Türkiye'de Romanlar Müslümandır ve erkekler sünnetlidir, Latin Amerika'daki Romanların çoğunluğu Avrupa inançlarını korumuştur ve çoğu Doğu Ortodoks Hristiyanlığını takip etmektedir.
Özkan'a göre (2000: 104), Türkiye'de İslam inancına sahip olan Çingeneler, itikadî açıdan kendi- lerini Bektaşi- Alevi ve Sünni olmak üzere iki gruba ayırmaktadır. Özellikle göçer durumda olanların pek çoğu Bektaşi - Alevi Müslüman, yerleşik du- rumda olanların büyük çoğunluğu ise Sünni Müslüman olarak bilinmekte- dir.
Türkçede Roman sözcüğü de sıklıkla Çingene anlamında kullanılır. Hindistan'ın Pencap-Sind (Pakistan, Karaçi) nehir havzası boyunca Pakistan ve Afganistan'ın da içinde bulunduğu bölgelerden M.S. 420 civarında İran ve Anadolu üzerinden dünyaya yayılmış bir Hint-Avrupa halkıdır.
Çingene adlandırmasını tercih eden akademisyenler Çingene'yi, dünyaya dağılmış bir halkın tüm üyelerine işaret eder biçimde kullanırlarken, Roman adlandırmasını kullananlar ise, daha çok Avrupa'da yaşayanları ve Romani diline sahip olanları işaret ederler.
Sonuçta Hindistan'dan gelen göç toplumunun bir bölümü Ortadoğu'da kalıp yerleşirken, kayda değer bir kısmıysa Batı'ya doğru yo- la devam ediyor. Günümüz Avrupa'sındaki Çingenelerin ataları bunlar: “Ortadoğu'da 'dom' diye çağrılırlar hala, Avrupa'daysa 'rom'.
İlgili 18 soru bulundu
Roman nüfusunun neredeyse tamamının Müslüman olduğu, abdalların tamamına yakını ve Orta Anadolu'da yaşayan Romanlar'ın bir kısmının Alevi-Bektaşi olduğu, az sayıda Ortodoks ve Protestan Hristiyan bulunduğu öne sürüldü.
Çingenece ya da Romanca, Çingenelerin yaşadığı tüm ülkelerde konuşulur, ancak bölgeden bölgeye çok fazla değişkenlik gösterir ve birçok Çingene bu dili unutup yaşadıkları ülkenin dilini konuşmaya başlamıştır.
Hayır, hiç gusül abdesti almam.
Türkiye Çingeneleri veya Türkiye Romanları, Türkiye'de yaşayan bir Çingene etnik grubudur, çoğunluğu doğu Trakya'da yaşıyor.
Buna göre Avrupa'da Roman nüfusun en yüksek olduğu ülke, Romanya'dır.
Anadolu'daki varlığı uzun bir geçmişe dayanan Çingenelerin, Hindistan'dan ayrıldıktan sonra Anadolu'yu bir geçiş noktası ve yaşam alanı olarak seçtikleri bilinmektedir. Günümüzde ise Rom, Dom ve Lom gruplar olarak Türkiye coğrafyasının farklı bölgelerinde yaşayan Çingene gruplarına rastlanabilir.
Yaygın kullanımı bulunan Çingene (Gypsy) terimi, Mısır'dan geldikleri efsanesine dayanır. Oysa işin doğrusu; Roman ataları MS I.yüzyılda Hindistandan göç etmişlerdir.
Gaco, Rom (Çingene) kültür dairesinin dışındaki şahıslara, bizzat kendileri tarafından yapılan nitelemedir. Bu niteleme Rom olmamaya denk düşmekte ise de Rom kültürünü kaybetmiş şahıslar için de kullanılır.
Romanya'daki Çingeneler (Rumence; Romi, geleneksek olarak Țigani, "Gypsies") Romanya'nın en büyük azınlıklarından birini oluşturmaktadır. 2011 nüfus sayımına göre, sayıları 621.000 kişi ve toplam nüfusun %3,3'üydü ve Romanya'da Macarlardan sonra en büyük ikinci etnik azınlıktır.
Lomlar, Domlar, Romlar ve Abdallar
Bir de İçanadolu'da Romanlar gibi yaşayan Abdallar mevcut. "Ancak dört yıl öncesine kadar Çingeneler olarak adlandırılan bu gruplar Roman açılımından sonra Roman olarak adlandırılmaya başladı. Ancak bu gruplar kendilerini etnik olarak kendi isimleriyle tanımlıyor.
Bir Çingene öldüğü zaman ilk yapılan işlerden bir diğeri de ölen kişiye ait olan tüm eşyaların yakılmasıdır (Fraser, 2005: 209). Ölünün eşyalarının kirlenmeye yol açacağı düşünüldüğü ve bir başkasına verilemeyeceği için en uygun yol budur. Bu yakma işlemiyle ruhun dünya ile bağlantısının koptuğuna inanılır.
Çergeler genellikle pazarlama (bohçacılık) ve kalaycılık işiyle uğraşırlar. Roman olmayanlarla evlenen Romanlar da vardır.Bazı ülkelerde de yerleşik yaşama zorlanmışlardır.Soykırıma uğramışlardır. Yarı göçebe, yarı yerleşik bir topluluğun sayımının yapılması güç olduğu için Çingenelerin kesin nüfusu bilinmemektedir.
* Romanlar'ın Türkiye'de yoğun olarak yaşadıkları yerler, Kırklareli, Edirne, Ankara, İstanbul, Düzce, İzmit, İzmir, Afyon, Tokat, Sivas, Denizli, Mardin, Gaziantep, Kahramanmaraş, Adana, Samsun da yaşarlar.
İstanbul'da suriçinde Balat'tan sonra Çingenelerin yoğun olarak yaşadıkları bölge Edirnekapı ile Topkapı arasında yer alan Sulukule bölgesidir.
Dokunulan yerin, cinsel bölgenin bir kısmı veya çoğu/tamamı olması arasında da fark yoktur. Kişinin sadece ön değil, arka tarafına dokunması da abdestinin bozulmasına yol açar. Aynı şekilde kendisinin değil de meselâ eşinin veya bir çocuğun ön veya arkasına dokunması da abdestini bozar.
Cinsel organların birbirine değmesi halinde (sadece değmekle) Imam-i A`zam ve Ebû Yusuf`a göre her ikisinin de abdesti ve oruçlu iseler oruçları bozulur, gusletmeleri yine gerekmez. Sünnette kesilen deriye kadar duhul olması halinde ise, boşalma olsun olmasın, her ikisine de gusül gerekir.
Âdet veya lohusalık dönemi bitiminde gusül abdesti almadan ilişkiye girilir mi? Hanefi mezhebine göre adet ve lohusalığın azami müddetleri (adetin azami müddeti on, lohusalığın kırk gün) bitince, herhangi bir şart aranmaksızın eşler arasında cinsel ilişki helal olur.
Çingene dilinde "seni seviyorum"un bir karşılığı yoktur. Onlar sevdiklerine "Seni yaşatacağım" derler.
Rom, Çingenece (Romani) dilinde koca erkek demek olan ve Çingeneler arasında isim olarak kullanılan bir kelimedir.
Kadını meta olarak gören farklı argo deyimler de bulunmaktadır. "Puma Zehra'nın cinsel organı yani elmas madeni Taner'in cebinden çıkmıştı." mitralarla zaalaştı." Mitra sözcüğü Yunanca kökenlidir ve dölyatağı, rahim anlamına gelmektedir. Bu argo deyimde de kadın cinsel organ düzeyine indirgenmektedir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri