Balın sıcak içeçeklere katılarak tüketiminde temasın bir sakınca yoktur. Balın çaya, bitki çaylarına, sıcak suya katılması balın bozulmasına sebep olmaz. Balın bozulmasına ve değer kaybetmesine sebep olan etkiler daha uzun süreli sıcaklıklardır.
Bal ısıtılmaması, kaynatılmaması gereken bir besindir.
Bu sebeple balı sıcak çaya katmak veya keke bal koymak ve böyle pişirmek sağlığımıza yarardan çok zarar verir. Çünkü ısınmış balda HMF yani hidroksimetil furfural oluşur. Kısacası çaya bal katmak oldukça tehlikelidir.
Ayurvedaya göre ısıtılmış veya pişirilmiş bal (sıcak içeceklerin içine eklenen bal da dahil) çakraları kapattığı için "toksiktir". Pişirilen balın toksik, yani insan vücuduna zararlı olduğu iddiasının en büyük dayanağı budur.
Isı kaliteyi bozar ve bal enzimlerini, besin maddelerini kaybeder. Isıtılmış bal aslında vücutta kötü etkiler yaratabilir ve hatta ölümcül olabilir. Balın 40 dereceye kadar ısıtmak, tadının da acımasına sebep olan bazı kimyasal reaksiyonlar oluşturur. Ayurveda'ya göre bal, pişirildiğinde şifasal değerini kaybeder.
Kanser riski olanlara faydalı
Çünkü bal içerisindeki doğal enzimler ve antioksidanlar sayesinde çaya eklendiğinde eriyerek çayda bulunan antioksidan kapasitesini yaklaşık yüzde 50 kadar artırıyor. Çayınıza kanseri tetikleme potansiyel etkisi olan şeker yerine bal eklemenin fayda sağlayacağı görülüyor.
İlgili 18 soru bulundu
Doç. Dr. Ahmet Güler, balın 43 derecenin üzerinde ısıya maruz kalması halinde besin değerini yitirdiğini, bu derecenin üzerinde süt veya çaya konulan balın tatlandırıcıdan öteye geçmeyeceğini söyledi. Balı, sıcak süt veya çaya karıştırmayın!
Analizlerimiz sonucunda; bal ilave edilen her bitki çayı örneğinin fenolik madde içeriğinin ve antioksidan etkisinin yüksek oranda arttığını görmüş olduk. Araştırmamız rutin çay hazırlama işlemi uygulanan örneklerle yürütülmüş ve sıcak çaya bal katıldığı takdirde balın etkisinin kaybolmadığını ortaya koymuştur” dedi.
Balın sıcak içeçeklere katılarak tüketiminde temasın bir sakınca yoktur. Balın çaya, bitki çaylarına, sıcak suya katılması balın bozulmasına sebep olmaz. Balın bozulmasına ve değer kaybetmesine sebep olan etkiler daha uzun süreli sıcaklıklardır.
BALIN ZARARLARI
- Fazla kilolu ve şeker hastalığı olan kişilerin bal tüketmesi önerilmez. - 1 yaşından küçük çocuklara bal yedirilmesi sakıncalıdır. - Fazla tüketimlerde kusma, yüksek ateş, ishal, baş dönmesi gibi rahatsızlıklara neden olabilmektedir. - Yüksek kalorili olduğu için kilo alımını hızlandırır.
Bazı bal tüketicileri kaloriferin üzerinde, ocakta, sobada ballarını ısıtıyorlar. Fakat 45 derece sonrası HMF oluştuğu için kanserojen maddesi oluşuyor.
Ballı ılık su içmenin vücuda etkileri
Ballı ılık su içmek bulaşıcı hastalıklardan korur. Bal, çocuklarda öksürük sıklığını ve şiddetini azaltır. Ilık su boğazınızı yumuşatırken bal da boğazınızın ince bir tabakayla örtülmesini sağlar. Bu yumuşatıcı etki ile birlikte öksürüğün giderilmesine yardım eder.
Bu bitkinin bulunamaması takdirde kış çayına bal katılabileceğini ifade eden Yalvaç, “Yalnız dikkat edilmesi gereken balın çaya çok sıcakken katılmamasıdır. Yani çayın hafif soğumasını bekleyip, daha sonra çaya bal katmalıyız.”dedi. tarafından sağlanmaktadır.
Bir kibriti hafifçe balın içerisine batırın. Ardından kibriti yakın. Eğer bal değdirdiğiniz kibrit yanmaya başladıysa bal gerçek ve saftır, yanmıyorsa sahtedir.
1 hafta boyunca çalışan arılar, bir çay kaşığı bal üretimi yapabilir. Arılar genellikle 1 hafta kadar yaşayabilir. Yaşadıkları süre boyunca da sadece bir çay kaşığı bal üretebiliyor.
Kahvenize ya da çayınıza sağlıklı olduğunu düşünerek bal eklemeniz aslında gereksiz, bu sadece gelip geçici bir trend. ' Özet olarak aslında çaya bal ya da şeker koymanın arasında sağlık açısından çok da bir fark yok. Sıcak içeceklerin tümünü şekersiz tüketmek elbette en sağlıklı seçenek.
Ortalama 7 hafta yaşayan bir bal arısı, ömrü boyunca sadece bir çay kaşığı bal üretiyor.
Balla salatalık rendelenerek yenirse susuzluğu giderir. Kanı temizler.
Karatay, yaptığı açıklamada, ekmek, bal ve pekmezden uzak durulması gerektiğini ileri sürdü. Balın sıvı şeker olduğunu iddia eden Karatay, "Yüzde 60 fruktoz, yüzde 40 glikozdur. Bal da pekmez de sıvı şekerdir.
Halk dilinde 'deli bal', 'acı bal' ya da 'tutan bal' olarak bilinen orman gülü balının gereğinden fazla tüketilmesi ölümcül olabiliyor. Nedeni ise damar açıcı özelliği bulunan balın tansiyonu hızla düşürmesi.
Bal doğadan soframıza hiçbir işlemden geçmeden sunulabilen mucizevi bir besindir. Ancak endüstriyel üretimde ham baldaki katılaşma ve kristallenmeleri önlemek adına bala ısıtma işlemi yani pastörize işlemi uygulanabilmektedir. Balın kristallenmesi çok doğaldır.
Ham balın ısıtılması, balın yapısını değiştirir ve potansiyel olarak enzimleri, vitaminleri, mineralleri vb. Zayıflatır veya yok eder (bir saniyede daha fazlası) ancak sizi korkunç bir hastalık veya zehir vermez.
Düzenli olarak tüketilen ballı ılık su, kabızlık sorununu ortandan kaldırır. Ilık su ve bal bağırsakları aktif hale getirir. Buradaki en önemli nokta her sabah aynı saatte aç karnına tüketmek. Hastalığa neden olan toksinleri vücuttan uzaklaştırır.
Özetle; araştırma çaya tatlandırma amaçlı olarak bal ilave edilmesi durumunda toplam fenolik içeriğinin ve antioksidan kapasitesinin belirgin şekilde arttığını ortaya koyuyor. Bu da balın, çayın tatlandırılması için iyi bir alternatif olarak kullanılabileceğini gösteriyor.
Balın bir kaşıktan fazlası zarar bile verebilir demek, bir kaşıktan azı yararlıdır anlamına gelmez. Denetlemenin olduğu ülkelerde bal ambalajlarında hatta satıcılarının internet sitelerinde dahi günde bir kaşıktan fazla alınmaması önerilir. Sebebi çok basit; ŞEKER SAĞLIĞA ZARARLIDIR.
Hem bal tüketiminin faydaları nedeniyle hem de doğal tatlandırıcı olması nedeniyle günlük parçalara bölünerek örneğin her sabah bir tatlı kaşığı olacak şekilde tüketilmesinin kilo alma sorunu yaratmayacağı uzmanlar tarafından belirtilmektedir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri