Namaz kılmak insana ruhsal ve psikolojik olarak birçok fayda sağlamaktadır. Kişinin aklında kötü düşüncelerin barınmasına fırsat vermez. Günlük hayatın planlanmasına ve hatta hastalıkların önlenmesine yardımcı olduğundan da söz edilmektedir.
Namaz insanın beş vakit huzuru tatmasıdır. Bu da insanı çok mutlu ediyor. Namaz insanın içini ferahlatır ve huzur verir.
Namaz, insanı maddi ve manevi temizler, çünkü mümin namaz kılmak için abdest alır ve tertemiz bir biçimde Rabbinin huzuruna varır. Namaz, kulun hata ve günahlarının giderilmesine ve affına vesile olur. İnsan, af ve mağfiretini namazla dile getirir ve ifade eder.
Düzenli namaz kılma ve kılmama ile ruh sağlığı arasında anlamlı ilişkiler bulunmuştur. Buna göre düzenli namaz kılan bireylerin diğerlerine oranla daha çok ruh sağlığı sürekliliğine sahip bireyler olduğu görülmüştür.
Allah Resûlü, meleklerin namaz kılanların lehinde şahitlik yapacaklarını ifade ediyor. Namaz, bütün peygamberlerin Allah'a yönelişinin en somut ifadesidir. Peygamber Efendimize, “Şüphesiz benim namazım da, kurbanım da, hayatım da ölümüm de alemlerin Rabbi Allah içindir” demesi emredildiği gibi, Hz.
İlgili 41 soru bulundu
Evet namaz kılarken insan altı yönden Allah tarafından kuşatıldığı şuurunda olmalıdır; hatta Allah'ın içine bile nufuz ettiği şuurunda olmalıdır. Çünkü Allah'ın olmadığı yer yoktur. Akait kitapları onu nihayetsiz olarak anlatır. Yüce Rabbimiz de “Biz ona (kulumuza) şah damarından daha yakınız” müjdesini veriyor.
Sadece namaz kılan bir insanın cennete gidip gitmeyeceğini Allah bilir.
Namaz aidiyet sorunu, belirsizlik ve umutsuzluğu ortadan kaldırması hasebiyle de ruhsal rahatlama sağlıyor. Namazla huzura kavuşan ve konsantre olan insanların beyinlerinde dopamin interleukin-2 gibi maddeler salgılanıyor.
Öğle, ikindi ve akşam namazlarının günün yorgunluğunu ve stresini azalttığını ve insana psikolojik bir rahatlama sağlıyor. Yatsı namazıyla gün boyu vücutta oluşan yükün geri kalanının dışarı atıldığını ve insanın rahat bir şekilde uykuya dalmasının sağlandığını belirtti.
Duygularını kaybetmiş bir hasta; anne ve baba sevgisi, kafirlere ve kötülüklerden nefret etmek gibi duygulara sahip değilse yüce Allah onu yükümlü kıldığı duygulardan affetmiştir. Şayet psikolojik hastalıkla birlikte kişinin aklı ve idrakı kaybolmuyorsa namaz ve oruç gibi ibadetleri yapmakla mükelleftir.
45,46. Sabır ve namazla Allah'a sığınıp yardım isteyin; Rablerine kavuşacaklarını ve Ona döneceklerini umanlar ve huşu duyanlardan başkasına namaz elbette ağır gelir. Sabrederek ve namaz kılarak (Allah'tan) yardım dileyin. [14] Şüphesiz namaz, Allah'a derinden saygı duyanlardan başkasına ağır gelir.
Ahlaki güzellikleri olumlu yönde etkilemeyen bir namaz, insanın ruhunu saflaştırması; zihnini ve kalbini Allah'a odaklaması hususunda ona hiçbir fayda sağlamaz. Kur'an-ı Kerim'de “Namaz ibadetinin, insanı çirkin fiillerden ve akla, sağduyuya aykırı olan her türlü şeyden alıkoyduğu” (Ankebût, 29/45.) ifade edilmiştir.
Namaz, bu fani ve kısıtlı hayatı aydınlatır, nurlandırır, güzelleştirir, bereketlendirir ve beka bulmasına vesile olur. Her şeyden önce, günde beş vakit düzenli bir şekilde namazını kılan bir insan günün stres ve sıkıntılarından kurtulur, ruhunu dinlendirir, kalbini istirahata çeker.
İslâm âlimleri bu hadisi şeriften hareketle namazda, akla ve kalbe gelen düşüncelerden dolayı, namazın bozulmayacağını ifade etmişlerdir (Kâsânî, Bedâî', 1/215; Şevkânî, Neylü'l-evtâr, 2/397-398 [861]).
Namaz kılmayan, her gün beş vakit namazda sünnetlerle beraber 21 kere tekrarlanan bu duadan Müslümanları mahrum bırakıyor. Kıyamette bütün müminler bu haklarını namaz kılmayanlardan alacaktır. Namaza gevşeklik gösteren, kıymetini bilmeyip hafif tutan birçok cezaya uğrar: Ömründen hayır ve menfaat görmez.
Diyanete göre de Allah Rızası için isteğin gerçekleşmesi amacıyla namaz kılınması uygun görülmüştür. Diyanet kaynaklarında Hz. Muhammet'in buyurduğu kişi bir isteğini Allah'tan veya başka bir kişiden talep edeceği zaman önce güzelce abdest aldın ve iki rekatlık hacet namazını kılsın diye buyurmaktadır.
Her ne sebeple olursa olsun namaz dışında ağlamak ve buna bağlı olarak gözden yaş akması abdesti bozmaz. Ancak namaz esnasında, dünyalık bir endişe ile ses çıkararak ağlamak kişinin namazını bozar, abdestini bozmaz (Mergînânî, el-Hidâye, 1/62).
Sahih hadislere göre farz namazlardan sonra en faziletli namaz teheccüt namazıdır.
Allah Resûlü (s.a.a.) şöyle buyurdu: "İki kişinin namazı başlarından yukarıya çıkmaz: Efendilerinden kaçan köle; tekrar onlara dönünceye dek. Kocasına isyan eden kadın; tekrar evine dönünceye kadar." (Taberânî, el-Mu'cemu'l-Evsat ve's-Sağîr).
İçini ve dışını temizler. Kalbinde bir kötülük varsa onu atar. Temiz bir kalb ve temiz bir vücudla Allah'ın divanına çıkar, huzurunda durur, namazını kılar.
Namazın şartlarına, sünnetlerine, adabına, tadili erkana uyularak kılınması mutlaka önemlidir. En iyisini Allah bilir lakin hangi namaz olursa olsun namazı hızlı kılmak eksikliklere ve hatalara yol açacağından doğru görülmemiştir.
Namaz dosyasının ilk sorguya çekilen dosya olacağı rivayetlerine dayanan bilgi, soruda da vardır. Bu sebeple onları tekrar etmeyeceğiz. - Burada söylememiz gereken şudur: İmansız olarak kabre girmeyen kimselerin af ihtimaline dahil olan günahlar arasında namaz da vardır. Yani Allah namaz kılmayanları da affedebilir.
Namazın farz olduğunu inkâr eden dinden çıkar. Çünkü namaz kesin ayet, hadis ve icma delilleriyle sabittir. Tembellik veya umursamazlık sebebiyle namazı terkeden âsî ve fasık olur. Namazı kılmamak dünya ve âhirette azaba sebep olur.
Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: “Üç kimse cennete giremez ve Allah kıyamet günü onlara nazar etmez; Ana babasına isyan eden kimse, erkeklere benzeyen kadın ve karısına kötülük yapılmasına razı olan kimse.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri