Temren okun ya da kargının (benzeri fırlatma kullanımlı silahların) ucundaki özel, delici parçadır. İlk fırlatma kullanımlı silahlarda temren, silahtan ayrı bir parça değildi.
Ok, yay vasıtasıyla atılan ucu sivri ya da özellikle ucuna metalden sivri bir başlık takılan çubuktur.
Temrenler, okların ucuna takılan ve kendine özgü tasarımları bulunan delici parçaların genel adıdır.
Temren okun ya da kargının (benzeri fırlatma kullanımlı silahların) ucundaki özel, delici parçadır. İlk fırlatma kullanımlı silahlarda temren, silahtan ayrı bir parça değildi. Yalnızca ahşabın ucu sivriltilirdi.
İlgili 40 soru bulundu
Temren, okun ucundaki sivri zırh delici metal kısma verilen addır. Türk Dil Kurumu sözlüğünde temrenin anlamı “Ok, kargı gibi şeylerin ucundaki sivri demir” olarak verilmektedir.Temren kelimesinin kökü “demir” kelimesine dayandığı söylenmektedir.
Okçuluk, yay kullanarak oku hedefe göndermeye dayanan bir spor dalıdır. Kökeni avcılığa dayanan ve günümüzde olimpik spor olarak yapılan spor türüdür. Okçuluk sporunda kullanılan bazı terimler ise şöyle, zihgir, sadak, arrow-test, clicker, berger...
Okun temreni üzerinde delikler açılmıştır; ve ok fırlatıldığında delikten hızla geçen hava tiz bir ses çıkarır. Bu nedenle çavuş okuna ıslık çalan ok, ıslıklı ok veya vızlayan ok da denir. Çin tarih kaynaklarında aktarıldığı üzere çavuş okunun mucidi bizzat Mete Han'dır.
Geleneksel Türk Okçuluğu atış tekniğinde oldukça kısa bir yay -sağlaklar için- sol elle tutulur, ok en arkasından, gez kısmından tutularak sporcunun sağ tarafa takılan tirkeşten çekilir. Yay tutan ele tutturulan ok, yayın sağında kalacak şekilde kirişe takılır (gezlenir).
Eskiden kendisine "kemankeş" (yay çeken, menzil okçularına bu şekilde seslenilirdi) yada "tirendaz" (ok atan, hedef okçularına bu şekilde seslenilirdi) denilen okçu Okmeydanı' nda esen rüzgarlara bakarak hava gözler, ve "Ya Hak" diye bağırarak okunu var gücüyle uzaklara salardı.
Yay, ok ve aksesuarların bir arada taşınabilmesini sağlayan parçaya yay çantası denir.
Erkekler: Spor ayakkabı, beyaz eşofman veya pantolon, şort, kısa ve uzun kollu forma, şapka ve okçulukla ilgili aksesuar. Beyaz süveter ve yelek giyebilir. Takım sporcuları ve antrenörü aynı tip kıyafeti giymek zorundadır. Hava şartlarına göre koruyucu ceket, yağmurluk vs. giyilebilir.
Modern okçulukta salonda (indoor) 18 metre, açık havada (outdoor) makaralı yaylar için 50 metre, olimpik yaylar için 70 metre mesafeden ok atışları yapılır. Geleneksel okçulukta oklar 30 – 90 metre mesafeden atılır. Menzil okçuluğunda ise mesafe sınırı yoktur.
Yay ve ok, esnek fırlatma aleti (yay) ve uzun mesafe gidebilen atkıdan (ok) oluşan menzilli silah sistemidir. Okçuluk, ok fırlatmak için yay kullanma sanatı, pratiği veya becerisidir.
Okçuluk branşına ideal olarak dokuz (9) yaşından itibaren başlanır, üst yaş sınırı olmayan bir spor branşıdır. Okçuluk ne yaş ne de fiziksel, hiç bir engel tanımaz engelsizdir. Tesislerimizde okçuluk eğitimi kız – erkek 9 yaş olarak ideal başlama yaşı itibari ile üstüne verilmektedir. Branş eğitim süresi 60 dakikadır.
Türklerde İslam öncesi dönemde ok tabiri ile “kabile, boy, aşiret” anlamı da kastedilmiştir.
Osmanlı Devletinde okçulukla uğraşanlara tirendaz, tirzen, kemankeş, kavvas ve tirkeş gibi çeşitli isimler verilmiştir (Yıldız, 1979, s.157).
Ok kendi içinde 5 parçadan oluşur. Ok şaftı, ok ucu, ok tüyü, pin ve ok arkalığı parçalarından oluşur. Ok, okçuluk malzemelerinin en önemli parçası ve ardından yay.
Dayanak noktası, elin çene üzerinde olduğu ve kirişin de okçunun yüzüne değdiği yeri ifade eder. Okçulukta uzun mesafe atışına menzil atışı adı verilir.
Rekorları Osmanlı İmparatorluğu'nun çeşitli illerinde 10 ayrı rekor kırmış, daha sonra bu rekorlar aşılamamıştır. Tozkoparan İskender en uzun rekorunu, gündoğusu havasıyla atılan Akrurı Menzili'nde 1281,5 gezle kırmıştır. 846 (veya 848) metrelik bu mesafe bir dünya rekorudur.
Yeniçeri Ocağı'nda Kara Hasan Ağa tarafından yetiştirildi ve zaman içinde yükselerek yeniçeri ağası oldu. Okçuluktaki yeteneğinden dolayı "Kemankeş” ve "Kara” lakaplarıyla anılmaya başlandı. Revan seferindeki başarılarından dolayı kaptan-ı deryâlığa getirildi.
Bir geminin baş ve kıç taraflarında çektiği suyun farklı olması hali. Kıçtan çektiği su fazla ise kıçlı,baştan çektiği su fazla ise başlı denir.
Terane nağme ve melodi anlamına gelirken, terennüm kelimesi de kafiyeli dizeleri ya da bir güfteyi nağmeli bir şekilde okumak demektir. Bu kelime daha çok Türk Sanat Müziği eserleri için kullanılır.
tomur ne demek? Koni biçimindeki herhangi bir çıkıntı. Kan damarları bakımından zengin olan ve kıl kökü içine giren dermis tabakası uzantısı. Deride dermis tabakasının epidermis içine uzayan çıkıntıları.
Dünya ok atma rekoru bir Osmanlı Padişahı olan 2. bu bir dünya rekorudur. hayatlari son buldu. 3.selim 888 metre uzağa ok attı.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri