres hormonlarının seviyesini düşürüyor.
Çayın içerisinde bulunan kafein günlük olarak alınması gereken miktarın üzerinde alınırsa sindirim sistemini uyararak ishale sebep olur. Ayrıca, çay vücutta merkezi sinir sistemini de etkileyerek kişinin olaylar karşısında sinirli ve gergin olmasına neden olur.
8. Stresi azaltır: Siyah çayda bulunan L- theanine rahatlama ve uzun süreli daha iyi konsantrasyon sağladığı çalışmaların ortak sonuçlarıdır. Gün içerisinde ortalama 2- 3 fincan siyah çay tüketildiğinde stres hormonu olan kortizol seviyesinin düştüğü gözlemlenmiştir.
Çay yaprakları, doğal olarak kafein içerir. Aşırı kafein tüketimi ise, kaygı, stres ve huzursuzlukla ilişkilidir. Siyah çay, diğer çaylara göre daha fazla kafein içerir. Günde 200 mg'ın üzerindeki kafein alımı kendinizi daha gergin hissetmenize neden olabilir.
Aşırı tüketime dikkat!
Gün içerisinde aşırı tüketilen çay; sinir bozukluğu, kabızlık, yüksek tansiyon, el titremesi, baş ağrısı, sıkıntı ve uykusuzluğa neden olabilmektedir. Aşırı çay tüketimi, idrar miktarının da artışına neden olur. İdrarla dışarı atılan üre asidi miktarını azaltır.
İlgili 17 soru bulundu
Diyetisyen Mustafa Tilekli, kafein içeren kahve ve çay gibi içeceklerin 500 miligramdan fazla tüketilmesi durumunda sinirlilik, depresyon ve huzursuzluk gibi durumların ortaya çıkabileceğini söyledi.
Kaygı bozukluğu tedavisinde kişinin yaşamı düzenlenirken çay, kahve, kola vb. içeceklerin tüketimi sınırlandırılır. Günde 5 bardak çayın üzerinde tüketim kişinin anksiyete sorununu önemli ölçüde tetiklemektedir. Bu nedenle 5 bardak çaydan fazlasını kesinlikle içmemenizi önermekteyiz.
Panik atağın bir kaygı bozukluğu olduğunu belirten uzmanlar, tedavi süresince kafein alımının kısıtlanmasının faydalı olacağına dikkat çekiyor. “Kafein yani çay, kahve ve kola uyarıcıdır ve vücutta alarm durumu meydana getirir. Bu durumda ise stresli yaşam, daha şiddetli algılanır.”
Kafein Bağımlılığı
Kafein bağımlısıkişiler aniden çay içmeyi bıraktığı zaman aşırı yorgunluk, konsantrasyon güçlüğü, sinir bozukluğu gibi sıkıntılar kendini gösterir. Üstelik kafein bağımlısı kişilerde kafeinin etkisi de azalmıştır ve aynı uyarıcı etkiyi görmek için devamlı daha çok çay veya kahvegerekir.
Siyah çay, kemikleri güçlendiriyor. Sakinleştirici etkisi bulunuyor. Yoğun geçen bir günün ardından içilen bir bardak sıcak çay, stres hormonlarını düzenliyor, konsantrasyonu artırıyor.
Sorunun kısa cevabı: Evet çay içerisinde kafein içerdiği için uykusuzluk yapabilir.
Üzerinizdeki baskı arttığında sizi rahatlatacak bir şarkı dinlemek, stres seviyenizi düşürmeye yardımcı olabilir. Diğer yandan uzun bir yürüyüş de strese iyi gelebilir. Strese sebep olan sorundan uzaklaşmak da üzerinizdeki baskıyı azaltacağından film izlemek ya da oyun oynamak gibi aktiviteler de fayda gösterebilir.
Yüksek oranda demli çay tüketmek çayın içeriğinde bulunan maddelerden dolayı mideye zarar verir. Midede sindirim sisteminin uygun biçimde işlenmesi için mide asitlerinin normal biçimde çalışması gerekmektedir. Fazla miktarda demli çay tüketmek mide asitlerini olumsuz etkileyebilir.
İçerdiği yüksek antioksidan ileri yaşlarda görülme ihtimali olan kemik zayıflamasını engeller. Özellikle Osteoporoz adı verilen ileri yaşlarda ortaya çıkan kemik kaybı rahatsızlığına faydası olduğundan günde 20 bardak içilmesi gerektiği uzmanlar tarafından vurgulanıyor.
Şekersiz tüketilen çayın bilinen herhangi bir zararı yoktur.
Çay, kahve, bitki çayları gibi içecekler vücuttan su attığı için suyun yerine tüketilmemelidir.
Yapılan araştırmalar çayın cinselliği artırdığını doğruluyor: Çay müthiş bir afrodizyak!
Aşırı tüketim anksiyete ve uyku sorunlarına yol açabilir
Çaydaki kafein, reflü gibi rahatsızlığı olan kişilerin mide asitlerinin artmasına sebep olacağından böyle durumlarda tüketilmemesi önerilir. Aşırı çay tüketiminin anksiyete, stres ve gerginliğin artmasına sebep olabilir.
Depresyon sürecinde fincanlardan eksik olmayan yeşil çay, antioksidan maddeler sayesinde vücudu olumsuz düşüncelerden arındırıyor.
Probiyotiklerin 30 günlük kullanımı ile yapılan bir araştırmada anksiyete değerlerinin düştüğü görülmüştür. 2013 te Amerika ve Fransa'da yapılan bir araştırmada kefir ve yoğurt gibi fermente süt ürünleri verilmiş ve fonksiyonel MR ile değerlendirme yapılmıştır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri