Bir konu üzerinde devamlı düşünen bir kişinin o konu üzerinde fazla hassas olmaması pek mümkün değildir. Aşırı düşünerek aslında negatif duygular canlı tutulur. Negatif duygular, psikolojik rahatsızlıkları, depresyonu, anksiyeteyi ve kaygı bozukluklarını beraberinde getirir.
Overthinking yani aşırı düşünme hastalığı, senin geçmiş yaşantına ya da geleceğine dair sık sık ve gereğinden fazla düşünme olarak tanımlanabilir. Düşüncelerin sık sık tekrar etmesi yüzünden “Düşünme gevişi” denilen kavram da bununla beraber ortaya çıkar ve aynı zamanda bu isimle de bilinir.
Obsesif kompulsif bozukluk (OKB), insanların obsesyon adı verilen sürekli tekrar eden düşüncelere sahip olması ve bu düşüncenin kendisini rahatsız etmesinden ötürü, genellikle rahatlamak amacıyla ritüel veya kompulsiyon adı verilen sürekli tekrar eden davranışlarda bulunmasıyla karakterize bir durumdur.
İlgili 37 soru bulundu
Ruminasyon; istemsiz şekilde ortaya çıkan ve kontrol edilmesi zor, bastırmak için çaba gerektiren çeşitli tekrarlayıcı düşüncelere sahip olmaktır. Bu tür düşünceler kişinin zihnini sıklıkla meşgul eder fakat problemin çözümüne dönük bir sonuç oluşturmaz.
Aşırı düşünmenin ruh sağlığı sorunlarıyla çift yönlü bir ilişkisi olabilir. Stresli olaylar, depresyon ve kaygı insanları fazla düşünmeye daha yatkın hale getirebilir ve bu aşırı düşünme daha kötü stres, endişe ve depresyona katkıda bulunur.
Aşırı düşünen birey düşüncelerini ve geleceğini yoğun bir şekilde kontrol altında tutmaya çalışır. Yoğun bir kontrol arzusu, çoğu zaman anksiyete ile bağdaşlaştırılır. Dolayısıyla fazla düşünmenin altında yatan psikolojik durum, bir çeşit anksiyete bozukluğu olabilir.
Düşünce takıntısı sadece Psikanalitik Psikoterapi süreci ile geçer. Çünkü siz takıntını yenmek istesenizde onunla uğraştıkça zihninize yapışır. Düşünce takıntısının olmasının nedeni kişinin altta yatan bilinçdışı kaygılarının takıntılı düşünceler üstünden huzursuzluk vererek çıkmasıdır.
Karamsar kişiler, gelecekte onları bekleyen olumsuz deneyimlerin varlığını sıklıkla düşündükleri için çaresizlik, umutsuzluk, endişe duygularını yoğun olarak yaşar, üstesinden gelmek için yetersiz olduğunu düşünür.
Anksiyete türkçedeki karşılığıyla kaygı, kişide her an kötü bir şey olacakmış hissi, örneğin her an kötü bir haber alacağı yada kendisinin yahut yakınlarının başına kötü birşey geleceği endişesi ile giden bir bunaltı duygusudur. Kişi sıklıkla günlük olaylar karşısında beklenenin üstünde yüksek bir kaygı düzeyi yaşar.
Dilimize İngilizce'den geçen overthinking kavramı “fazla düşünmek” anlamına gelmektedir. Geçmişe dair yaşadıklarınız ya da geleceğe yönelik bir konu hakkında gereğinden fazla ve uzun süre düşünmektir. Düşünme, sürekli tekrar ettiği için “düşünce gevişi” olarak da tanımlanır.
Önemsiz ayrıntıları aşarak düşünmek ve önemli olana konsantre olmak.
Altruizm tanım olarak kendinden önce başkasını düşünmek anlamına geliyor.
İnsan, şu hayatta düşünmeden edemiyor ama yapılan yeni bir araştırmaya göre düşünmek insan sağlığı üzerinde kötü sonuçlara yol açabiliyor. Hatta ömrünüzün dahi kısalmasına neden olabiliyor. Harvard Tıp Fakültesi'nde yapılan bir araştırma, aşırı beyin aktivitesinin ömrü kısaltabileceğini ortaya çıkardı.
Obsesif kompulsif bozukluk, kişide mantıklı gelmese bile kontrol edemediği düşüncelere neden olan, oluşan takıntıyı gidermek için bazı hareketleri tekrar tekrar yapma ihtiyacı hissettiren bir psikolojik hastalıktır.
Aşk ve Devrim - İnsan düşüncelerinin ürünüdür. Ne düşünürse ona dönüşür.. 'Mahatma Gandhi | Facebook.
Stresin Sağlığımız Üzerine Etkileri. Düşünceler bir insanda gerçekten hastalığa neden olur mu? Bunun cevabı evet, gerçekten düşünceler, özellikle de olumsuz düşünceler bir insanda bir hastalığın ortaya çıkmasına neden olabilir.
- Düşünceler kontrol edilebilir, - Duygular düşüncelerin sonucudur, - Öyleyse duygular kontrol edilebilir. Duygulara sahip çıkmanın tek yolu, onun ortaya çıkmasına sebep olan düşünceleri keşfetmektir.
Birni düşündüğümüzde karşı tarafta bizi düşünüyor olabilir mi? Hayır, böyle bir beyinsel bağ kurma durumu yok. Örneğin eski cumhurbaşkanımız sayın Ahmet Necdet Sezer'i düşündüğünüzde o sizi düşünmez ya da karşınızdaki kişiyi düşündüğünüzde o sizi düşünmez.
Obsesif kompulsif bozukluk (OKB), insanların obsesyon adı verilen sürekli tekrar eden düşüncelere sahip olması ve bu düşüncenin kendisini rahatsız etmesinden ötürü, genellikle rahatlamak amacıyla ritüel veya kompulsiyon adı verilen sürekli tekrar eden davranışlarda bulunmasıyla karakterize bir durumdur.
Yansıtıcı Düşünme (İng: Reflective Practice), kendinizi geliştirmek için deneyim ve eylemlerinizi aktif olarak analiz etmek demektir. Örneğin bir atlet, bir antrenmanda yaptığı hataları gözden geçirip tekrarını önlemek için çözümler bularak, yansıtıcı düşünme yapabilir.
İstemli düşünme ise, disipline edilmiş, kaliteli, gizli bilgiyi açığa çıkartan, yenilikçi, “yüksek seviyede” düşünmedir. Düşünme fonksiyonu ve kapasitesi, istemsiz düşünmeden istemli düşünmeye doğru sürekli ve sınırsız bir şekilde geliştirilebilir. Böylece beyin kapasitesindeki kullanma oranı artar.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri