Eğer et yedikten sonra kendinizi yorgun hissediyor ve üstünüze ağırlık çöküyorsa bu bedeninizin eti tam olarak sindiremediğinin ve bağırsaklarınızda kaldığının bir işareti olabilir.
Etin anemiyi önleme, hamileliği destekleme, kardiyovasküler sağlığı koruma, psikolojik sağlığı destekleme, uykusuzluğu tedavi etme, kataraktı geciktirme, kolesterol seviyesini dengeleme, raşitizm tedavisi, kasların güçlendirilmesi, enerji sağlanması ve sağlıklı bir cildi korumak gibi inanılmaz sağlık faydaları vardır.
Kurban Bayramı'nda fazla kırmızı et tüketimi herkes için sakıncalı ancak uzmanlar özellikle kalp-damar, diyabet, hipertansiyon ve böbrek hastalarında riskin daha fazla olduğunu söylüyor.
Et alerjisi, et yedikten sonra baş dönmesi, mide bulantısı, burun tıkanıklığı ve bunlara benzer sorunlar yaratan bir alerjidir. Eskiden daha az görülen bu alerji, günümüzde ise daha sık şekilde görülmeye başlanmıştır. Et yiyen kişinin çok geçmeden başı dönmeye ve midesi bunamaya başlar.
Araştırmacılar kırmızı etin protein, B-12 vitamini ve demir gibi önemli besin bileşeni içerdiğini söylüyor. Bununla birlikte, çok fazla kırmızı et yemenin bir kişinin belirli kanser, kalp hastalığı ve diğer sağlık sorunları riskini artırabileceğini gösteren kanıtlar vardır.
İlgili 19 soru bulundu
Fazla et tüketimi en çok sindirim sistemine etki eder ve midede bir takım rahatsızlıkların yaşanmasına neden olabilir. Güç parçalanan bir besin olduğu için vücut sindirirken zorlanır. Dolayısıyla fazla tüketildiğinde midede ağrı, kramp, bağırsaklarda gaz, şişkinlik gibi sorunlar ortaya çıkabilir.
Yapısal olarak hazmı zor bir besin olan et, yüksek protein değerleriyle de dikkat çeker. Bu nedenle sonrasında hazmı kolay olan hafif ve sütlü tatlılar tüketilmelidir. Hatta et ürünleri tükettikten en az 2 saat sonra tatlı ve meyve tüketimi tavsiye edilir.
Uludüz sözlerine şöyle devam etti: “Özellikle kolesterolü yüksek olan hastalar ile kalp-damar hastalığı riski taşıyan kişiler, protein açısından oldukça zengin olsa da yüksek miktarda kolesterol içeren sakatatlardan uzak durmalıdır.”
Doktorlar, kırmızı et yerine tavuk, hindi ve balık tavsiye ediyorlar. Kırmızı et ise günde 100 gram ve haftada 600 gramdan fazla tüketilmemeli. Bu anlamda haftada kaç kez kırmızı et ürünü tükettiğinizden çok toplam ne kadar yediğiniz önem kazanıyor. Haftada toplam tüketilen et miktarı 500-600 gramı geçmemeli.
Kırmızı ette doymuş yağın dışında nitrit ve nitrat bulunduğu için ve bu maddeler de kanserojen olduğu için kırmızı etin gereğinden fazla tüketilmesi örneğin haftada 3 öğünden fazla tüketilmesi kanser riskini artırabilmektedir.
Uludüz nedeni ise şöyle açıkladı: “Salam, sucuk gibi işlenmiş kırmızı etler kalp ve şeker hastalıkları riskini artırırken, doğada otlayan hayvanlardan elde edilen işlenmemiş kırmızı et ise sağlıklı ve besleyicidir.
Kırımız et üzerinde birçok çalışma halen devam etmektedir. Gelişme çağındaki çocukların ihtiyacı olan proteinleri tek seferde karşılayan kırmızı et, vücudun enerji oranını da yükseltir. Kırmızı etler arasında yağ oranı en az olan dana eti uzmanların tüketimi tavsiye edilen çeşididir.
Sağlıklı ve taze etin diri fakat yumuşak olması gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Ümit Gürbüz, sağlıklı ve kaliteli etle ilgili tespitlerini şöyle tamamladı: “Taze ve kaliteli bir et diri görünür, yüzeyi kurumamış olmalıdır. Buna karşılık aşırı ıslaklık ve yapışkan doku da etin sağlıksız olduğunun göstergesidir.
İşlenmiş etlerin aşırı tüketimi ile bağırsak kanseri riski arasında bir bağlantı bulunmaktadır. Araştırmalara göre; uzun vadede, günlük tüketilen 50 gram işlenmiş etin tüketilmesinin, bağırsak kanseri riskini artırdığı ortaya çıkmıştır.
Et ürünleri insan vücudunun en zor sindirdiği yiyeceklerden biri. Bunun sebebi etin içerdiği proteinin kolay kolay parçalara ayrılamaması. Et gibi yağlı yiyecekleri çok fazla miktarda tüketmek midenizin daha yavaş boşalmasına sebep olurken bu şişkinliklere ve rahatsızlıklara sebep olabilir.
"İnsan vücudu protein ihtiyacının yarısını hayvansal, yarısını bitkisel kaynaklı olarak almalı. Hayvansal proteinin de yarısının, sağlıklı bir beslenme için kırmızı et tüketimiyle sağlanması oldukça önemlidir.
Etçil hayvanlara baktığımızda da saldırgan tavırlarını açıkça görebiliyoruz. Tam aksine otçul hayvanlar ise oldukça sakindir. Bu bariz gerçek bile bize durumu açıkça gösteriyor aslında. ET YEMEK İNSANLARI AGRESİF YAPIYOR.
Bu sebeple etle birlikte bol sebze tüketimi önemlidir. Her besin maddesinin olduğu gibi kırmızı etin de fazla tüketilmesi sağlığımızı olumsuz etkiler, buna karşın hiç tüketmemek de sağlık sorunlarına sebep olabilir. Çünkü kırmızı et protein bakımından oldukça zengin bir besin kaynağıdır.
Dengeli bir beslenme programında günlük 2-3 porsiyon kadar et grubu besinlerin tüketilmesi gerekiyor. Kırmızı et ise haftada en az iki kez tüketilmeli. Etin besin değerlerinden maksimum fayda sağlayabilmek için ise yanında mutlaka yeşil yapraklı besinler yer almalı.
Bezelye, fasulye, nohut ve mercimek kurubaklagiller grubunda yer alır ve protein, folat, demir, magnezyum ve potasyum kaynakları olduğu için et yerine kullanılabilecek harika besinlerdir. 100 gramında yaklaşık 20-25 gr protein, yaklaşık 5 gram posa, 2 gramdan daha az yağ içerirler.
Kırmızı eti fazla yemenin en bilinen sebebi demir eksikliğidir. Kırmızı et aynı zamanda esansiyel bir vitamin olan b12'nin kaynağıdır. Yemediğiniz halde canınız kırmızı et tüketmek istiyorsa demir ve b12 suplementleri kullanılabilir.
Etin Sindirim Süresi
yaklaşık 50 dakika içinde sindirilir. Diğer etlerin sindirimi daha uzun sürer ve hatta iki gün sürebilir. Tavuk ve hindi en hızlı seçeneklerdir, sığır eti ve kuzu etinin tamamen sindirilmesi çok daha uzun sürer.
Pek çok et çeşidine göre daha fazla yağ içeren kırmızı et, fazla miktarda tüketilirse vücuda hızlı bir şekilde yağ gider. Bu nedenle de şişmanlamaya neden olur.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri