Üzüm, pancar ve kozalak pekmezleri sıcakta ve dolapta kısa bir süre içinde bozulabilir. Pekmezler, yapısı gereği hızlı bozulabilen ürünlerdir. Bu nedenle kısa zaman içinde tüketilmesi gerekir. Pekmezlerin tüketilebilecek miktarda alınması ve ağzı kapalı bir şekilde kavanozlarda saklanması gerekir.
Anlamak gayet basittir. Bozulmamış pekmez içerisine batırılan kaşığın üzerindeki pekmezin rengi açık kahverengi olur. Bozulmuş pekmez ise kaşığın üzerinde koyu kahverengi hatta neredeyse siyah renk bırakır ve kolay akmaz. Pekmez kavanozunun dibinde tortu kalınlaşmışsa bu da bozulmanın göstergesidir.
Pekmezden az miktarda yiyerek bozulup bozulmadığını anlayabilirsiniz. Eğer kokusu ve tadı ekşiyse pekmez tam anlamıyla bozulmuş demektir. Bu pekmezi kesinle tüketmeden hemen imha etmeniz gerekir.
İçeriğindeki potasyum sayesinde, tansiyonu dengeleyici özelliği bulunmaktadır. Zengin besin içeriği olan pekmezi yetişkinlerin günde 1-2 yemek kaşığı, çocukların ise 1-2 tatlı kaşığı tüketmesi önerilmektedir.
Pekmezde gerçekleşen bozulmanın ilk evresi köpüklenmedir. Genelde açık kahverengi veya sarı renkte olan bu köpük, pekmezin üzerini kaplar. Köpüren pekmezin rengi koyulaşır, kaşığa aldığınızda yoğun, koyu bir renk görülür ve pekmez kaşıktan kolayca akmaz.
İlgili 16 soru bulundu
Bir kaşık pekmezi bardağın içerisine alın ve üzerine su dökün. Eğer suyu dökerken rengini suya veriyor ve iyice karışıyorsa gerçek pekmezdir. Eğer suyu dökerken dipte bal gibi kalıyorsa şekerden yapılmış ve sahte pekmezdir.
Meyvelerin kaynatılmasıyla elde edilen şıranın pH'ı 3-4 arasındadır ve asidik olduğundan ekşidir. Aynı zamanda içindeki meyve parçaçıklarından dolayı bulanık bir görüntüsü vardır.
Satın aldığınız pekmezlerin raf ömrü 6 ay ila 1 yıl arasında değişmektedir. Her ne kadar 6 ay dayanır 1 yıl dayanır dense de açıldıktan sonra kısa sürede tüketilmesi gerekmektedir. Kapağı açıldıktan sonra 1 ay sonra bozulma başlayabilir.
Üzüm pekmezi ekşi ve tatlı olarak istenilen şekilde yapılabilir.
Şaşırtıcı uyarı: Pekmezi yoğurtla birlikte yemeyin!
Ancak uzmanlar kalsiyum ve demir yüklü besin maddelerinin birlikte tüketilmesi durumunda vücuda bir katkı sağlamadan vücuttan atıldığını söylüyor. Bu durumda demir yüklü pekmezle kalsiyum deposu yoğurt bir araya geldiğinde vücuda hiçbir fayda sağlamıyor.
Pekmez kaşığı batırıp çıkarınca üzerinden sıvı halde akmıyor, kaşığa yapışıyorsa veya katılaşmış bir yapı gözlemliyorsanız pekmez bozulmuştur. Bozulmayı ele veren bir diğer faktör ise pekmezin rengi. Pekmez bozuldukça koyu kahverengiye dönmeye başlar öyle ki çok uzun süre bekleyen pekmezler siyaha dönebilir.
Pekmezleri uygun koşullarda saklamadığınız zaman her gıdada olduğu gibi kısa zaman içinde bozulma gerçekleşir. Pekmez hangi meyveden yapılırsa yapılsın içinde bol miktarda mineral ve antioksidan içerir. Pekmezin yapısı çok çabuk bozulabilen bir gıdadır. Bu nedenle de çok bekletilmeden tüketilmesi gerekir.
Pekmez yapımı için kullanılan üzüm, keçiboynuzu ya da dut gibi çeşitli meyveler kaynatıldıktan sonra elde edilen şıra, pH'ı 3 ila 4 arasında olduğu için damakta oldukça ekşi bir tat bırakıyor. Aynı zamanda içinde meyve parçacıkları bulunduğundan bulanık bir görüntüye sahip oluyor.
Cityfarm'ın gıda mühendisi Nur Dündar anlatıyor: "Pekmez ağzı açıldıktan sonra buzdolabında saklanmalıdır. Pekmez soğuk etkisi ile donar bu ürünün bozulduğu anlamına gelmez,benmari usulü eritildiğinde 70 C su banyosunda çözülür ve kalite kaybı yaşanmaz."
Tamamen doğal yöntemlerle üretilen pekmezlerin dibinde tortu birikebilir, bu tortuyu sıvı kısım ile karıştırmadan kullanırsaniz geleneksel kıvamda kullanmış olursunuz. Pekmezde önemli olan kısım sıvı bölümüdür.
Su döküldüğünde pekmezin rengi suya geçiyorsa ve pekmezle su iyice karışıyorsa bu pekmezin kaliteli ve organik olduğunu söylemek mümkün. Eğer su dökülürken pekmez ile su karışmıyor ve pekmez bardağın altında kalıyorsa bu pekmez organik ve gerçek bir pekmez değildir.
Üzüm pekmezi de diğer pekmez türleri gibi kan yapıcı etkisiyle öne çıkar. Üzüm pekmezi kan yapar mı sorusun cevabı, içinde bulanan yoğun miktardaki demir mineralinde saklıdır. İçerdiği demir oranı ile kansızlığa karşı oldukça etkili bir yardımcıdır.
Değmez tabi. 1 gün bile geçse riske atmayın.
Gece yatmadan önce pekmez içmek öksürüğü kısa bir süre içerisinde keser. Vücuda enerji veren pekmez mide ve sindirim sistemi hastalıklarını da iyileştirir. Karaciğerlerden toksinleri atan pekmez güçlü bir kalsiyum deposudur. Özellikle karadut pekmez çocuk sahibi olmak isteyenler tarafından sıklıkla tüketilmelidir.
Yüksek kalsiyum ve fosfor içeren pekmez, kansızlık sorunu olanlar için de doğal bir ilaç niteliğinde. Çocuklar günde iki yemek kaşığı, hamileler ve erkekler ise bir yemek kaşığı pekmez tüketmeli. Kilo vermek isteyenler ise bir tatlı kaşığı pekmez yiyebilir.
Pekmezden tek farkı pekmez toprağı kullanılmadan yapılmasıdır. Meyve suyunu pekmez toprağında bir gece bırakmak meyve suyundaki ekşiliği yok edip tatlı kıvam almasını sağlar.
Pekmezin macun kıvamına geldiğini kepçeye yapışıp yapışmadığından anlayabilirsiniz. Pekmeziniz soğuduğun da kavanoza alabilirsiniz. Pekmezinizin tam olarak kıvam alması için bir saat kaynatmanız gerekir.
Şıradaki ekşiliği gidermek için durultma işlemi uygulanmaktadır. Bu işlem genelde içeriğinde %50-90 oranında kalsiyum karbonat (CaCO3) bulunan pekmez toprağı kullanılarak yapılmaktadır. Şıraya pekmez toprağının katılmasının nedeni şırayı durultmak, süzmeyi kolaylaştırmak ve şıranın ekşiliğini gidermektir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri