Sanat ve bilimin uyumsuz olduğu düşünülebilir. Sanat, yaratıcılıktan, soyut düşüncelerden açık kurallar dizisinden doğarken; bilim ise mantık, gerçekler ve yapı yasalarına dayanır. Bu iki zıt kutbun birleşimden doğan biyo-sanat, bilimde kullanılan yöntem ve teknoloji ile gerçekleşen performans olarak dikkat çekiyor.
Bilim insanları ne kadar bilimle uğraşsa da sanat olmadan hiçbir ilerleme ve gelişme kaydedemezler. Bu yüzden sanat, felsefe, metot bilmeleri ve bir konuya parmak basmış olmaları etik açısından bir zorunluluktur. Yani her şey sonunda sanatla ilişkilendiriliyor ve o olmadan pek bir anlamı olmuyor.
"sanat bilimden üstündür, çünkü bilim; büyük emekle bilgi yığarak, inceden inceye düşünmek amacına ilerlerken, sanat sevgi ve ortaya koyuş yoluyla hemencecik hedefine varmaktadır, bilim için hüner yeter, sanat için dehâ gerekir." üçgen kareden üstündür benzeri öznel bir ifade.
Bilim ve sanatın ortak yönleri olduğu kadar farklılıkları da vardır. Sanat ve bilim arasında iki önemli fark vardır. Birincisi, bilim nesnel iken sanat özneldir. İkincisi, sanatın bilgiyi, çoğunlukla öznel temsil biçiminde ifade etmesi, bilim ise bilgi edinme sistemi olmasıdır.
Denilebilir ki Mantık, düşünme tarzının tespiti yönüyle kendine has konularının olması ve bu konuları inceleyip irdelemesi bakımından müstakil bir bilim; başka ilimlerin metodolojisi olması açısından ise bir sanat olarak kabul edilebilir. Yani mantık kendi başına bir ilim, başka ilimlere mukayese edilince sanattır.
İlgili 44 soru bulundu
Edebiyat, yazın veya literatür; olay, düşünce, duygu ve hayalleri dil aracılığı ile estetik bir şekilde ifade etme sanatıdır.
tarih bilimdir. sosyal bilimler olarak geçer. belgeler üzerinden tarih yapılır(birazcıkta tahmin ve hipotezlerle). yapılan araştırmalarda, tarihi belgelerden yapılır.
yolarını öğrenmesine rehberlik eden ve davranışlarıyla öğrenen gruba örnek oluşturan kişidir. hem eğitim yaşantılarını düzenleme hem de düzenlenen çevrede, eğitim durumunda bir örnek oluşturacak şekilde yer alma konumundadır. Bu nedenle öğretmen hem bir bilim insanı hem de bir sanatkâr olma durumundadır.
Bilim olgulara dayanır, tutarlı olmalıdır, kişisel görüşlerden uzak olmalıdır, sürekli gelişime açıktır ve tarafsızdır. Bilim aynı zamanda eleştireldir ve sürekli yeni araştırmalar doğurur. Deney ve akıl yoluyla ispatlanmış olsalar bile bilimsel bilgiler kesin ve değişmez değildir.
Bilim ve sanat, açık, yalın, konuşulur, anlaşılır, birbirini destekleyen, evrensel dillerdir.
Özetleyecek olursak sanatı iletişim kurmak, toplumlar eğitmek, bilgilendirmek, eğlendirmek, kültürel bir miras bakmak, düşündürmek veya hissettirmek için yapıyoruz.
İkisi de önemlidir ancak sanat daha önemlidir diyebiliriz. Bilimin oluşma/gelişme aşamasında bireyin ve içinde bulunduğu toplumun estetize / görgülü / barışcıl / yeniliklere açık olması şarttır. Bunu da sanat sağlar.
Sanat, uygarlığın bir göstergesidir. Bir şehirdeki sanatsal faaliyetler, tiyatro salonları, kütüphaneler vb. o şehrin gelişmişlik düzeyi açısından bir işaret olarak kabul edilir. Uluslar, yetiştirdikleri sanatçılarla özdeşleşir. Sanatçılar uluslarının gelişmesinde olduğu kadar dünyada tanınmasında da rol oynar.
Yönetimin bilim tarafı olduğunu buradan anlayabiliriz. Çünkü yönetim sahası içine giren iş, insan, organizasyon gibi olgular çeşitli yöntemler ile araştırmalara konu edilebilmektedir.
Çocuklar başta olmak üzere her yaştan birey için kendini ifade etme yeteneğini ve yaratıcılığı geliştiriyor. Sanatın insan hayatındaki önemi şüphesiz bunlarla sınırlı değil. İyi bir eser duygularını daha derinden anlamanı sağlarken, yeni fikir ve deneyimlere açık olmana yardımcı oluyor.
Sanat ve bilim, insanların dünyayı anlamalarına ve keşfetmelerine yardımcı olurlar, dünya görüşlerini genişletirler ve toplumsal gelişimde önemli bir rol oynarlar. Sanat, insanların yaratıcılık ve ifade gücünü kullanmalarına olanak sağlar.
Olgusaldır. Mantıksaldır. Nesnel'dir(Objektif).
Bilim mantıksaldır: Bilim ulaştığı sonuçların hertürlü çelişkiden uzak kendi içinde tutarlı olmasını ister. Mantıksallıktan kastedilen mantık disiplininin ortaya koymuş olduğu düşünme kurallarına göre hükümler ortaya çıkarmak.
Bilimin diğer tüm dallardan en ayırt edici özelliği, savunmalarını somut kanıtlarla sunmasıdır. Ve bu da bilimi en güvenilir dal olarak günümüze kadar birçok alt dala bölmüş, insanların daha iyi yaşam koşullarına kavuşmasına, bilinmeyen olguları bulmamıza ve evreni anlamamıza önayak olmuştur.
Pazarlamanın teknik yönleri ayrı bir çalışma ve uygulama alanı olarak değerlendirilebilse de genel ilke ve teori açısından daha geniş açıdan bakıldığında aslında diğer bir dizi disiplin ve bilimin birleşi- mi niteliği taşıdığı görülecektir.
KAPSAMLI TANIM: Sanat; bazı düşüncelerin, amaçların, durumların ya da olayların, beceri ve düş gücü kullanılarak ifade edilmesine ya da başkalarına iletilmesine yönelik yaratıcı insan etkinliğidir.
Sanat bilimi, sanatın ve estetik değerlerin incelenmesini konu edinen bir bilim dalıdır. Sanat bilimi, sanat tarihi, sanat eleştirisi, sanat yapıtlarının yaratılış süreci ve teknikleri gibi konuları içermektedir.
Bilim ve felsefe arasında yakın ilişki olduğu açıktır. Ama felsefe, bir bilim değildir. Felsefe düşünce yoluyla bilgiyi yaratır; Bilim gözlemleyerek aynı şeyi yapar. Bilim, fiziksel ve doğal dünyanın incelenmesidir.
Edebiyat ise pek net biçimde bir bilim dalı değildir. Herhangi bir edebiyatçıyı, bir çalışma yaparken gözlem, hipotez, deney, veri, kuram gibi aşamalarla sorumlu tutamayız. Ve ayrıca her hangi bir edebi ürünü, veriyi, sonucu, yorumu, "yanlışlanabilirlik" yaklaşımı ile yargılayamaz ve inceleyemeyiz.
Pozitif Bilimler: Deney yöntemine dayanan fizik, kimya, biyoloji gibi bilim dallarıdır. 3. Rasyonel Bilimler: Matematik, mantık gibi akla ve mantığa dayalı olan bilimlerdir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri