1-2 hafta içinde yanık bölgesindeki deri soyulur ve hafif kızarık deri görülür. Zaman içinde deri normal haline gelir ve iz kalmaz.
Birinci Derece Yanık
Bu yanık türü çoğunlukla epidermis seviyesinde olup yüzeyseldir. Rengi kırmızı üzerine basıldığında rengi solan ve dokunulduğunda ağrı acı veren bu yanık ortalama 3-4 günde iyileşebilir. Yanık oluşumundan itibaren birkaç gün içinde kabuk bağlamaya başlar.
Serin su yeterlidir. Yanık bölgesinin üzerine yerleştirilen serin bir kompres veya temiz ıslak bez, ağrıyı ve şişmeyi hafifletmeye yardımcı olur. Serin kompresleri 5-15 dakikalık aralıklarla uygulayabilirsiniz. Aşırı soğuk kompresleri kullanmaya çalışmayın çünkü bu yaklaşım, yanıkları daha fazla tahriş edebilir.
Doku hasarı minimaldir, hasar epidermis ile sınırlıdır, deri kırmızıdır, basınç uygulandığında soluklaşır. Ödem oluşabilir ve genellikle deride bül dediğimiz su toplanması söz konusu olmaz. Yara kırmızı, kuru ve acı vericidir ve 3 ila 6 gün içerisinde iz bırakmadan iyileşir.
İkinci derece yanıklarda doku hasarı birinci derece yanıklara göre daha fazla, daha çok ağrılı ve iltihaplanmaya açık yanıklardır. 2.derece yanıklar pansumanlarla 2-3 haftada iyileşir. Ayrıca kimi zaman cerrahi tedavi yöntemlerine başvurulabilir.
İlgili 22 soru bulundu
İkinci derece yanıklar sıklıkla sıcak su, kızgın yağ gibi sıvıya temas ile oluşur. Deride içi su dolu kabarcıklar (bül) oluşur ve ağrılıdır. Zaman içerisinde bu kabarcıklar dökülür ve derinin kendini yenilemesiyle yanık iyileşir.
1-2 hafta içinde yanık bölgesindeki deri soyulur ve hafif kızarık deri görülür. Zaman içinde deri normal haline gelir ve iz kalmaz.
Bu konuda herhangi bir kısıt yoktur ve banyo yapılmasında hiçbir sakınca görülmemektedir. Yanık tedavisinde yara olan bölgeye halihazırda, derinliğine göre bir ay boyunca soğuk su uygulaması önerilirken, sık sık serin duş herhangi bir zarar vermeyeceği gibi yarayı rahatlatır.
Yanık yaraları belirli süre içinde günlük, gün aşırı veya 3 güne 1 pansuman yapılmak üzere kapatılır. Açık bırakılan yanık yaraları kurur ve bu da yaranın iyileşme sürecini yavaşlatır.
Epidermisin yanı sıra dermis olarak adlandırılan tabakayı da etkileyen ikinci derece yanık vakalarında, yanığın fiziksel görünümü kırmızı, beyaz, kabarcıklı, benekli ve şiş olabilir. Bu yanık türünde orta şiddette ağrı hissedilebilir.
Uygun kullanım ve doz/uygulama sıklığı için talimatlar: Yara ve yanık olan bölge uygun hijyenik kurallara göre temizlendikten sonra günde en az bir kez uygulanır. Hareket nedeniyle kremin uzaklaştırıldığı durumlarda tekrar uygulama yapılabilir.
Yara ve yanık olan bölge uygun hijyenik kurallara göre temizlendikten sonra 3-5 mm kalınlığında bir tabaka halinde SİLVERDİN uygulanmalıdır. Steril eldiven ve/veya steril spatülle uygulanması önerilir. Gerekli olduğunda hasta hareketi nedeniyle kremin uzaklaştırıldığı bölgelere tekrar uygulama yapılmalıdır.
Bununla birlikte yanığın immün sistem üzerine bilinen olumsuz etkilerinden dolayı hasta, endojen ve eksojen kaynaklı enfeksi- yonlara daha yatkın hale gelir. Yanık hastalarda enfeksiyon ve bunun ilerlemesi sonucu gelişecek yanık yara yeri veya organ sepsisi halen ciddi bir mortalite nedenidir (1).
4.Derece yanıklarda deriyi yenileyecek deri ekleri kalmamıştır. İyleşme yanık kenarlarından gelişen deri ile oluşur ve rahatsız edecek yara izi gelişir. Kötü yara iyileşmesini önlemek için yanık bölgesine deri nakli yapılabilir.
Açık yanık yarası hava ile temas ettiği sürece ağrıya neden olacağından, yaranın hemen hava ile teması kesilmelidir. Bunun için yara nemli steril gazlı bez ile kapatılmalıdır.
İkinci derece yanıklarda özel yanık yara örtüleri ile pansuman yapılması gerekebilir. Diğer yanıklar için müdahale direkt hastanede yapılmalıdır. Yanık bölgeye asla herhangi bir yağ, yoğurt, diş macunu gibi ürünler sürülmemelidir. Yanığa aşırı soğuk kompres uygulanmamalıdır veya buz koyulmamalıdır.
Yüzeysel ikince derece küçük yanıklarda pansuman tutturmak zordur. Bu nedenle yüz, boyun ve eldeki küçük yanıklarda krem veya solüsyonlar sürüldükten sonra açık bırakılabilir. Bunun dışındaki yanık vakalarında yara kapalı olmalıdır.
Aslında yara iyileşmesinin belirtilerinden birisinin de kaşıntı olduğu gerçektir. Ancak yara yerinde kaşıntı ve rahatsızlık hissi ilaç alerjisini, tahrişi, hatta enfeksiyon başlangıcını dahi işaret edebilmektedir. Bu yüzden yaranın çok yakından takip edilmesi gerekmektedir.
İkinci Derecede Yanık İzi Tedavisi: İkinci derecede yanık izinde bölgede hem kızarıklık miktarı hem de ödem ve su toplama durumu mevcuttur. Bu sebeple ödemi azaltmak ve toplanan suyun dağılmasını sağlamak yaranın daha rahat iyileşmesini sağlar. Genellikle medikal desteğe ihtiyaç duyulur.
Kaynayan su ya da içeceklerin vücuda dökülmesi sonucu oluşan yanık türüdür. Bu tür yanıklarda, yanan bölge musluktan akan suyun altında 15 dakika kadar bekletilir. Kaynayan suyun sıcaklığı, deriyle temas süresi ve alanına göre üçüncü derece yanığa neden olabilir.
Kaynar su yanıklarında ilk yapılması gereken yanık bölgesinin hızlı bir şekilde soğutulmasıdır. Bunun için de 10-15 dakika kadar soğuk su altında tutulmalıdır. Böylece ağrıda hafifleme ve oluşmuş yanık hasarının ilerlemesine engel olunmaya çalışılır. Daha sonra yanık bölgesi temiz bir bez ile kurulanır.
Su toplayan derinin iyileşmesi 3 haftayı bulabilir. Yanıklar iyileşme sürecinde kaşınabilir. Ancak bölgeye müdahale etmekten kaçınmalısınız. Eğer yaranız iyileşmiyor ve enfeksiyon belirtileri gösteriyorsa bir doktora görünmelisiniz.
Yaranın deri ile kaplı etrafı silinir. Açık yaranın içi kesinlikle antiseptik ile temizlenmez. Yara içi, enjektöre çekilen ve basınçlı püskürtülen serum fizyolojik ile yıkanır ya da serumla ıslatılmış steril gazlı bezle çok yumuşak bir şekilde silinir. Temiz yaralarda bu işleme gerek yoktur.
Yara çevresinde inflamasyonun (yangı) belirtileri olur. Bunlar; kızarıklık, deri renginde pembe-kırmızı renk değişiklikleri, yara çevresinde ödem, ağrı ve artmış deri ısısıdır. Bunların olmaması yara iyileşmesi açısından olumsuz göstergelerdir.
-İçinde iyot içeren Batikon benzeri pansuman malzemeleri yara iyileşmesini geciktirir, kullanılmamalıdır. -Kesi yerleri temiz ve kuru tutulmalıdır. Krem ve pomadlar bol miktarda ve vücudun ememeyeceği şekilde kullanıldığı takdirde, yara üzerinde çamur benzeri bir tabaka oluşturabilir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri