Gaybî kıssalar. Bunlar yedi ayrı sûrede anlatılan Âdem'in yaratılışı kıssasıyla kıyamet sahneleri, âhiret, cennet, cehennem, buralara girecek olanların durumu ve haberleri olup ibret için kıssa formunda anlatılmıştır. Kıssalar uzun ve kısa olarak da iki gruba ayrılır.
Mutlak gayblar: İnsanın, cinlerin, hayvanların ölüm tarihi ve saati (ecel), Kıyamet'in kopacağı yıl, çocuğun büyüyünce nasıl hayat geçireceği, çocuğun büyüyünce kimle evlenip kaç çocuğu olması, doğacak çocuğun cinsiyeti gibi.
İnsanı merkez alan bir tasnife göre gayb mutlak ve izâfî şeklinde ikiye ayrılır. Mutlak gayb da hakkında hiçbir şekilde bilgi sahibi olunmayan ve vahiy yoluyla sadece peygamberlere bildirilen gayb olmak üzere iki kısımdır.
Bu kullanılışlar ışığında Kur'an'da gayb kelimesinin belirttiği hususları geçmiş tarihî olaylar, gizli ve sır olan şeyler, bir şeyin veya olayın iç yüzü, fizik dünyada başkalarınca görülemeyen nesneler, görülmeyen ve bilinmeyen her şey, ayrıca Allah, melek, âhiret, cin şeklinde özetlemek mümkündür.
Akıl ve duyular yanında bâtınî hislerle de bilinemeyen şey demek olan gayb, sadece Yüce Allah'ın bildiği bir alandır. Birçok âyet-i kerime ve hadis-i şerif bu gerçeği vurgulu bir tarzda ifade eder: “Gaybın anahtarları yalnızca O'nun (Allah'ın) katındadır.
İlgili 16 soru bulundu
Gayb; gözle görülmeyen, akıl ve duyularla bilinemeyen varlıklar, ilişkiler ve oluşlardır. Allah, vahiy, kader, yaratılış, ruh, kıyametin zamanı, kabirde olacaklar, yeniden dirilme, toplanma, sırat, terazi, cennet, cehennem vb. gayb âlemine aittir. Bunlar hakkında bilgi alınabilecek iki kaynak vardır: Vahiy ve ilham.
Şeytanların mü'mini ve itaatlisi yoktur. Cinler, Allah'ın izni ve hükmü olmadan hiç kimseye ne iyilik ne de kötülük yapabilirler. Cinler gaybı bilmez, Allah'ın peygamberlerine bildirdiği İlahi vahye muttali olamazlar.
O halde ğaybı bilen sadece Allahtır. Allahtan başkaları ise derece derece kendilerine bildirileni bilirler.
Evliya zatların kerameti de böyledir. Allahü teâlâ, onlara gaybı bildiriyor.
Akıl ve duyular yoluyla bilinemeyen varlık ve olaylar alanı. Duyularla idrak edilen varlıklar dünyası anlamında bir terim. Gayb âlemini veya vücûd mertebelerinden birini ifade eden tasavvuf terimi.
Allah size gaybı da bildirecek değildir; fakat Allah (gaybı bildirmek için) peygamberlerinden dilediğini seçer. Artık Allah'a ve peygamberlerine iman edin; inanır ve sakınırsanız sizin için büyük bir ecir vardır “ (Âl-i İmrân 3/179). “ Gaybı O bilir, gizlisini kimseye açmaz; Ancak elçi olarak seçtiği başka.
Epistemolojik açıdan gayb bilgisi, mutlak gayb ve izâfî gayb olmak üzere iki kısma ayrılabilir. Mutlak gayb, sadece Allah'ın bildiği, melekler dâhil hiçbir canlının sahip olamadığı bilgilerdir. İzafî gayb ise bazı varlıklara gizli kalırken bazıları tarafından bilinen durumlardır.
Allah, inananları, şu bulunduğunuz halde bırakmayacak, sonucu, pisi temizden mutlaka ayırt edecek. Ve Allah size gaybı da bildirecek değil, fakat peygamberlerinden dilediğini seçer, gaybı bildirir ona. İnanır ve sakınırsanız hiç şüphe yok ki size büyük bir ecir var.
Allah size gaybı da bildirecek değildir; fakat Allah (gaybı bildirmek için) peygamberlerinden dilediğini seçer.
Allah'a göre gayb olmaz. O, insanlara gizli kalan her şeyi bilir. Peygamberler ve melekler, Allah'ın kendilerine bildirdiğinden başka bir şey bilmezler.
[395] Gaybın Allah'tan başkası tarafından bilinemeyeceği hakkında geniş bilgi için bk. Bayraklı, KUR'ÂN TEFSÎRİ, XIV, 249-250. (Onlara) de ki: “Göklerde ve yerde olan hiç kime, yaratılmışların duyu ve tasavvur alanı dışında kalan gerçekleri bilemez. (Bütün bunları bilen ancak) Allah'tır.
Kısacası evliya en iyi insan demektir. Muhammed Salim hazretlerine, (Bir kimsenin evliya olduğu nasıl anlaşılır?) dediklerinde, (Tatlı dili, güzel ahlakı, güler yüzü, cömertliği, münakaşa etmemesi, özürleri kabul etmesi ve herkese merhamet etmesi ile bir kimsenin veli olduğu anlaşılır) buyurdu.
Allah'ın bildirmesi şartıyla gaybı Allah'dan başkası da bir derece bilebilir. Ayetteki “razı olunmuş rasul” ifadesi değişik şekillerde tefsir edilmiştir. Bazılarına göre, buradaki “Rasul”den murat peygamberdir. Yani, Allah gaybını ancak bir peygambere bildirir.
Kur'an'da "Bilesiniz ki, Allah'ın dostlarına hiçbir korku yoktur. Onlar üzülmeyeceklerdir de." ayetinde "Allah dostları" olarak geçen, "bütün sözleri, işleri ve ahlâkı, İslam dîninin bildirdiği gibi olan, Allah'ın ve peygamber'in kendilerini sevdiğine inanılan kimselere veli ve bunun çoğulu olarak evliyâ denir.
Kıyametten sonra bütün gayblar görülecektir. Gayb âleminin varlıkları, Şeytan, Cinler, Melekler, Cennet ve Cehennembiz bu varlıkları göremeyizama onlar hakkında olanları biliriz.
Rivayete göre putperestler, Resûlullah'ın peygamberliğini reddetmek için ona kıyametin ne zaman kopacağına dair bir soru yöneltmişler; bunun üzerine inen âyette kıyametin gayb olaylarından olduğu, Allah'tan başka kimsenin onu bilemeyeceği açıklanmıştır (İbn Âşûr, XX, 19; gayb hakkında bilgi için bk. Bakara 2/3).
Neml Suresi, 65. ayet: De ki: "Göklerde ve yerde gaybı Allah'tan başka kimse bilmez. Onlar ne zaman dirileceklerinin şuuruna varmıyorlar."
→Allah'ın adının anılmadığı yemekleri yerler. Soğan kabuğu, kemik ve tezek yemekleridir. CİNLER Cinler, Allah'ın adının anılmadığı yerlerde yaşarlar. Terk edilmiş binalar, mağaralar, ormanlardaki inler, tuvaletler, hamamlar ve plajlarda yaşamayı severler.
Kur'ân-ı Kerîm'de verilen bilgilere göre cinler de insanlar gibi Allah'a kulluk etmeleri için yaratılmıştır. Cân insan türünün mevcudiyetinden önce yakıcı ve her şeye nüfuz edici ateşten (nâr-ı semûm, mâric) halkedilmiştir. Cinlere de peygamber gönderilmiş, bir kısmı iman etmiş, bir kısmı kâfir olarak kalmıştır.
Erkeklik ve dişilikleri yoktur.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri