'Çiğ süt kaynatılmadan içilir mi? sorusu ise en fazla merak edilen sorulardan biridir. Çiğ süt kaynatılmazsa, kısa süre içerisinde zararlı organizmaların üremesine yol açar. Bu organizmaların oluşmasını önlemek için, çiğ süt mutlaka ısıya tabi tutulmalı, yani kaynatılmalıdır.
Çiğ sütü satın aldıktan sonra tüketmek için kaynatma işleminden geçirmek gereklidir. Kaynayan sütteki zararlı mikroplar kırılır ve tüketime uygun hale gelir. Doktorlar çiğ sütün kaynatılmadan tüketilmemesini defalarca vurgulamaktadır.
Çiğ sütler kaynatılmadan buzdolabında 2 gün kadar dayanabiliyor. Ancak saklama şartları uygun değilse bu süre 1 güne kadar düşebiliyor. Çiğ sütünüzü hemen kullanmayacaksanız ağzı sıkıca kapatılmış bir cam şişe veya plastik şişede buzdolabında saklamanızı öneriyoruz.
Çiğ süt, pastörizasyon ya da homojenizasyon gibi bir işlem görmediği için pastörize sütlere göre içinde vücuda faydası olduğu belirtilen birtakım bakterileri içeriğinde barındırmaktadır. Raf ömrünü uzatmak adına herhangi bir kimyasal işlem uygulanmadığı için güvenle tüketebileceğiniz bir üründür.
Hastalıklı hayvanlardan elde edilen sütler veya bu sütlerle yapılmış besinler, çiğ olarak tüketildiği veya yeterince pastörize veya sterilize edilmediği zaman ölümle sonuçlanabilecek çeşitli gıda zehirlenmelerine neden olabilmektedir.
İlgili 31 soru bulundu
Süt, kaynatmamak koşuluyla, tercihe bağlı olarak soğuk veya ılık içilebilir. Sütü vücut ısısına yakın, 35-40ºC de ısıtmak uygundur. Besin değerini koruması açısından sütün kaynamamasına dikkat etmek gerekiyor.
Çiğ süt, işlem görmemesi nedeniyle birçok fayda barındırsa da bu özelliği nedeniyle bruselloz ve tüberküloz gibi birçok hastalığa yol açan bakterileri de vücuda taşıyabiliyor. Sütün alındığı ineğin nasıl koşullarda yetiştirildiği ve sağıldığı bilinmediğinden hijyenik eksiklikler söz konusu olabiliyor.
Gece yatmadan önce süt içilmesi, gaz problemlerine ve şişkinliğe neden olmaktadır. Bunun yanında sindirim sisteminin işleyişini bozarak kabızlığa yol açabilir.
Süt kaynayana kadar sürekli karıştırın, Kaynamaya başladıktan sonra 5-10 dakika boyunca kısık ateşte kaynamasını bekleyip altını kapatın. Bu şekilde sütün içerisindeki vitamin ve minerallerin kaybolmasını önlemiş olursunuz.
Evet, sütün evde kaynatılması vitamin değerlerinde ciddi kayıplara yol açar. Evde mikrobiyolojik olarak patojen mikroorganizmalardan arındırmak için sütü en az 10-15 dakika kaynatmak gerekir.
Ambalaj dışı açık olarak tedarik edilen sütlerin çok kaynatılması gerektiği gibi yanlış bir düşünce bulunmaktadır. Sütün belli bir miktar kaynatılması doğru bir harekettir. Ama gereğinden fazla kaynatılması ise sütün içindeki yararlı vitaminleri öldürmektedir.
Kontrollü olarak hidrojen peroksit katılan ve böylece bakteri miktarı azaltılan veya bakteri gelişimi durdurulan çiğ sütün saklanması, fabrikaya nakli, standart pastörizasyon normlarında işlenmesi kolaylaşarak elde edilen pastörize sütün dayanma süresi artacaktır.
