Cümle içerisinde zarf tümleci olarak kullanılan akşamüstü kelimesi, akşam ve üstü sözcüklerinin birleşmesiyle oluşturulmuştur. İkindi ile akşam arasında kalan vakte akşamüstü denir. Kış mevsiminde 16.00 - 17.00, yaz mevsiminde ise 17.00 - 18.30 saatleri akşamüstü olarak nitelendirilir.
Zarf, sıfat ve zamir şöyle ayırt edilir; Zarf: Fillerden önce gelirler, genellikle cümlenin sonunda olurlar. Sıfat: İsimlerden önce gelirler, cümlenin her yerinde olabilirler. Zamir: Fiilden ya da isimden önce gelmez ancak ismin yerine gelir, ismin yerini tutar.
Bazı cümlelerde “en” ve “daha” sözcükleri; sıfatı, adlaşmış sıfatı ve zarfı üstünlük yönüyle de belirtir. Bu durumlarda bu sözcükler üstünlük zarfı olarak adlandırılır.
Beş çeşit zarf türü bulunur. Zarf çeşitleri; durum zarfları, zaman zarfları, azlık-çokluk zarfları, yer-yön zarfları, soru zarflarıdır. Zarfların özellikleri; zarflar, tek başına kullanıldığı zaman isimleşir. Zarflar, isim çeki eklerini almazlar.
Sıfat veya zarf görevindeki pekiştirmeli sözler bitişik yazılır: apaçık, apak, büsbütün, çepeçevre, çırılçıplak, dümdüz, düpedüz, gömgök, güpegündüz, kapkara, kupkuru, masmavi, mosmor, paramparça, sapasağlam, sapsarı, sırılsıklam, sırsıklam, sipsivri, yemyeşil vb.
İlgili 25 soru bulundu
Olasılık Zarfları: Fiillerin anlamına olasılık katan zarflardır. Cümle içinde kullanılan başlıca olasılık zarfları; galiba, ola ki, sanırım, herhalde, belki, bakarsın, tut ki, varsayalım, say ki, tahminen gibi sözcüklerdir.
Evet hâlâ zarf tümlecidir.
“Artık” zarfı, konuşma anından sonrasına işaret eder. “Zaten” eklendiği cümlede gerekçe bildirir. “Şimdilik” konuşulan zamanda, şimdiki durumda anlamı katar.
Yüklem bulunduktan sonra, zarf tümlecini bulmak için yükleme "nasıl, ne zaman, neden, niçin, niye?" soruları sorulmaktadır. Bu sorular, zarf tümlecinin farklı alt bölümlerini gösterir. Genel olarak ise hepsi zarf tümlecidir. Zarf tümlecinin yeri cümle içinde değişebilir, sabit bir yeri yoktur.
Aşağı, yukarı, nazikçe, çok, az, fevkalâde, en, ileri, geri, şimdi, geç gibi kelimeler cümle içerisinde zarf olarak kullanılabilir. Türkçede pek çok sıfat aynı zamanda zarf olarak da kullanılabilir.
3.2. Üstünlük belirteçleri: daha. 3.3. En üstünlük belirteci: en. 3.4. Aşırılık belirteçleri: çok, gayet, pek, fazla, epeyce, az, azıcık. 4. Niteleme ve durum belirteçleri 4.1. Niteleme belirteçleri: iyi, doğru, güzel.
Sıfatları ve zarfları niteleyen “en” kelimesidir.
Cümlede Zarf-fiili (fiilimsi) bulmak için cümleye; nasıl, ne kadar, ne zaman ve nereye gibi sorular sorulabilir. Bugün çok uyudum cümlesine sorulan 'ne kadar?' sorusu zarf fiili vermektedir. 'Çok' sözcüğü bu cümlede miktar zarfı görevinde kullanılmıştır.
Ezberlemenin zor olduğu zarf fiil ekleri: -ken, -madan, -ince, -ip, -arak, -e e, -dıkça, -maz, -casına, -meksizin, -dığında şeklindedir. Bu şekilde yazıldığında zor gibi görünen zarf fiil ekleri kodlama şeklinde ezberlendiğinde unutulması oldukça zor bir hal alır.
Zarf fiil eki, fiil soylu kelimelerin sonuna getirilerek bu kelimelerin cümle içerisinde zarf olarak kullanılmasını sağlar. Zarf fiil eklerini bulmak için cümledeki yükleme ''nasıl'' ve ''ne zaman'' sorusu sorulur.
Cümlede dolaylı tümleci bulmak için özneyle birlikte yükleme "nereye, nerede, nereden, kime, kimde, kimden, neye, neyde, neyden" soruları sorulur: Şu çiçekleri eve bırakır mısın? (Nereye bırakır mısın?) Bugün hastaneye gideceğim. (Nereye gideceğim?)
Dolaylı tümleç, yükleme sorulan “kime, kimde, kimden; nereye, nerede, nereden; neye, neyde, neyden?” gibi sorularla bulunur. İsmin “-e, -de, -den” hâl eklerini alan her sözcük cümlede dolaylı tümleç görevinde bulunmaz. Bu ekleri alan sözcükler, cümlede zaman veya durum bildirirse, zarf tümleci olur.
Yön, zaman, tarz, sebep, miktar, vasıta ve şart bildirerek yüklemi tamamlayan ve yükleme sorulan “ne zaman, nasıl, niçin, niye, neden, ne kadar, ne şekilde?” gibi sorulara cevap veren söz ya da söz öbekleri cümlede zarf tümleci (zarf tamlayıcısı) olarak kullanılır.
Basit Zarflar
Kök hâlinde olan, ek almamış zarflardır: “yarın, gece, geç, dün, pek, az, fazla, sık, iyi, çok, hiç, sabah, akşam, henüz…”
3. ancak kelimesi cümlelerde zarf olarak ya da bağlaç olarak görev yapar.
b. Zaman Zarfları: am “şimdi, demin”, şen “önce”, amehgä “hemen, derhal”, cañ “demin”, day ~ dey “demin”, juqäçer “sık sık”.
Türk Dil Kurumuna göre neyse kelimesi ekseriyetle "Önemi yok, olan oldu" anlamında kullanılan bir sözdür. Neyse kelimesi cümle içinde bağlaç, zarf ve ünlem görevi görmektedir.
Fiillerin ve fiilimsilerin yapıldığı zamanı gösteren zarflara zaman zarfı denir. "Dün, bugün, yarın, şimdi, gece, gündüz, güpegündüz, cuma günü, haftaya, önceki gün, sabahleyin, az ön- ce, geç, iki günde, uzun zaman, biz gelmeden, demin, henüz, hâlâ, daha, artık, sonra, evvelâ, henüz, hemen, geceleri, önceden..."
Banguoğlu, doğrudan doğruya sıfatın varlığı - yokluğu, fiilin olup bitmesi ile ilgili zarflara gerçekleme zarfları diyerek evet, hayır, öyle, değil, peki, olur, elbette, tabi, yok, asla, katiyen sözcüklerini zikreder (Banguoğlu, 2004: 372).
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2025 Usta Yemek Tarifleri