Evde, kendi imkanlarımızla sütü pastörize etmeye çalıştığımızda yeteri miktarda ısıya çok kısa bir sürede erişteremiyoruz. Bu yüzden sütler uzun süreli yüksek ısıya maruz kalıyor. Süt yağlı bir malzeme olduğu için de çabuk yanabiliyor ve tencerenin dibinin tutulmasına neden olabiliyor.
Sütte pastörizasyon işlemi, sütün belli bir sıcaklığa kadar ısıtılıp aniden soğutulması ile gerçekleşir. Isıtma sıcaklığı 72°C ile 75°C arasındadır ve 15 - 20 saniye sürer. Sonrasında süt 5°C ye soğutulur. Bu işlemle insan sağlığına zararlı olan bakteriler yok edilir ve sütün dayanma süresi artırılır.
Pastörize edilen sütler buzdolabında 4-5°C de yazın bir gün, kışın 2-3 gün saklanır. Oda ısısında süt saklanmaz.Uzun ömürlü süt (UHT) ise, kutunun açılmaması koşuluyla, oda sıcaklığında 4 ay tazeliğini korur.
Yoğurt yaparken pastörize süt kullananlar, yoğurdunun kıvamını misler gibi tutturanlarımız elbette ki vardır. Ancak yoğurdun tutması için, sütün faydalarından daha fazla yararlanabilmek adına yoğurt yaparken çiğ süt kullanmanızı öneririz.
Parmağınız siz sayana kadar ısıya dayanıyorsa sütünüz mayalanma ısısına gelmiş demektir. Mayalık olarak ayırdığınız yoğurdu hafif çırparak süte karıştırın. Kaymağı hiç bir şekilde bozmamaya dikkat edin. Tencerenizi 3 tane sofra bezi ya da benzeri bir örtüye sarıp 7 saat boyunca mayalanmaya bırakın.
Tereyağı, ve zeytinyağının öneminden sık sık öneminden bahseden İç Hastalıkları Uzmanı Canan Karatay, Ülke TV'de Sıradışı programına çok özel açıklamalarda bulundu. Karatay, Çiğ sütle yararlı probiyotikleri vücuttan öldürmüş oluyoruz. Bu yüzden pastörize sütleri tüketmemeli, alınan çiğ sütü ise pişirerek içmelidir.
Eğer düzenli ve dengeli şekilde ele alınır ise her gün süt içmek sağlık açısından oldukça faydalıdır. Özellikle fosfor ve magnezyum içeriği sayesinde birçok farklı hastalığa karşı önlem alma şansı verir. Bunlar içerisinde özellikle şeker hastalığı riskini önemli oranda azaltır.
Süt düzenli olarak tüketilen az yağlı süt şeker hastalığı riskini azaltır. Süt yine az yağlı olarak tüketilirse kilo vermeye yardımcı olur. Akşam yemeklerinden sonra veya sabah aç karnına içilen süt bağırsakların hareketlerindir ve yağ yakımın hızlandırır. Çoğu diyet listesinin ara öğünlerinde süte yer verilir.
Sütteki somatik hücre sayısı (SHS) 500.000 adet/ml değerini aşmamalıdır. Sütün toplam canlı bakteri sayısı 100.000 adet/ml değerinin altında olmalıdır. Süt kalıntı maddeler içermemelidir. Sütün donma noktası -0,515°C değerinin altında olmalı, yani süte su katılmamalıdır.
Bazı bireyler, alerji, süt şekeri olan laktoza karşı duyarlılık (laktoz intoleransı) nedeniyle veya yanlış inançlarından dolayı süt tüketmezler. Laktoz duyarlılığı olan bireyler için, düşük laktoz içeren süt veya laktozsuz süt ürünleri bulunmaktadır.
Diyetisyen Gizem Şeber, libidoyu artırmanın yolunun testesteron seviyesini artıran besinlere yer vermek olduğunu belirterek, günde 2 bardak sütün libidoyu yükselttiğini söyledi.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri